| Croatia gibi savaş sonrası uç noktada ulusalcılık ve dindarlık ile yaratılan bir çevrede, sosyal olarak toplumdan dışlanmış biri olarak görülmek katlanılmaz bir şey. | TED | في المجتمعات التي نتجت بعد صراعات مثل كرواتيا حيث التدين و الوطنية المفرطين قد أنتجوا بيئة لا تحتمل لأي شخص من الممكن إعتباره منبوذ من المجتمع. |
| Sen de dışlanmış biri olduğun için mi? | Open Subtitles | منبوذ يحس بمنبوذ آخر ؟ |
| Tekerlekli sandalyede ve dışlanmış biri. | Open Subtitles | منبوذ على كرسي متحرك |
| Her şey yolunda. Ve artık dışlanmış biri değilsin. | Open Subtitles | وأنتي لم تعودي منبوذة |
| dışlanmış biri olmak? | Open Subtitles | أن تكوني منبوذة |
| O dışlanmış biri. | Open Subtitles | إنّها لم تضرب أحداً، إنّها منبوذة! |
| - Evet, belki dışlanmış biri olarak. | Open Subtitles | -نعم، شخص منبوذ. |
| Bir Shinobi oldu. Toplumdan dışlanmış biri. | Open Subtitles | لقد أصبحت *شينوبى* منبوذة |
| Bir Shinobi oldu. Toplumdan dışlanmış biri. | Open Subtitles | لقد أصبحت *شينوبى* منبوذة |
| Toplumdan dışlanmış biri olacaksınız. | Open Subtitles | ستصبحين منبوذة |
| Toplumdan dışlanmış biri olacaksınız. | Open Subtitles | ستصبحين منبوذة |
| Ya da dışlanmış biri değilsin. | Open Subtitles | أو منبوذة |