|                Diğer insanlar olmadan bizim de zombiden farkımız kalmaz.                | Open Subtitles |                 وبدون أناس آخرين قد نتحول أيضاً إلى زومبي                | 
|                Bu hikayenin dışında tuttuğum en belirli şey ki kısa konuşmamın geri kalanının tamamını oluşturuyor, bu Diğer insanlar.                 | TED |                 هناك شيء واحد لم أذكره الأن، هو الشيء الواضح، الذي هو محور بقية محادثتي وهو الناس الآخرون.                 | 
|                Aynı zamanda, Diğer insanlar da tarafsız, birbirleri tarafından parçalanmış ve izoleydiler.                 | TED |                 وفي نفس الوقت، الكثير من الناس الآخرين كانوا مُنقطعين ومنعزلين ومتفرقين عن بعضهم البعض.                 | 
|                Yüz cerrahisi olduklarında, hayatları değişmiş gibi hissederler, çünkü Diğer insanlar onları daha iyi insanlar olarak algılamaktadır.                 | TED |                 عندما اجريت لهم الجراحة، شعروا بتغيير في حياتهم، لأن بقية الناس أعتبرتهم أشخاصاً أفضل.                 | 
|                Diğer insanlar aramayı bırakır.                | Open Subtitles |                 الأشخاص الآخرين فقط يتوقفون عن البحث عنهم                | 
|                oraya Diğer insanlar ile beraber gidebilirsiniz, bu duygulara dahil olan herhangi biri ile herhangi bir çeşit duyguyu tadabilirsiniz.                 | TED |                 يمكن أن تذهب هنالك مع أشخاص آخرين ، و تحصلون على أي نوع من التجارب مع أي شخص و بمشاركة جميع الحواس.                 | 
|                Ampul patladı, Diğer insanlar tamir etti, yeni bir tane bul.                | Open Subtitles |                 عندما لمبة المصباح تحترق الناس الأخرين يقومون بإصلاحها,يحضرون واحدة جديدة                | 
|                Ben de ikizim olsun isterdim, ve bence Diğer insanlar da isterdi.                | Open Subtitles |                 أَحْدثُ لحُبّ التوائمِ، وأعتقد ناس آخرون يَعمَلُ أيضاً.                | 
|                Diğer insanlar ne yapacağını söyleyip duruyor.                | Open Subtitles |                 هذا كلام أناس آخرين يخبروك ما يتوجب عليك فعله                | 
|                Seviyorum. Sevgimi anlatamam ama Diğer insanlar bunun acısını çekti.                | Open Subtitles |                 سأفعل أكثر ما في طاقتي، لكن أناس آخرين عانوا من أجله                | 
|                Diğer insanlar onun şanını duymuşlar.                | Open Subtitles |                 الناس الآخرون سمعوا عن هذه المرأة. إنها ليست محاربة                | 
|                Diğer insanlar, zamanımı da ödünç alabilirler.                | Open Subtitles |                 الناس الآخرون يمكنهم أن يستعيروا وقتي أيضا                | 
|                Diğer insanlar çarpışan arabalar gibi birbirlerine çarpıp duruyorlar.                | Open Subtitles |                 الناس الآخرين يصطدمون بأنفسهم كأنهم في الصحف الكوميدية                | 
|                Diğer insanlar göstersin; ben değil. En iyi arkadaşlar bunlardan muaftır.                | Open Subtitles |                 الناس الآخرين , ليس أنا هناك ثغرة كبيرة تسمي "صديقتي المفضلة"                | 
|                Ben Diğer insanlar gibi değilimdir.                | Open Subtitles |                 حسنٌ، لم يتم إتهامي يوماً بأنني مثل بقية الناس                | 
|                Tamam, tatlım, kendine şans verirsen Diğer insanlar da sana şans vermeye başlar.                | Open Subtitles |                 حسناً يا عزيزتي ، إذا أعطيتِ نفسك إئتماناً ، بعد ذلك الأشخاص الآخرين أيضاً سيبدأون بإعطائكِ الإئتمان                | 
|                Diğer insanlar gibi olmaya çalıştım.                 | TED |                 لقد حاولت أن أقضي الوقت لأصبح مثل أشخاص آخرين                 | 
|                Sen bununla savaşabilirsin, ama Diğer insanlar,                | Open Subtitles |                 ربما أنتِ تحاربين هذا الشئ ولكن الناس الأخرين                | 
|                Bu çalışmaya katılan Diğer insanlar kaç kişi?                | Open Subtitles |                 كم عدد ناس آخرون في النومِ يَدْرسونَ؟                | 
|                Şimşek her kimse, her nereden geliyorsa Diğer insanlar da ona inanana kadar durmayacağım.                | Open Subtitles |                 أياً كان ذلك الشعاع وأياً كان موطنه، لن أتوقف حتى يؤمن بقية العالم بوجوده.                | 
|                Eğer Diğer insanlar seni yiyorsa, ben de tadına bakırım.                | Open Subtitles |                 إن تناول الآخرون البعض منك، سأجرّب.                | 
|                Şansıma, burada yaşayan Diğer insanlar da yalnız yaşıyor.                | Open Subtitles |                 لحسن الحظ، القوم الآخرين الذين يعيشون هنا أيضا يعيشون لوحدهم                | 
|                Satıcıyı insan olarak... mahalledeki Diğer insanlar gibi görmezdik hiç.                | Open Subtitles |                 نحن ما رأينا البائع كرجل ليس كالطريقة التى رأينا بها الرجال الآخرين من الحى                | 
|                O zaman fark ettim ki, bazen liste sayesinde Diğer insanlar iyi hissediyorlar, ben ise mideme yumruk yemiş gibi hissediyorum.                | Open Subtitles |                 .. عندها عرفت بأنه أحيانا ً ومع القائمة .. أشخاص آخرون يشعرون بالإرتياح و أشعر أنا وكأنني تلقيت لكمة على أمعائي                | 
|                Evet, ama Diğer insanlar size güvenebilir mi?                | Open Subtitles |                 نعم ، لكن ... هل يمكن لأناس آخرين أن يثقوا بك ؟                | 
|                Burada antenlerimiz olmadan, evrendeki Diğer insanlar gibi yalnız sayılırız.                | Open Subtitles |                 ،هنا، بدون هوائيات نحن أكثر وحدة رسميًا من أي إنسان أخر في الكون                |