| döşeli bir oda da yanında garip bir adamla loş bir ışıkta içeri girdi. | Open Subtitles | أرانى حجرة تبدو وكأنها مفروشة بعناية. ولكن الاضاءة الوحيدة كانت من مصباح, |
| Gidip dayalı döşeli bir çatı katı kiralayamam. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أذهب وأستأجر سقيفة مفروشة. |
| Büyük,dayalı döşeli ve kiralık tamda istedikleri gibi ben de resim çekip onlara e-posta atacağım | Open Subtitles | انه كبير و هو مؤثث و معروض للإيجار و يبدو مثلما يريدونه هم لذلك سوف آخذ بعض من الصور و ابعثها لهم بالبريد الالكترونى |
| Şehir dışında dayalı döşeli, jakuzili güzel bir ev bulduğumu söylemek istedim. | Open Subtitles | حسناً، إذن، أنصتِ، أنا-أنا أريدكِ أن تعرفي بأنني وجدت منزلاً جميلاً في الريفّ، مؤثث بالكامل، مع جاكوزي. |
| - Eğer iş o duruma gelirse köprü zaten kablo döşeli olacak. | Open Subtitles | --اذا اتوا اليه ,مازال الكوبري ملغم |
| Köprü döşeli. | Open Subtitles | الكوبري ملغم |
| Eski bir yolun sonu ve yıldızlarla döşeli yeni bir tanesinin başı. | Open Subtitles | أوه، نعم. شيء عن نهاية الطريق القديم وابتداء واحد جديد، كله مرصوف بالنجوم. |
| Güce giden yol aşağılamalarla döşeli. | Open Subtitles | طريق العودة إلى السلطة مرصوف بالمذلات. |
| Dayalı döşeli, iyi donanımlı. | Open Subtitles | مفروشة بالكامل، مُجهّزة بسخاء. |
| Apartmanlar artık mobilya döşeli oluyor demek. | Open Subtitles | أتعلم، لديهم شقق مفروشة جاهزة. |
| - Dayalı döşeli. | Open Subtitles | -إنها مفروشة . |
| Browns Vadi'sinde 4 tane yatak odalı, dayalı döşeli bir ev. | Open Subtitles | منزل ذو أربع غرف نوم مؤثث في (برونز فالي). |
| - Dayalı döşeli verildi. | Open Subtitles | -انه مؤثث |