Asansör, modaya karşı çok duyarlıdır. Prada giyiyorsan, kolunu yerinden söker alır. | Open Subtitles | هذا حساس للأزياء، إذا لم تكوني ترتدين برادا سيمزق ثوبك |
Mor klorofiller kırmızı ve kızılötesi ışığa duyarlıdır. | Open Subtitles | جيد ,الكلورفيل الارجوانى حساس الى الاشعة تحت الحمراء |
Oldukça duyarlıdır bu yüzden yüksek sesle konuşmana falan gerek yok. | Open Subtitles | إنه حساس جدًا، لذا لا حاجة أن تتكلم بصوت عالي أو أي شيء. |
Onu kapının karşısında tutmamalısınız, ısıya ve neme çok duyarlıdır. | Open Subtitles | لا تستطيع أن تبقيه قريباً من الباب هو حساس جداً للحرارة و الرطوبة |
Hem erkek, hem de dişi bu kokuya çok duyarlıdır. | Open Subtitles | كلا الجنسين حساس جدا لهذا العطر |
Yerinde olsam ona hakaret etmezdim. Çok duyarlıdır. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لما أهنته إنه حساس |
P-brane duyarlıdır, geri-dönüş kusursuz olmayabilir. | Open Subtitles | الغشاء حساس وأنا لم أتقن العودة |
Yumuşak ol sevgilim, çok duyarlıdır... | Open Subtitles | بلطف يا عزيزى انه حساس جدا |
Peter AIDS'ye karşı kimyasal olarak duyarlıdır. | Open Subtitles | (بيتر) شخص حساس للكيماويات ولديه إيدز |
Çok duyarlıdır. | Open Subtitles | إنه حساس جداً. |
- duyarlıdır. | Open Subtitles | -إنه حساس فقط . |