| Ona burs bulabilirim belki diye düşünüyorum. Bana minnettar kalırlar. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكننى جلب منحة دراسية لها ،إنهم مدينون لى |
| Biraz önce Almanya'daki bir aşçılık enstitüsünden burs teklifi aldım. | Open Subtitles | تلقيت لتو عرض منحة دراسية في معهد لطبخ في المانيا |
| Az önce bir aşçılık enstitüsünden bana burs teklik edildi. Almanya'da. | Open Subtitles | لقد حصلت لتو على منحة دراسية في معهد طبخ في المانيا |
| burs kazandın. Richard Turere: Evet. | TED | اذا حصلت على المنحة الدراسية.ريتشارد تورير: نعم. |
| Ve tek önemli olan da o, çünkü paralı burs için tek seçenek. | Open Subtitles | وهذه هي الجائزة الوحيدة التي تحسب لأنها الوحيدة التي تجلب أموال المنح الدراسية |
| Georgetown'a gidebilmek için burs almalıyım. | Open Subtitles | إنها بعض الثقافة التي أحتاجها لكي أستطيع الذهاب إلى جورج تاون بجدارة |
| Büyük ödül NHRA Pomona Yarış Okulu'nda tam burs, orada herkes... | Open Subtitles | الجائزة الكبرى عبارة عن منحة دراسية للذهاب إلى مدرسة سباق بومونا. |
| Ülkenin en önemli amigoluk programına sahip ve tam burs aldın. | Open Subtitles | لديها أفضل برنامج وطني لفرق التشجيع. وحصلتِ على منحة دراسية كاملة. |
| Hap bağımlılığı, başarısız olan bir kariyer bozulmuş evlilik, kaybedilmiş burs yaşlılık | Open Subtitles | إدمان على الحبوب المخدره مسيرة قانونية فاشله زواج فاشل فقدان منحة دراسية |
| Ve her yıl birkaç tane normal çocuğa burs veriyorlardı. | Open Subtitles | وهم يتركوا الرفيقين الطبيعيين كل عام ليحصلوا على منحة دراسية |
| İkimiz için de önemli olan şey bana bir burs almak. | Open Subtitles | ما يهم كلا منا هو بالنسبة لي للحصول على منحة دراسية. |
| İki hafta sonra askeri burs kazandığımda gitmeme izin verdiler. | TED | عندما حصلت على منحة دراسية عسكرية بعد أسبوعين , مكنوني من الذهاب |
| burs için verilecek parayı, yurtdışında okumak için kullanabileceğim aklıma geldi. | Open Subtitles | ارتأيت أنني قد أستغل المنحة الدراسية للدراسة بالخارج. |
| Maçtan önceki gece Beth'le dışarı çıkarsan, burs alamazsın. | Open Subtitles | انت لن تحصل على المنحة الدراسية اذا تأخرت بالخارج مع بيث فى الليلة السابقة للامتحان |
| Bu ve her şey harika fakat burs ile olsa bile oraya gidemez. | Open Subtitles | وهذا جيد مع كلّ شىء لكن حتى مع المنحة الدراسية لا تستطيع تحمل نفقات الذهاب |
| Böylesi zorlu durumlar için hep kenarda biraz burs parası bulunur. | Open Subtitles | لطالما كان هناك القليل من بقايا مال المنح الدراسية للحالات الصعبة |
| Ne tür bir burs? | Open Subtitles | أيّ نوع من الثقافة هي؟ ومن أجل ماذا يقدمونها؟ |
| Buna inanamıyorum Janey, Ailem her yıl sanat okuluna giden kızlara burs veriyor. | Open Subtitles | إن والداى يقومان بإعطاء منح دراسية للفتيات غير القادرات على دراسة الفن |
| Deniz Kuvvetleri burs Fonu'na bırakmak iyi olur diye düşündüm. | Open Subtitles | كنت أخذ بعين الإعتبار مؤسسة مشاة البحرية للمنح الدراسية. |
| burs için oynamak zorunda değilsin. | Open Subtitles | أنت لست بحاجةٍ لأن تتوسّل من أجل المنحة الدراسيّة |
| Gelecek yıl. Paris'te burs kazandım. | Open Subtitles | السنة القادمة عندي ثقافة في باريس |
| Bu bir güzellik yarışması değil, bir burs programı. | Open Subtitles | انها ليست مسابقة جمال انه برنامج ثقافي نعم، نعم |
| Sonra bir Alman ya da Avusturya orkestrası için burs ödenecek. | Open Subtitles | ثم هناك زمالة تدريبية مدفوعة الأجر في أوركسترا نمساوية أو ألمانية |
| Davet için teşekkürler ama burs sunumları bütün akşam sürecek. | Open Subtitles | شكراً لك على الدعوة لكنني سأسمع تقديمات الزمالة طوال اليوم |
| burs fırsatını bu şekilde tehlikeye attığına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا اصدق انك تهمل فرصتك في الحصول على المنحه هكذا |
| Şimdi izninle vermem gereken bir burs var. | Open Subtitles | هلّا أذنت لي الآن، فلديّ منحة دراسيّة يحري عليّ تتويج نائلتها |
| Bu yarışma burs kazanmakla ilgili. | Open Subtitles | هذه المنافسة , هي المبلغ المالي للمنحة الدراسية. |