| ve buna bir isim vermek gerekirse kısaca elektromanyetik alan diyebiliriz. | Open Subtitles | لذا هو يدعى... على نحو ابداعي بما فيه الكفاية... الحقل الكهرومغناطيسي. |
| Fargo'yu da tavana zımbalayan aynı elektromanyetik alan mı yani? | Open Subtitles | وهذا نفس الحقل الكهرومغناطيسي الذي علق فارغو الى السقف؟ |
| Bu genişleyen elektromanyetik alan büyük bir manyetik kutup karmaşasının tüm özelliklerini taşıyor. | Open Subtitles | هذا الحقل الكهرومغناطيسي المتزايد له كلّ ميزات الإضطراب القطبي المغناطيسي الهائل |
| Pekâlâ. Duvarı geçebilmek için elektromanyetik alan oluşturmalıyız. | Open Subtitles | حسناً، كي نتجاوز ذلك، علينا توليد مجال كهرطيسي... |
| Duvarı geçebilmek için bir elektromanyetik alan oluşturmalıyız. | Open Subtitles | كي نتجاوز ذلك، علينا توليد مجال كهرطيسي... |
| Dünyanın etrafındaki elektromanyetik alan sürekli olarak protonlar gibi yüksek hızlı parçacıklar tarafından bombalanıyor. | TED | لدينا مجال كهرومغناطيسي حول الكرة الأرضية ، ويتأثر بشكل مستمر بالجسيمات عالية الطاقة ، مثل البروتونات. |
| Yüksek frekanslı elektromanyetik alan yaratma imkanı var mı? | Open Subtitles | هل لديكم الأدوات لصنع مجال كهرومغناطيسي عالي التردد؟ |
| Kamera görüntülerini kesmek için kullanılan elektromanyetik alan yaratan makine. | Open Subtitles | إنّه مولد مجال مغناطيسي لضرب تسجيل الفيديو عن الكاميرات. |
| Bu da iki hafta önce çekildi, Hunt işini yaptıktan sonra. Şu kısım elektromanyetik alan. | Open Subtitles | اما هذه الصورة التقطت بعد المداهمة اترين هذه البقعة تشـير الى وجود مجال مغناطيسي |
| Bir çeşit taşın içinde bulunan bir elektromanyetik alan. | Open Subtitles | إنه نوع من الحقل الكهرومغناطيسي على الحجر |
| Yani bu elektromanyetik alan aslında bizim dostumuz. | Open Subtitles | لذا هذا الحقل الكهرومغناطيسي صديقنا. |
| Biliyorum. elektromanyetik alan, düz çizgi. | Open Subtitles | اعلم، الحقل الكهرومغناطيسي |
| Pekâlâ, bu engeli aşmak için yapmamız gereken bir elektromanyetik alan... | Open Subtitles | حسناً، كي نتجاوز ذلك، علينا توليد مجال كهرطيسي... |
| elektromanyetik alan oluşturmalıyız. | Open Subtitles | علينا توليد مجال كهرطيسي... |
| Bu, mihrap taşının içinde elektromanyetik alan olduğunu gösteren tarama. | Open Subtitles | إنها فحص بالأشعة تبين حجر المذبح هناك مجال كهرومغناطيسي داخل الحجر |
| elektromanyetik alan var. | Open Subtitles | إنه مجال كهرومغناطيسي |
| O bir elektromanyetik alan dinamosu. | Open Subtitles | حسناً، هذا مُولّد مجال مغناطيسي قويّ للغاية. |
| elektromanyetik alan. | Open Subtitles | ك ؟ مجال مغناطيسي كهربائي |