| Daha düşük eğitimli dinleyiciler için yeteri kadar basit olduğundan emin olmam gerekiyor. | Open Subtitles | أريد أن أتأكد من أنها بسيطة جدا لكي يفهمها الجمهور المستمع الأقل ثقافة |
| Senin çocuğunu taşıyorsam benimle evleneceğinden emin olmam gerek. | Open Subtitles | يجب أن أكون متأكدة من أنك سوف .تتزوجني إذا كنت حاملا بطفلك |
| "Bundan üç yıl öncesine kadar hesaplarınızı inceleyip tüm mükellefliklerinizi yerine getirdiğinizden emin olmam gerekiyor." | Open Subtitles | و الآن عليَّ مراجعة أرباحك للأعوام الثلاثة الماضية لأتأكد أن هذا كل ما عليكِ فقط لا مشكلة |
| - Bir şey saklamadığından emin olmam kazım. | Open Subtitles | ولا بد لي من التأكد من أنت لا تخفي أي شيء. |
| Aklıma kazındığından emin olmam lazım ki hata ihtimali ortadan kalksın. | TED | كان عليّ أن أتأكد من أنها ترسخت في ذاكرتي بحيث لا يكون هناك احتمال للخطأ. |
| Harekete geçmeden önce çekin üzerinde olduğundan emin olmam gerekti. | Open Subtitles | كان لزاماً علي أن أتأكد أن الشيكات بحوزته قبل أن أقوم بالتحرك |
| Joanne'in derin uykuya geçtiğine emin olmam lazım. | Open Subtitles | علي أن أتأكد من أن جوان قد غطت بنوم عميق |
| Fakat bu sefer doğru şekilde yapacağım. emin olmam gerekiyor. | Open Subtitles | ولكن سأفعل الصواب هذه المرة يجب أن أكون متأكدة |
| Bu adamı istemekle haklı olduğumdan emin olmam lazım. | Open Subtitles | يجب أن أكون متأكدة بأنني محقة في رغبتي بهذا الرجل |
| - Ne yapıyorsun? - Josh'un platformda olmadığından emin olmam gerek. | Open Subtitles | سوف أذهب لأتأكد أن جوش ليس علي متن المحطة |
| Dinle elimden geleni yapacağım ama onun iyi olup olmadığından emin olmam için bana birkaç dakika vermelisin. | Open Subtitles | اسمعني، سأحاول أن أفعل ما تريده، ولكن امنحني دقائق لأتأكد أنها بخير. |
| deneme şansım olmadığından, hepsinin düzgünce çalıştığından emin olmam gerek. | TED | العمل مع هذه الآلات الحاسبة، أحتاج لأن أتأكد من أنها تعمل جميعاً بشكل صحيح. |
| Acil bir tahliye durumunda, sizin uçak mürettebatına yardımcı olmaya muktedir ve istekli olduğunuzdan emin olmam lazım sadece. | Open Subtitles | أنا أريد التأكد من أنك سوف تتعاون مع فريق الطوارئ في حالة حدوث إخلاء طارئ |
| Onu Haven'dan sonsuza dek gitmek için kullandığından emin olmam gerek. | Open Subtitles | أنا بحاجة للتأكد انك ستستخدميه .لمغادرة هايفن الى الأبد لا. |
| Beni aptal yerine koymak için gelmediğinden emin olmam gerektiğini anlıyorsundur. | Open Subtitles | تفهم بأني أريد التأكد بأنك وهو لا تتلاعبان بي |
| Söylediklerini doğru mu anladım emin olmam lazım. | Open Subtitles | أريد أن أتأكّد انّني اسمع ما تقوله بشكل صحيح |
| Burada, onu güvende tutacak birinin olduğundan emin olmam gerekiyordu. | Open Subtitles | اردت ان اتاكد من ان هنالك احد ما بوسعه حمايتها |
| Polisin Arthur'un DNA'sını bulacağından emin olmam gerekiyor. | Open Subtitles | عليّ التأكّد فقط من أن تجد الشرطة حمض (آرثر) النوويّ |
| Bunun 51'i kurtardığından emin olmam gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج إلى أن تؤكدي لي بأن مركز الإطفاء 51 سيكون بأمان وسيستمر في العمل |
| Klaus konusunda emin olmam için seni bir kez daha görmem gerekiyordu. | Open Subtitles | احتجت لأن اراك مرة أخرى حتى اتأكد ان كنت حقا أريد كلآوس |
| Önce Juliet'in gelmediğinden emin olmam lazım. | Open Subtitles | حسناً، يجب أن أتأكد بأن جولييت لن تكون هناك |
| Binecek diyorsunuz ya, niye emin olmam gerekiyor? | Open Subtitles | قلت أنها ذاهبه أذن لما علي أن أتاكد من ذلك؟ |
| Bu sabah duyduklarını kimseye anlatmayacağından emin olmam gerek. | Open Subtitles | أريد أن اتأكد من إنكِ لن تخبرى أى أحد بما سمعتيه |