| ve ne zaman telaşla uyansam, yanımda daima ağzıma koyabileceğim birşeyim olur. | Open Subtitles | وإن استيقظت متعكر المزاج فثمة شيء قريب دوماً يمكنني وضعه في فمي |
| Jodhaa, bu rakhi daima bileğimde olacak bana hep ihanetini hatırlatacak! | Open Subtitles | ستظل إسوارتك دائماً حول رسغي يا جودها ستذكرني دوماً بخيانتك هذه |
| daima dünyadaki en önemli şeyin aile ile zaman geçirmek olduğuna inanmışımdır. | Open Subtitles | لطالما شعرت بأن أهم شيء في العالم، هو قضاء الوقت مع العائلة. |
| Sağlık Etki Fonu, yeniliği daima en çok ihtiyaç duyulan yöne kanalize edecektir. | TED | يوّجة صندوق التأثير الصحي الإبتكار دائمًا. في الاتجاه الذي تشتدُّ فيه الحاجة إليه. |
| Ölümünden hemen önceki günlere kadar, çok güçlü biçimde belki mantıksız bir biçimde, daima onu ölümden koruyabileceğimi hissettim. | TED | لأحسست وحتى ايام قبل وفاة بقوة ويمكنكم ان تقولوا من غير منطق انني استطيع ان احفظه من الموت للأبد |
| - 8 mm ustalık ister. Yeni teknolojinin daima bir riski vardır. | Open Subtitles | كاميرا الثمانية مليمتر مخادعة، دومًا ما تكون هنالك مخاطرة في التقنية الجديدة |
| Benim hikayemdeki gibi Brahmanlar ve tanrılar... ...daima kendi doğrularını hakikat gibi anlatır. | TED | والبرامين .. والألهة .. في قصتي يقصون القصص .. من منظورهم الخاص دوما |
| Çünkü fanatizm ve cahillik daima açtır ve beslenmeye ihtiyaçları vardır. | Open Subtitles | لأن التعصب و الجهل مشغولان إلى الأبد و يحتاجان إلى التغذية |
| Her ne kadar harika olsanda daima bir maske takınıyorsun. | Open Subtitles | على الرغم من روعتك يبدوا انه هناك دوماً حاجز بيننا |
| Şimdi, onlarla karşılaştığımızda daima sakin kalıyoruz ve direkt gözlerine bakmıyoruz. | Open Subtitles | حين نراهم حافظي على هدوءك دوماً ولا تُحدقي مباشرةً صوب أعينهم. |
| Zor zamanları atlatmak için daima senin gücüne güvendim ben. | Open Subtitles | لقد راهنتُ دوماً على قوتكٍ لكي أتغلب على الظروف العصيبه |
| İşin neler getireceğini hiç bilmiyorum ama daima heyecan verici! | Open Subtitles | ولا أعلم ما سيجلبه هذا العمل الجديد، لكنّه مُثير دوماً. |
| İnsanlar daima bana sırlarını anlattılar, peki ben kime anlatabilirim? | Open Subtitles | لطالما إئتمنني الناس على أسرارهم لكن من أئتمن على أسراري؟ |
| Aileme göre, sıcak havalar daima insanı ahlaksızlığa teşvik ederdi. | Open Subtitles | لطالما قال أبواي أن الطقس الحار يشجع على رذائل الأخلاق |
| daima seçkin bir öğrenciydin. Uzmanlığı bitirmeyi düşündün mü hiç? | Open Subtitles | حسنٌ، لطالما كنتَ طالب رائع هل فكرتَ بإنهاء إقامتكَ الطبية؟ |
| Dijital dünya bize kendimizi daima meşgul, ebediyen meşgul olarak hissetmemiz için planlanmış. | TED | يتآمر العالم الرقمي ليجعلنا نشعر بأننا مشغولون إلى ما لا نهاية، مشغولون دائمًا |
| Evet, onlar ülkemde misafir ve sen daima şişman kalacaksın. | Open Subtitles | أجل، إنهم ضيوف في بلادي، وأنتِ تُسمّني دائمًا الخنزير أولاً. |
| Beni senin kadar sevecek birini bulmak ve onunla daima birlikte olmak. | Open Subtitles | إيجاد رجل يعشقني كثيراً,بقدر ما تفعل أنت وأتمكن من الحصول عليه للأبد |
| daima adaleti bulmak için kanunun dışına çıkmamamız gerektiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننا دومًا أنّنا لا نحتاج للخروج عن القانون لتحقيق العدل. |
| Neden daima diğer ezik iki çocuğunuzu bana benzetmeye çalışıyorsunuz anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف لم تحاولان دوما تحويل ابنيكما الفاشلين لكي يصبحا مثلي |
| Ve Irak'a bunu telafisini yapma ihtiyacini daima hissedecegim. | TED | وسأشعر الى الأبد بالحوجة لصنع ترميمات الى العراق. |
| Muayenehanemin kapılarının daima, normal iş saatlerinde dahi sana kapalı olacağına yemin etmiştim. | Open Subtitles | وحلفت ألا أفتح لك باب عيادتي إلى الأبد، حتى خلال أوقات الدوام الرسمي. |
| Bu lakaba sahibim diye, daima böyle davranmak zorunda değilim. | Open Subtitles | تلقيبي بهذا اللقب. لا يعني أني سأتصرف بقسوة طوال الوقت |
| Size odaklanmayı öğretir; hızlı veya az konuşmalısın çünkü daima sözün kesilir. | TED | و التركيز، عليك التكلم بسرعة أو الاختصار، لأنه سوف تتم مقاطعتك دائما. |
| Siz genç insanlarsınız ve gençler, daima kendi yollarını kendileri bulurlar. | Open Subtitles | أنتم شباب ممتلؤون حيوية و الشباب دائماً ما يعثرون على طريقهم |
| Diğer iki parmağa gerek yok ve sol el daima kucağınızda. | Open Subtitles | لا تستعمل الأصبعين الآخرين ودائماً يدك اليسرى بجانبك. |
| Dünya’da üzerimize yığılmış, vücudumuza daima yedi kiloluk basınç uygulayan geniş bir atmosfer var ve onu sürekli aksi yönde itiyoruz. | TED | على الأرض توجد أميال من الجو مكوّمة فوقنا، مما يشكل 15 رطلا من الضغط على جسمنا بشكل دائم، وندفع الضغط بعيدا باستمرار. |
| Sanki büyükbabam gibiydi ve ben onun daima istediği torunuydum. | Open Subtitles | انه كما لو كان جدي وأنا الحفيد انه دائم الطلبات |
| Ve o daima kadınlara kusursuz denge ve orantı duygusunu verir. | Open Subtitles | ودائما مع الشعور بالكمال.. مع التوازن والتناسب |