| Ama Ceres'in, Europa'ya benzediği biliniyor. | Open Subtitles | ولكن سيريس معروف بأنه أقرب تماثلا إلي اوروبا |
| Ceres bizim istasyonumuz ve sahip olduğu kaynaklarla Kuşak için bir anahtar. | Open Subtitles | إن " سيريس " محطتنا إنها مُفتاح الحزام ، مع تلك الموارد |
| - Kuşaklılar ait ve Kuşaklılar tarafından yönetilen bir Ceres. | Open Subtitles | محطة " سيريس " لمواطني الحزام ، تُدار بواسطة المواطنين |
| Seni Ceres'teki o hapishane filikasına tekrar tıkmalıyım. | Open Subtitles | كان علي تحطيم مؤخرتك ورميك في السجن عندما قبضت عليك في سيريس |
| Ceres'te gangster ve özgürlük savaşçısı olmak isteyen sıska kıçını yakalayacak kadar hızlıydım. | Open Subtitles | سريعة بما يكفي للقبض على مؤخرتك الهزيله في سيريس تريد ان تكون عضو في عصابه تريد ان تكون مقاتل من اجل الحريه |
| DGİ'nin Ceres'ten daha fazla gangsteri var. | Open Subtitles | منظمة اوبا لديها عدد من العصابات اكثر من سيريس |
| Belki Ceres'e döner kara borsa su satmaya başlarım. | Open Subtitles | ربما سأعود إلى سيريس أبدأ ببيع المياه في السوق السوداء سمعت أن هناك فرصة |
| Hepinize şunu söyleyeyim tüm beltalowda Ceres'te hoş karşılanır. | Open Subtitles | لاخباركم كل سكان تحالف الحزام مرحب بهم على ظهر سيريس |
| Ceres'e her park edişimizde Canterbury ona haraç vermek zorundaydı. | Open Subtitles | سفينتنا السابقه كانتربري كان يتوجب عليها دفع ضريبه له كلما توقفنا على سيريس |
| Ceres'teki limanları korumak için bunlardan birini kullanabilirim. | Open Subtitles | أوه، يمكنني استخدام واحدة من هذه لحراسة الميناء في سيريس |
| Ceres'teki yükleme limanlarından beri epey yol katettin değil mi mali? | Open Subtitles | لقد قطعت شوطا طويلا منذ أرصفة التحميل على سيريس يا مالي ؟ |
| Rocinante'den ayrıldıktan doksan saniye sonra Ceres'teki Liman İşletme ofisine kayıtlı dört kişilik bir futa halkanın diğer tarafından hareket etmiş. | Open Subtitles | تسعون ثانية بعد مغادرة روسيننتى أربعة رجال بقارب فضائي مسجل في المكتب الرئيسي في سيريس |
| Fred'i Ceres'teki bir meyhanede bulduğunda Dawes'la birlikteydim. | Open Subtitles | كنت مع داويس عندما وجد فريد في حانة على سيريس |
| Ceres İstasyonu gibi tehcir seçeneklerini düşünmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن ننظر في خيارات النقل إلى محطة سيريس |
| Ceres İstasyonu'nun her yerinde yüzünü görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيت وجهك من قبل في جميع أنحاء محطة سيريس |
| Ceres asteroit kuşağının 1/3 kütlesine sahip. | Open Subtitles | سيريس" هو ثُلُث كتلة" كافة حزام الكويكبات |
| Ceres'in kayalık bir içi ve buz bakımından zengin bir kabuğu vardır. | Open Subtitles | لدى "سيريس" باطنٌ صخري وقشرة غنية بالثلج |
| Ceres sadece 600 mil genişliğinde o yüzden burada Dünya üzerindeki tatlı sudan daha fazla donmuş su olabilir. | Open Subtitles | سيريس" بعرض ستمئة ميلٍ فقط" لكن ربما يوجد ماءٌ متجمّد هنا أكثر من جميع المياه العذبة على الأرض |
| Ceres eğer gerçekten bu kadar çok buz bulunduruyorsa bu niçin Dünya'da çok su bulunduğunu açıklamamıza yardımcı olabilir. | Open Subtitles | لو كان يحمل "سيريس" هذا الثلج الوفير فسيساعد بتفسير سبب وفرة المياه على الأرض |
| Ceres gelişmekte olan bir yeraltı okyanusunda temel yaşam biçimlerine ev sahipliği yapıyor olabilir. | Open Subtitles | قد يكون "سيريس" موطن أشكال الحياة الأساسية تزدهر في محيطٍ تحت السطح |