| Küçük olan büyüğe teslim olur. Hangi millet Camelot'tan daha büyük? | Open Subtitles | الأصغر يفسح الطريق للأعظم و أى أمة أعظم من كاميلوت ؟ |
| Yarı yarıya diyelim. Küçük olan büyüğe teslim olur. Hangi millet Camelot'tan daha büyük? | Open Subtitles | الأقل يفسح طريقا للأعظم أى أمه أعظم من كاميلوت ؟ |
| Camelot'tan kaçan halkın nerede saklandığını biliyor musun? | Open Subtitles | الناس الذين فروا من كاميلوت هل تعلم أين يختبؤون؟ |
| Camelot'tan bu kadar uzağa gelmene sebep nedir? | Open Subtitles | ما الذي أحضرك كل هذه المسافة من "كاميلوت" ؟ |
| Bu yüzden seni buradan, Camelot'tan çıkarmaya karar verdim. | Open Subtitles | لذا، قررت أن أخرجكِ من هنا من"كاميلوت" كلها |
| Doğumundan hemen sonra Camelot'tan kaçırıldı. | Open Subtitles | تم تهريبها من"كاميلوت" بعد مولدها مباشرةً |
| - Camelot'tan çıkış yolu temiz mi? | Open Subtitles | هل طريق الخروج من كاميلوت آمن؟ |
| Cesur Sir Robin Camelot'tan geliyordu | Open Subtitles | بشكلشجاع،السيدالجرىء(روبن ) ركب شمالاً من كاميلوت |
| Camelot'tan asla canlı çıkamazsın. | Open Subtitles | أنت لن تهرب ابداً من "كاميلوت" حياً |
| Morgause onu görürse anlar. Babamı Camelot'tan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | لا، ممكن ان تقوم (مورجوز) برؤيته "يجب أن نخرجه من"كاميلوت |
| O halde tek şansımız, Camelot'tan gitmek. | Open Subtitles | "هي الخروج من "كاميلوت ساعدني مع والدي |
| Evet, lordum. Habercisi bir dakika önce Camelot'tan ayrıldı. | Open Subtitles | أجل,مولاي,لقد غادر رسوله للتو (من(كاميلوت |
| Öyle olmadığına dair en ufak bir şey hissederse, seni Camelot'tan kovar. | Open Subtitles | لو رأى أية علامة على أن هذا ليس هو الحال (فسيبعدك من (كاميلوت |
| Kardeşini Camelot'tan sürdün. | Open Subtitles | لقد نفيتَ اختهُ من كاميلوت |
| Camelot'tan birini kaçırmanızı istiyorum. | Open Subtitles | ...احتاجكَ ان تختطفَ احداً من كاميلوت |
| Camelot'tan sürüldün. | Open Subtitles | (أنت منفي من (كاميلوت |