| Muhasebe defterleri, makbuzlar, isimler, adresler. | Open Subtitles | دفاتر المحاسبة، إيصالات، أسماء، العناوين، كل شيء |
| Telefon faturaları, kredi kartları, adres defterleri. | Open Subtitles | فواتير الهاتف، بطاقات إئتمان، دفاتر العناوين. |
| Şimdi, sana o defterleri açmanı öneririm ya da işler çirkinleşir. | Open Subtitles | و الآن أقترح أن تريني الدفاتر و إلا ستسوء الأمور هنا. |
| Hazır sen buradayken, sana defterleri göstereyim böylece ne kadar kötü bir tüccar olduğumu görmüş olursun. | Open Subtitles | وبما أنكِ هنا دعيني أريك الدفاتر لتري كم أنا رجل أعمال سيء |
| Tüm Ölüm defterleri'ni kilit altına almayı başardığımızda ölüm melekleri dünyamıza daha fazla Defter atmaya çalışsalar bile bu olaylar bir daha tekrarlanmayacak. | Open Subtitles | وبمجرد أن تكون جميع مذكرات الموت في حوزتنا حتى لو قام الشينيغامي بإسقاط المزيد من مذكرات الموت .لن يستطيعوا قتل أي أحد |
| Ona defterleri oku annesi nasıl biriydi, ne için savaştı, öğrensin. | Open Subtitles | ، إقرأي لها المذكرات لتعلم كيف كانت أمها و لم كانت تقاتل |
| Eğer Hector öldürülmeden üç gün önce defterleri bitirdiyse, o takdirde defterler üzerinde çalışmak için kalacağını söylediğinde, niçin ona karşı çıkmadınız? | Open Subtitles | لو كان أنهى التسجيل قبل 3 أيام من قتله فلماذا تجادله حينما أراد البقاء والعمل على السجلات ؟ |
| Ver o defterleri bana Şişko, tombiş | Open Subtitles | أعطني الدفترين سمين، سمين، سمين أعطني الدفترين سمين، سمين، سمين |
| Babanız ve arkadaşının, eski defterleri kapatamaması çok kötü. Özellikle böyle zamanlarda. | Open Subtitles | من المؤسف أن والدك وصديقه لن يعفوان عمّا سلف |
| Ellerinde senin tarafından hazırlanmış şirket defterleri var. | Open Subtitles | لديهم دفاتر حساب الشركة والتي هي من اعدادك، |
| Bütün gizli dosyaları ve Mandarinlerin ödedikleri harç kayıtları defterleri. | Open Subtitles | كل الملفات السرية و دفاتر الحسابات التي بها بيانات النقود التي يدفعها الموظفون |
| Enerji hesap defterleri daima kesin bir denge halindedir. | Open Subtitles | دفاتر المحاسبة الخاصة بالطاقة, تكون دائماً متوازنة بدقة |
| Avcı eşyaları, defterleri, kağıtlar, kalemler, sınav sonucu. | Open Subtitles | تعلمين،أدواتصيادين.. دفاتر ملاحظات، أوراق، أقلام رصاص نتائج الإمتحان الوطني، |
| İyi gitmedi. Green'in defterleri açıp... parayı nereden bulduğunu göstermesi gerekiyor. | Open Subtitles | الحكم لم يكن في مصلحتنا,جرين يجب أن يفتح الدفاتر |
| Bu arada şu defterleri incelemeye devam edelim. | Open Subtitles | في غضون ذلك ، دعونا نواصل الحفر في تلك الدفاتر |
| Odasını boşaltırken rakamlarla dolu bu defterleri bulduk. | Open Subtitles | حول البروفيسور آبوت. كنا ننظف مكتبه و وجدنا هذه الدفاتر المليئة بالأرقام. |
| Yeni Kira, tüm defterleri eline geçirmeden rahat durmayacaktır. | Open Subtitles | كيرا الجديد لن يتوقف عند حصوله على جميع مذكرات الموت |
| Ölüm defterleri ve ölüm meleklerine ne demeli peki? | Open Subtitles | ماذا عن مذكرات الموت والشينيغامي؟ |
| Molly, defterleri alır almaz..., ...hemen yere yatman gerekiyor. | Open Subtitles | مولي ، في الثانية التي يمسك فيها المذكرات عليك الانبطاح على الارض |
| defterleri ele geçirdiğimiz zaman hepinizi gerçek isimlerinizle çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | عندما تجمع المذكرات انا ارغب بمخاطبتكم باسمائكم الحقيقية |
| O hesap defterleri 5 yıl içinde olan türlü türlü hasılatın detaylarını içeriyor. | Open Subtitles | تلك السجلات تحوي على تفاصيل مصدر الإيرادات للسنوات الخمس الفائتة |
| Tek düşündüğüm sabah altıda burada olduğun defterleri incelediğin, uygulamaya hazır olmadığım ve şu an kafama oturan bir harekat planı hazırladığın. | Open Subtitles | أنت هنا منذ السادسة صباحاً تراجع السجلات وتبحث عن خطة لم أكن مستعداً لتنفيذها لكنني مستعد لها الآن |
| Ver bana o kahrolası defterleri! | Open Subtitles | أعطني الدفترين اللعينين! أعطني! |
| Eski defterleri kapatalım hayatım. Geçmişe mazi derler. | Open Subtitles | عفا عما سلف يا عزيزي، عش ودع الآخرين يعيشون |
| Eski defterleri açma. Fikrimi değiştirme hakkım var. | Open Subtitles | ، لا تستشهد بكلامي على مسموح لي بتغيير رأيي |