| Kutu boşmuş. Radyum prezervatifini görmeye can atıyordum. | Open Subtitles | إنها علبة فارغة.كنت أتطلع لرؤية واقي ذكري بالراديوم |
| Amcam Percy'nin bir hırsızı vurmasını görmeye can atıyordum. | Open Subtitles | -لقد كنت أتطلع أن أرى العم بيرسى يطلق الرصاص على لص |
| ED: Bu sözü sizinle paylaşmak için can atıyordum. | TED | أ د:لقدد كنت اتطلع الى مشاركة هذا الاقتباس معكم |
| İçten içe saçlarını yapmak için can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتشوق سرا أن أضع يدي على شعرك |
| Bu konuda konuşmaya can atıyordum zaten. Tek yaptığımız öpüşmekti. | Open Subtitles | حسناً، هذا عظيم، لقد كنت أتحرق شوقاً للتحدث عن هذا |
| Artık iki numarayım. Sana söylemek için can atıyordum. | Open Subtitles | كنت متشوقاً لإخبارك |
| Daha fazlasını öğrenmek için can atıyordum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أتطلع لمعرفه المزيد |
| Aslında, baba olmak için can atıyordum biraz. | Open Subtitles | في الحقيقة أنا.. أنا نوعاً ما كنتُ أتطلّع لأصبح أباً |
| Berlin'e gelmek için can atıyordum, ama o şimdi çok farklı. | Open Subtitles | إشتاق إلى برلين لكنّه مختلف جدا الآن |
| Doug'la ilgili söyleyeceklerini duymaya can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتطلع شوقاً لسماع ما كنت ستقوله عن" دوغستامبر" |
| Çok güzeldi. Kullanmak için can atıyordum. | Open Subtitles | كانت جميلة، لم أطق الإنتظار لتجربتها في الخارج |
| Günün her saati aşkımı dolu-dolu yaşamak için can atıyordum. | Open Subtitles | -فى كل ساعة مضاءة بنور الشمس ، كنت أتطلع الى الاكتفاء بالحب |
| Lanet olsun, her şey bitmiş. Sağmak için can atıyordum. | Open Subtitles | لقد أنتهيت لقد كنت أتطلع للأطعام |
| Doğu sahilindeki kışın serinliğini hissetmeye can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتطلع... . للأطفال في الساحل الشرقي في الشتاء |
| Sizinle mahkemede yüzleşmeye can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتطلع قدما لمواجهتك في المحكمة |
| Bugün sizleri Washington'da görmeye gerçekten can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتطلع لزيارتكم اليوم في "واشنطن" يا رفاق. |
| Dışarıda birisi için beklemeye can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتطلع إلى إنتظار شخص ما في الخارج |
| Sizinle tanışmaya can atıyordum. | Open Subtitles | لورنا كامبل لقد كنت اتطلع بشوق لمقابلتك |
| Bu çok kötü işte. Onunla tanışmak için can atıyordum. | Open Subtitles | هذا سيء جداً, لقد كنت اتطلع لرؤيتها |
| El Cholo'da bir burrito yemek için can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتشوق لتناول "بوريتو" من "إل تشولو" |
| Sizi Evelyn'le tanıştırmak için can atıyordum. Birlikte harika vakit geçiriyoruz. | Open Subtitles | كنت أتشوق لتقديم (إفيلن) إليكما يارفاق |
| - Bunları kullanmak için can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتحرق كي أستخدم إحداها |
| Tommy Wheeler'la iş yapmak için ne zamandır can atıyordum. | Open Subtitles | كنت متشوقاً جداً لكي أشارك في شركتك (تومي ويلر) |
| Bunu yapmak için uzun zamandır can atıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أتطلع لهذا -منذ فترة طويلة |
| Onunla tanışmaya can atıyordum. En azından o balondan hayvan yapmıyor. | Open Subtitles | كنتُ أتطلّع لمقابلته، على الأقل هذا لا يصنع بالونات على هيئة حيوانات. |
| Berlin'e için can atıyordum, ama o şimdi çok farklı. | Open Subtitles | إشتاق إلى برلين لكنّه مختلف جدا الآن |
| Ben de söylemeye can atıyordum. | Open Subtitles | كنت أتطلع شوقاً لقوله |
| Çok heyecanlıydım çünkü Ben'in yaşamıyla ilgili bayağı bir araştırma yapmıştım ve bunu grupla paylaşmak için can atıyordum. | Open Subtitles | "كنت متحمسة جداً، لأني أجريت مجموعة بحوث.." "عن حياة (بين) ولم أطق الانتظار" "لمشاركتها مع المجموعة" (كول)، أكنت تعلم أن (بين) كان رئيساً.. |