| Dink diye bir adamla evli. Yani, naomi ve ben, elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | ومتزوجة برجل اسمه دينك أعني ، ناعومي وأنا لقد فعلنا كل ما يمكننا |
| Dink ve Maya'yı evine yerleştirmek ve evli oldukları için konuk evinde seks yapmalarına izin vermek. | Open Subtitles | وينتقلون دينك ومايا لمنزلك ويقيما علاقة في غرفة الضيوف |
| Önce Winky Dink aracını alın. | TED | أولا عليكم الحصول على عدة الـ "الوينكي دينك". |
| Bak, Frankie ve Dink'e kalırsa, iş çözülecekmiş, tamam mı? | Open Subtitles | ربما انظري,من بين (فرانك) و (دنك) انا الذي تعاملت بالأمر,أمفهوم؟ |
| Dink A.Ş.'nin ilk kuralı işe zamanında gelecek sorumluluğa sahip olmaktır. | Open Subtitles | قواعد (دنك) هي : المسؤولية عن الميعاد تكون (الوظيفة), رقم واحد قواعد (دنك) هي : |
| PH: Bu etkileşimli TV'nin başlangıcıydı ve fark ettiğiniz gibi Winky Dink seti satmaya çalışıyorlardı. | TED | ب.هـ. : كانت تلك محاولة إيجاد التلفزيون التفاعلي وقد لاحظتم جميعا أنهم أرادوا بيعكم عدة الـ "وينكي دينك". |
| Bunlar, Winky Dink boyama kalemleri. | TED | كانت تلك أقلام الـ "وينكي دينك" ، أعرف الان بماذا تفكرون، |
| - Merhaba! - Felix, Dink'e merhaba de. | Open Subtitles | فيليكس ، قل مرحبا لدينك - مرحبا ، دينك - |
| - Merhaba, Dink. Dink, Felix'e hoşçakal de. | Open Subtitles | دينك ، قولى وداعا لفيليكس حديث للرجال |
| Dink beni görmeye geldi. Dink'ten bahsetmek istemiyorum. | Open Subtitles | لاأريد التحدث عن اي شيء يخص دينك |
| Dink? Dostlarımızın bizi üzmeyeceği bir yer bulmalıyız. | Open Subtitles | "دينك" يجب أن نذهب لمكان حيث لن يخذلنا قومنا |
| Çünkü sadece bu kalemleri kullanmanız gerektiğini ve Winky Dink sihirli ekranınızla başka kalemler kullanırsanız, ekranınızın çizileceğini ya da rengini kaybedeceğini söyleyecekler. | TED | اتضح أنهم أبلغونا مباشرة أن منتجهم هو الوحيد الذي يصلح مع شاشة الـ "وينكي دينك" السحرية، وأن أقلام التلوين الأخرى قد تضر بشاشة التلفزيون. |
| - Dink, Felix Leiter ile tanış. | Open Subtitles | دينك هذا فيليكس ليثير - اهلا - |
| Selam Burnsie, Ben eski oda arkadaşın Dink. | Open Subtitles | أهلاً (بيرنزي)، أنا صديقك القديم (دينك). |
| ama o birisi Dink olunca göz ardı edemeyeceğin kadar çok şey var ki. | Open Subtitles | اعني,عندما تقعين في حب شخصا" ما بأنك تغاضين على بعض الأمور ولكن هناك الكثير قد تم التغاضي (عنها مع (دنك |
| Dink'e borcunu ödeyene kadar striptiz yapacağın yerde mesela? | Open Subtitles | لا أعلم أخلعي ثيابك في اي مكان لغاية (تسديد ما عليك ل(دنك |
| - Böyle düşünemezsin. - Dink, böyle düşünmek zorundayım. | Open Subtitles | لا يمكنك التفكير هكذا, دنك),لا بد لي من التفكير هكذا) |
| Dink'e göndermeden önce birini tanımam gerekiyor. | Open Subtitles | كما تعلمي,انا بحاجة لتعرف على الأشخاص (قبل ان ارسلهم الى (دنك كما تعلمي,انا بحاجة لتعرف على الأشخاص (قبل ان ارسلهم الى (دنك |
| 16 yaşındayken, büyüdüğümde Dink gibi olmak istiyordum. | Open Subtitles | عندما كنت بعمر 16 ردت ان (اكون مثل (دنك |
| Bunun Dink'in başına geleceğini mi? | Open Subtitles | لا تعتقدين ماذا؟ ذلك الذي حدث ل(دنك)؟ |
| Dink'in karısıyla aran nasıl peki? | Open Subtitles | وكيف لفتاة مثلك ان تكون بجانب زوجة (دنكي)؟ |