ويكيبيديا

    "da güzel" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • جيد أيضاً
        
    • جميل أيضاً
        
    • جيدة أيضاً
        
    • جميلة أيضاً
        
    • جميلة في
        
    • رائع أيضاً
        
    • ♪ وقت
        
    • هي جميلة
        
    • وقطعة لحم وواحد
        
    • طيبة أيضاً
        
    • جميلة هي
        
    • رائع أيضا
        
    O da güzel. Open Subtitles هذا جيد أيضاً. بالتأكيد.
    Yaşlı insanlar da, güzel görünmek ister. Open Subtitles تعرف، كبار السن يحبون أن يظهروا بمظهر جميل أيضاً
    Bu da güzel bir düşünce, efendim. Open Subtitles فكرة جيدة أيضاً
    Bu poz da güzel. Ama ayakkabını biraz uzak tutsan iyi olur. Open Subtitles هذه الوقفة تبدو جميلة أيضاً ولكن أبعدي الحذاء إلى أعلى قليلاً
    Bir parti yaptık. Burası Afrika -- Afrika'da güzel partiler yapıyoruz. Ve geçen ay, benim için sürpriz bir parti yaptılar. TED حسنا , كنا في حفل , هذه هي إفريقيا كان لدينا حفلات جميلة في إفريقيا . و الشهر الماضي , أقاموا لي حفلاً مفاجئً
    O da güzel bir şey sanmıştı, ta ki kötü bir ruhla karşılaşana ruh onun evini yakana ve evle birlikte yüzünün yarısını da götürene dek. Open Subtitles لقد ظنت أن الأمر رائع أيضاً حتى حضرت روح شريرة وأحرقت منزلها بالكامل وشوهت نصف وجهها.
    Alışkanlık haline getirmek için çok da güzel bir şey değil. Open Subtitles ليس أي وقت لا أظن أن هذه عادة جيدة أتعود عليها
    Tatlım benim. Ne kadar da güzel. Senin de çocuğun var mı? Open Subtitles مهلا, حبيبتي , انظر كم هي جميلة هل لديك أطفال ؟
    Sarılmak da güzel. Open Subtitles ولكن الإحتضان جيد أيضاً
    O da güzel bir egzersiz. Open Subtitles هذا تمرن جيد أيضاً
    Bu da güzel. Open Subtitles أنه جيد , أيضاً
    Ya da burada. Burası da güzel bir yere benziyor. Open Subtitles أو حتى هنا ،إنه مكان جميل أيضاً
    - Senin saçların da güzel. Open Subtitles لديك شعر جميل أيضاً بالله عليك
    Sorun değil. Bunlar da güzel. Open Subtitles لا بأس هذه جيدة أيضاً
    Çok ilginç birisin. Çok da güzel bir resmin varmış. Open Subtitles أنت تتسلي بشكل رائع أوه ، واو ، لديك صورة جميلة أيضاً
    Colorado'da güzel bir bahar akşamı, saat 10 civarıydı. TED كانت الساعة حوالي العاشرة مساءً في ليلة ربيع جميلة في كولورادو.
    Plumeralı da güzel, evde birkaç tane görmüştüm. Open Subtitles لكن (البلوميرو) رائع أيضاً. لديّ بعضاً منه في منزلي.
    Daha da güzel yanı ertesi gün öğle saatlerinde ürünün iş yerime geleceğini biliyor olmam. TED ما هو الأكثر جمالًا معرفة أنني في اليوم التالي في وقت الظهيرة تقريبًا، سأستلم تلك الوجبة الخفيفة إلى مكتبي.
    - Jimmy Carter'ın değeri bilinmiyor bazı kapılar ne kadar da güzel ya. Open Subtitles انتقادات جيمي كارتر الساخرة. كم هي جميلة بعض الأبواب.
    "oh,ne kadar da güzel" derlerdi. Open Subtitles قطعة جبنة، وقطعة لحم وواحد سالامى بروفولون
    Yemek nasılmış? İyi görünüyor. Kokusu da güzel. Open Subtitles و لكن الطعام يبدو جيداً و رائحته طيبة أيضاً
    Vücudu da güzel. Open Subtitles هي جميلة هي لديها جسم جميل ايضاً
    O da güzel. Çağrı bekletmek gibi. Open Subtitles رائع أيضا, مثل انتظار المكالمات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد