| Geri dönebilseydim o dokuz yaşındaki, odada dans edip hayaller kuran çocuğa şunu derdim: kimliğim benim için bir engel değil. | TED | إذا كان بإمكاني العودة لقول شيء لتلك الطفلة ذات التسع سنوات، وهي ترقص في الحجرة بينما تحلم، سأقول: هويتي ليست عائقاً، |
| Annem dans edip müşteri bulur, dansı arka odada sürdürürdü. | Open Subtitles | أمي كانت ترقص من المطبخ إلى الغرفة الخلفية |
| Şimdiye kadar gördüğüm en iyi dans eden insanlarla bir gece dans edip eğleniyorum ve birden herkes deliye dönüyor. | Open Subtitles | لقد حظيت بليلة واحدة ممتعة مع مجموعة من أفضل الراقصين الذين قد رقصت معهم أبداً وفجأة ، يرتعب الكل ؟ |
| Piyano üstünde dans edip, Fargo'yu öperek. | Open Subtitles | نعم، خارجا ترقصين على البيانو وتقبلين فارغو |
| Bu çok inanılmaz. Tüm bu insanlar burada dans edip iyi vakit geçiriyorlarken. | Open Subtitles | هو غير واقعي جدا، كل هؤلاء الناس يرقصون ويقضي وقتا جميلا. |
| Biz burada onurumuz için mücadele ederken bu adam zaferden uzaklarda, dans edip, şarkı söylüyordu. | Open Subtitles | بينما كنا نقاتل من أجل كرامتنا .. كان يتغنى بأمجـاده ويرقص |
| Artık özel bir kulüp olduğumuzdan çıplaklarımız dolaşıp, dans edip, kendilerini gösterecekler. | Open Subtitles | إنه نادي خاص راقصاتنا العراة سيتحركون ويرقصون ويعبرون عن أنفسهم |
| Burada çalıştığım sürece, ikimiz de bedava dans edip, içki içiyoruz. | Open Subtitles | طالما أعمل هنا كلانا نحصل على الرقص والشراب مجانا |
| Her aşık dans edip kutlaması gerek. | Open Subtitles | كُلّ حبيب كَانَ إحتفلْ به وإرقصْ. |
| Şölene katılmalısın. dans edip, görünmelisin. | Open Subtitles | لا، عليك الذهاب إلى الحفلة الليلة يجب أن ترقص وأن تظهر |
| dans edip şarkı söylemiyor, fakat son birkaç aydır ilk defa kendini mutlu hissediyor. | Open Subtitles | ربما لا ترقص و تغني لكن تشعر بسعادة قليلة لأول مرة منذ أشهر |
| Benim yüzümden kadın öğretmenlik kariyerini kaybetmiş ve şimdi de Van Nuys'da adi bir kulüpte dans edip beş para etmez bir motelde yaşıyor. | Open Subtitles | لان بسببي,فقدت المراة مهنتهاً كمعلمة وانه ترقص الان في ملهى رخيص وتعيش في احداً النزل السيئة |
| Hayır, gelinliğiyle dans edip... senin fotoğrafını öpüyordu. | Open Subtitles | لا , رقصت هنا وهناك في ثوب زفافها تقبل صورتك |
| Veterinere göre yanlış sinekle dans edip kendine kalp kurdu bulaştırmış. | Open Subtitles | طبقًا لما قاله الطبيب البيطري لقد رقصت مع الناموسة الخاطئة و أصيب |
| Mutfakta dans edip şarkılar söylüyorsun. | Open Subtitles | أنا اعني, أنت ترقصين في المطبخ. وتغنين أغان, |
| dans edip gülüşmelerinizi izledim. Çok enerjik ve özgür görünüyordunuz. | Open Subtitles | شاهدتك ترقصين وتضحكين كنتِ مفعمة بالحياة والحرّيّة |
| Çimde dans edip etrafa kokain saçan adamlar mı bekliyordun? | Open Subtitles | هل تريد أن ترى 60 شخصاً يرقصون على العشب؟ ويقذفون بعضهم البعض بالكوكائين؟ |
| Çimde dans edip etrafa kokain saçan adamlar mı bekliyordun? | Open Subtitles | هل تريد أن ترى 60 شخصاً يرقصون على العشب؟ ويقذفون بعضهم البعض بالكوكائين؟ |
| Elinde baltası, dans edip duruyordu. | Open Subtitles | ويرقص ممسكاً بفأس في يده |
| Sen de ondan dans edip şarkı söylemesini mi istiyorsun? | Open Subtitles | وانت تريد منه أن يغني ويرقص ؟ |
| İnsanların durduk yere dans edip şarkı söylemeye başladığı bir dünyada yaşamayı isterdim. | Open Subtitles | كم أتمنى عالم حيث الناس بعفوية يقفزون إلى أغنية ويرقصون |
| Çok ilginç çünkü dans edip şarkı söylerlerken Jersey Boys'u o kadar tehlikeli bulmazdım. | Open Subtitles | هذا مثير للاهتمام، لأنني لم أجد أبدا أن فتيان جيرسي خطيرون إلى هذه الدرجة عندما كانوا يغنون ويرقصون |
| Ben buradayken bedava dans edip içebiliriz. | Open Subtitles | طالما أعمل هنا كلانا نحصل على الرقص والشراب مجانا |
| Her aşık dans edip kutlaması gerek. | Open Subtitles | كُلّ حبيب كَانَ إحتفلْ به وإرقصْ. |
| # dans edip şarkı söylememize izin verilen yerdeyiz # | Open Subtitles | المكان حيث نستطيع الغناء والرقص ونشعر بالحرية لغناء اغنية |
| Memelerinin üstünde dans edip, poponun üzerinde hoplayıp zıplayacağım. | Open Subtitles | سأرقص فوقك وأطير فرحاً وأنا إلى أضاجعكِ. |