| Hayır, ben yemek yiyecem, siz burada kalacaksınız. | Open Subtitles | لا، أنا من سيتناول العشاء معه وأنتم ستبقون هنا |
| Ben uygun valfleri almak için Görev Kontrol'e gidiyorum. Görünüşe göre bir süre burada kalacaksınız. | Open Subtitles | يبدوا أنكم يا رفاق ستبقون هنا لبعض الوقت |
| Bu süre zarfında ikiniz de burada kalacaksınız. | Open Subtitles | لذا في الوقت الحالي كلاكما ستبقون هنا |
| Yine de burada kalacaksınız. | Open Subtitles | و على الرغم من هذا ستبقى هنا |
| İsteseniz de, istemeseniz de, burada kalacaksınız. | Open Subtitles | ستبقى هنا شئت أم أبيت |
| İkinizde bu haftasonu burada kalacaksınız ve aranızdaki sorunu halledeceksiniz. | Open Subtitles | ستبقيان طوال العطلة مع بعضكما البعض وستجدان حلاً سريعاً لخلافاتكم |
| Şimdilik burada kalacaksınız. | Open Subtitles | سوف تبقون هنا في الوقت الحالي. |
| Hoş vakit geçirmenize sevindim, çünkü 20 yıl daha burada kalacaksınız. | Open Subtitles | أنامسرورأنكماتستمتعانبأنفسكما... لأنكما ستصبحان هنا ... للسنواتالعشرونالقادمه... |
| Hayır, kaçmayacak. burada kalacaksınız. | Open Subtitles | لا، لن يقوم بذلك ستبقون هنا |
| Edward bazı araştırmalar yapacak sanırım, ve sen ve amcan Frederick burada kalacaksınız. | Open Subtitles | وأنتِ و عمكِ ، "فريدريك" ، ستبقون هنا. |
| Sizler burada kalacaksınız. | Open Subtitles | ستبقون هنا |
| ...ve sen ve Stink burada kalacaksınız. | Open Subtitles | ...(و أنتي و (ستينك ستبقون هنا |
| Siz burada kalacaksınız. | Open Subtitles | ستبقون هنا |
| burada kalacaksınız. | Open Subtitles | ستبقون هنا, |
| Siz burada kalacaksınız. | Open Subtitles | ستبقون هنا |
| Destek timleriyle birlikte burada kalacaksınız. | Open Subtitles | ستبقى هنا مع فريق الدعم |
| Pekâlâ. Bu süre boyunca burada kalacaksınız. | Open Subtitles | حسناًً سوف تبقون هنا لفترة |
| Rahatınızın yerinde olduğuna sevindim, çünkü gelecek 20 yıl boyunca burada kalacaksınız. | Open Subtitles | لأنكما ستصبحان هنا ... للسنواتالعشرونالقادمه... |