| Anlaşılan ben hariç dünyadaki herkes biliyormuş. | Open Subtitles | يبدو أن كل شخص في العالم يعلم ما الذي يجري باستثنائي |
| dünyadaki herkes, dünyadaki bütün santraller... | Open Subtitles | كل شخص في العالم ..كل عامل هاتف في العالم عرف |
| dünyadaki herkes seninle evlenmek istiyor benimse yüzüme bakan yok. | Open Subtitles | كل العالم يريد أن يتزوجك وها أنا أندب حظى |
| Doğru şekilde yapmak için, bu konuda ölçülebilir ve Afrikalılar, Yerliler, bu kategoriye uyan gelişmekte olan dünyadaki herkes bakımından işleyebilir iş modelleri oluşturmak zorundayız. | TED | لفعلها بصورة صحيحة، يمكننا بناء نماذج أعمال تهم، تتناسب في الحجم وتعمل مع الأفارقة، الهنود، الناس في كل العالم النامي الذين يقعون في هذه الفئة، لفعلها بأنفسهم. |
| Bu arada dünyadaki herkes,.. | Open Subtitles | الان ماقيمة كل هذا وانتِ ترين بقية العالم |
| - Kitty'nin ne düşündüğünü takma dünyadaki herkes de aynı şeyi düşünüyor olsa bile. | Open Subtitles | -لا تكثرت لما تظنه (كيتي )، حتى لو كان تماماً ما يظن بقية العالم. |
| dünyadaki herkes düşmanımız gibiydi. | Open Subtitles | بدا و كأننا لا نملك سوى الأعداء |
| Bizim dışımızda dünyadaki herkes iki dil konuşuyor. | Open Subtitles | كل شخص آخر في العالم يتكلم لغتين إلا نحن |
| Bomba patlarsa dünyadaki herkes bunu senin yaptığını öğrenecek. | Open Subtitles | ،تعفن هذا الأمر كل شخص في العالم سيعرف أنك كنت خلف الأمر |
| Sanırım dünyadaki herkes ya kutsandıklarını ya da lanetlendiklerini düşünüyor. | Open Subtitles | أظن أن كل شخص في العالم يعتقد أنهم إما مباركين أو ملعونين. |
| Ben hariç dünyadaki herkes İstediğini yapabiliyor! | Open Subtitles | كل شخص في العالم لديه شي ليفعله الا انا |
| Herkes gördü. dünyadaki herkes bize ne yaptığını gördü. | Open Subtitles | كل العالم رأى ما فعلته بي وبفريقي |
| dünyadaki herkes okuyacak! | Open Subtitles | كل العالم سوف يقرا هذا |
| dünyadaki herkes düşmanımız gibiydi. | Open Subtitles | بدا و كأننا لا نملك سوى الأعداء |
| - Çünkü sen iyisin ve dünyadaki herkes kötü. | Open Subtitles | لأنكِ صالحة و كل شخص آخر في العالم فاسد |