| Düğün günümüzde yanında durmaktan başka hiç bir şey istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أيّ شيء أكثر من الوقوف بجانبك يوم زفافنا |
| Ayakta durmaktan oturma pozisyonuna rahatça geçemiyorum. | TED | لايمكنني الانتقال من وضعية الوقوف إلى الجلوس بارتياح. |
| Hep profilde durmaktan sıkıldım artık | Open Subtitles | أنا مللت من الوقوف في الوضع الجانبي طوال الوقت |
| Bu insan pisliğinde durmaktan ve içime çekmekten sersemleyeceğim. | Open Subtitles | سأصاب بالغثيان من الوقوف هنا وأستنشاق هذه المخلفات الآدمية |
| Bunların karşısında durmaktan başka nasıl davranmamı beklersiniz? | Open Subtitles | كيف تتوقعون مني أن أتصرف بغير الوقوف ضد هذه المعاملة؟ |
| Ayrıca şu halinle büyükannenin karşısında durmaktan hiç mi korkmuyorsun? | Open Subtitles | وكيف تتمكن من الوقوف هناك امام جدتك هكذا ؟ الا تشعر بالرهبه ؟ |
| Evet, Ocak ayında dışarıda 3 kuruş için götüm donmuş vaziyette durmaktan çok hoşlanırım. | Open Subtitles | أجل، وأحب الوقوف بالخارج في يناير لأتجمد من أجل قروش. |
| Soğuk Savaşın yanlış tarafından durmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أنا أكره الوقوف على الجانب الخطأ من الحرب الباردة |
| Sağ olun. Orada ayakta durmaktan yorulmaya başlamıştım. | Open Subtitles | شكراً، بدأت أتعب من الوقوف في هذا المكان |
| İstersen vur. Çünkü hiçbir şey beni vatandaşlarımla yan yana durmaktan alıkoyamaz. | Open Subtitles | أسقطوا الطائره إن أردتم لأن لا شيء سيمنعني من الوقوف إلى جانب شعبي |
| Kendi mutluluğumun önünde durmaktan yoruldum, ve artık bunu yapmayacağım. | Open Subtitles | تعبت مِن الوقوف عقبة في طريق سعادتي ولن أفعل ذلك بعد الآن |
| Sürekli ayakta durmaktan ayaklarım ağrıdı. | Open Subtitles | قدماي تؤلمانني بعض الشئ من طول الوقوف |
| Gezmeyi seviyorum, durmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أُحب أن أتنزه الوقوف هو ما أكره |
| Değil mi? Tamam, Phyllis, ayaklarının üstünde durmaktan perişan olmuşsundur. | Open Subtitles | حسنا "فيليس" ، لا بد أنك مرهقة من الوقوف على هذه الأرجل |
| Sadece ayakta durmaktan sıkılmış olacaklar. | Open Subtitles | سيشعرون بالملل لمجرد الوقوف هناك |
| Ayakta durmaktan yorulmuştum. | Open Subtitles | لقد تعبت من الوقوف. |
| Burada durmaktan ve | Open Subtitles | لا احب الوقوف هنا |
| Cam duvarımın arkasında durmaktan sıkıldım. | Open Subtitles | -سئمتُ الوقوف وراء حائطي الزجاجيّ |
| Bacaklarım saatlerce ayakta durmaktan şişmiş. | Open Subtitles | ساقاي متورمة من الوقوف لساعات |
| Kör noktada durmaktan kaçın. | Open Subtitles | تنجبي الوقوف في النقط العمياء |