| Neden bana Cole'u öldürecek iksirin bir kısmını sakladığını söylemedin? | Open Subtitles | الذي لَمْ تُخبرْني أبقيتَ البعض مِنْ الجرعةِ لقَتْل كول مَع؟ |
| Daha da önemlisi sanırım Cole'u büyülü güçler kullanırken gördüm. | Open Subtitles | الأهم من ذلك، أعتقد أنني رأيت كول باستخدام القوى السحرية. |
| Bu da Jason Cole'u olabildiğince mutlu ve burada tutmak anlamına geliyor. | Open Subtitles | وهذا يعني ان ابقي جايسون كول سعيد وموظف هنا اطول فترة ممكنة. |
| Bay Cole'u burada barındırmak zorundaydık çünkü diğer hastalara uyguladığımız tedavi süreçlerimizi bozuyordu. | Open Subtitles | نلتزم بإسكان السّيد كول في هذا القسم... ... لأنهكانيتدخّلفيه معالجتنا من المرضى الآخرين. |
| O güç çıkaran iksirdi. Cole'u serbest bırakmak için yaptım. | Open Subtitles | هو أن جرعة تجريد السلطة لقد تقدمت لكول مجانا. |
| Minard! Ryan ve Cole'u da çağır ve ameliyathaneyi hazırlamaya başlayın. Hemen! | Open Subtitles | مينارد جدى رايان و كوول لتجهيز غرفة العمليات هيا اذهبى |
| Ve eğer bir kadını dinlemek istemediğiniz için Cole'u kurtarmayı beceremezseniz hepinize lanet olsun. | Open Subtitles | وإن أفسدتم الأمور وأنتم تنقذون كول لأنكم ترفضون الإصغاء إلي امراة فتبا لكم جميعا عند ذلك |
| Bilirsin, sıyrılır. Hadi, Cole'u biliyorsun. | Open Subtitles | ليخرج من الموضوع بسهولة بالله عليكِ، إنكِ تعرفين، كول |
| Tamam, yani Cole'u hâlâ iyi olarak kabul ediyoruz, değil mi? | Open Subtitles | حسناً، وهل مازلنا نعتبر، كول شخصاً طيباً؟ |
| Evet, bu Cole'u çağıracağını söylemenden önceydi gerçi. | Open Subtitles | أجل، وهذا كان قبل أن تفكري بإستدعاء، كول |
| Sen hep Cole'u hayatımızdan çıkarmanın yollarını arıyorsun. | Open Subtitles | تَبْحثُ عن الطرقِ دائماً لإبْعاد كول عن حياتِنا. |
| Yapacağımız herhangi bir şey Cole'u ortaya çıkarır. | Open Subtitles | أيّ شئ الذي نحن يُمْكِنُ أَنْ نُشيرَ كول خارج كتسرّبهم. |
| Tamam, polis bey, dün gece Cole'u hapisten kurtardığını hatırlatmama gerek yoktur umarım? | Open Subtitles | الموافقة، شرطي، أَحتاجُ لتَذكيرك ذلك أنت كَفلتَ كول مِنْ السجنِ ليلة أمس؟ |
| O zaman, merak ediyordum da Cole'u güvenlik kaydında gördüğü zaman kaptanına ne söylersin acaba? | Open Subtitles | لذا أنا كُنْتُ أَشْكُّ ما أنت كُنْتَ ستُخبرُ قائدَكَ عندما يَرى كول على شريطِ مراقبتِهم. |
| Ve bunu aşması için ona yardımcı olabilirdik ama o Cole'u seçti. | Open Subtitles | ونحن كان يُمكنُ أنْ نُساعدَها تغلّبْ على ذلك، لَكنَّها إختارتْ كول. |
| Cole'u çağırıp iptal olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | أنا من المفضّل أن أَدْعو كول ويُخبرُه هو مِنْ. |
| Uyuyamıyorum çünkü Cole'u çok özledim. | Open Subtitles | لا أستطيع النوم بسبب افتقد كول أكثر من اللازم. |
| Büyük ihtimalle, iblisken Cole'u yasal olarak kabul ettirmeleriyle aynı şey. | Open Subtitles | وهذا ربما بنفس الطريقة جعلوا كول الشرعية عندما كان شيطان. |
| Ayrıca geceleri Dr. Cole'u aramamak için katı kurallarım var. | Open Subtitles | وايضا لدي اوامر صارمة بألا اتصل على دكتور كول في الليل. |
| Ama eğer bu adam Cole'u himayesindeyse, | Open Subtitles | ولكن ان كان هذا الرجل مُحَافَظٌاً لكول , لربما كان |
| Cole'u tam olarak özetliyor. - Rahat bırak adamı. | Open Subtitles | تلائم (كوول )بطريقة مثالية أتركه وشأنه |