| cebinizden başka şeyler çıkartıp yere atın belki dudak nemlendiricisi falan, her ne isterseniz. | TED | خذ مزيد من الاغراض من جيبك و ارمهم، ربما قليل من التشاب ستيك او اي شيئ |
| DB: Elinizi cebinizden çıkarın, ağırlığınızı diğer tarafa verin, mikrofonu diğer elinize alıp yine ''evet'' deyin. | TED | أخرج يدك من جيبك, و ضع وزنك على الجانب الآخر بدل الأيادى مع الميكروفون وقل نعم مرة أخرى |
| Dün attan düştüğünüzde cebinizden fırladı. | Open Subtitles | لقد سقط من جيبك بالامس بينما كنت تمتطى جوادك |
| Bebekler tarafından yapılan hasar bir milyon dolar ve sizin cebinizden çıkacak. | Open Subtitles | ضرر الأطفال وصل مليون دولار وهذا سوف يمتص الآن من جيوبكم |
| Lütfen geri gidin ve bütün metal objeleri cebinizden çıkarın. | Open Subtitles | ارجع للخلف من فضلك و اخرج كل الاشياء المعدنية من جيوبك |
| Siz ikiniz, çıkarın ellerinizi cebinizden. Hayır, hayır, hayır! | Open Subtitles | هيا أنتما الأثنان، أخرجا أيديكما من جيوبكما |
| Ama kaybederseniz, Champaner'in ve bütün vilayetin vergisini cebinizden ödeyeceksiniz. | Open Subtitles | لكن ان خسرت فستدفع ضرائب شامبنير والمقاطعه كلها من جيبك الخاص |
| Bilirsiniz, her gün cebinizden ne zaman bir dolar çıkarsanız oy verirsiniz. | Open Subtitles | أنت تعلم، كل يوم عندما تخرج دولاراً من جيبك |
| Umarım bu sizin cebinizden çıkmıyordur. | Open Subtitles | أتمنّى حقيقة ألاّ يكون ذلك آت من جيبك الخاص |
| Sizin cebinizden çıkan para, benim cebimden çıkan para demek. | Open Subtitles | انه مال خارج من جيبك الخاص انه مال خارج من جيبي الخاص |
| Çamaşır yıkarken cebinizden çıktı." | Open Subtitles | سقطت من جيبك خلال غسلك لملابسك |
| Bay Minor, cebinizden okul hemşiresinin "Adderall" olarak tanımladığı dört adet hap çıktı. | Open Subtitles | السيد (ماينار) أربع حبوب وجدت في جيبك (والتي ميزتها ممرضة المدرسة وتدعى (إيدرال |
| O adama cebinizden para vermeyeceksin. | Open Subtitles | إنكَ لن تدفعَ لذلك الرجل من جيبك. |
| Elinizi cebinizden çıkarın! | Open Subtitles | ابعد يدك عن جيبك |
| Ve beyler, işte size cebinizden çıkan bir slayt gösterisi. | Open Subtitles | و ما لديكم عرض تقديمي في جيبك |
| Gerisi cebinizden! Tamam mı? | Open Subtitles | لكن بعد ذلك، ستدفعون من جيوبكم |
| Gerisi cebinizden! Tamam mı? | Open Subtitles | لكن بعد ذلك، ستدفعون من جيوبكم |
| cebinizden 10.000 doları öyle bir alacağım ki kalan enerji içecekleriniz bile kaybettiğiniz itibarınızı düzeltemeyecek. | Open Subtitles | و لن أفقد دقيقة من مدة نومي سأقوم بتجفيف جيوبكم بسرعة بحيث لو إستعملت كل مياه الطاقة المزيفة في العالم فلن تجعلها تبتل مجدداً |
| - Ellerinizi cebinizden çıkarın. - Siz ikiniz, gidelim. Ellerinizi cebinizden çıkarın. | Open Subtitles | ـ أخرج يديك من جيوبك .وأنت أيضاً, هيا - |
| -Affedersiniz. Lütfen ellerinizi cebinizden çıkarın. | Open Subtitles | -المعذره، أخرج يديك من جيوبك |
| Ve bu Gevrek Çıtır Girişimi için iyi bir hamle çünkü siz gençler 5500 kapşonlu için cebinizden tek kuruş çıkarmayacaksınız. | Open Subtitles | هذه بداية موفقة لظهور علامة "كريسب" وسط عالم الشركات لأنكما لن تدفعا أي شيء من جيوبكما لصناعة 5500 سترة |