Çiftçilerin en iyi dostu. Koyunları ve uzun buğday tafrasının yanında. | Open Subtitles | أفضل صديق المزارعين، بالقرب من الأغنام و حقل القمح طويل القامة. |
Bir kaza, Dolores mutsuz bir kadının en iyi dostu olabilir. | Open Subtitles | الحادثة , دولوريس... . يمكن أن تكون أفضل صديق للمرأة التعيسة... |
Evet, köpek insanın en iyi dostu. Ama insan için dostun anlamı ne? | Open Subtitles | أجل إنه أفضل صديق للإنسان ولكن ما مسؤولية الانسان تجاه الكلب |
Köpekler daima insanların en iyi dostu oldu. Bunu bildiğinden eminim. | Open Subtitles | لطالما كنا أفضل أصدقاء الأنسان حتى أنت تعرف ذلك |
Şimdi düşündüm de, en iyi dostu ben olabilirim. | Open Subtitles | الآن هدانى التفكير في الأمر لست متأكدا أنني لم أكن أعز صديق له |
Ağabeyim gerçekten öldüyse, artık onun en iyi dostu değilsin demektir. | Open Subtitles | إذا كان أخى ميتاً حقاً إذن ، فأنت لم تعد أعز أصدقائه |
Bu da en iyi dostu Tacy, Asıl adı Anastasia. | Open Subtitles | وهذا صديقها الأفضل تيسى، الذي إسمه الحقيقي أناستازيا |
Peter'ın en iyi dostu olduğunu biliyorum ve bana ısınamadığını da biliyorum. | Open Subtitles | اعرف انك اعز اصدقاء بيتر واعرف انك بالتحديد لم تكن متحمسا تجاهي |
- Ne fiziği vardı, ne de bir özelliği, ama bu çirkinlik onun en iyi dostu olmuştu. | Open Subtitles | الفتاه الجميله مباشره تتناسب الى الفتاه القبيحه ليصبحا أعز أصدقاء |
Hem müzik hem de "İnsanın en iyi dostu" programı somut ve olumlu sonuçlar verdi. | Open Subtitles | كِلا البرنامجين، الموسيقي و أفضل صديق للإنسان حققا نتائجاً إيجابية ملموسة |
Az miktarlarda olan, yani bahçıvanların en iyi dostu. | Open Subtitles | كمية صغيرة ، و هي أول نوع يمكن أن تكون أفضل صديق للبستاني |
Bence de iyi fikir ama... felsefemi biliyorsunuz "Kızların en iyi dostu 38'liktir. " | Open Subtitles | أعتقد أننا نستطيع ذلك ، ولكنكنّ .. تعرفن شعاري مسدس عيار 38 هو أفضل صديق للفتاة |
İnsanların yanında ilk kediler bulunduysa köpekler nasıl insanların en iyi dostu oldu? | Open Subtitles | كيف أصبحت الكلاب أفضل صديق للإنسان، إن خلقت القطط أولاً؟ |
Tek bildiğimiz düzen kısmen değişmiş ve köpekler insanların en iyi dostu olmuş, ve kediler yasaklanmış. | Open Subtitles | كل ما نعرفه أن كل شيء تغير ،وأصبحت الكلاب أفضل صديق للإنسان وتم نفي القطط |
"Tamam, belki insanın en iyi dostu maymunun da en iyi dostudur." | Open Subtitles | حسناً، ربما أفضل صديق للإنسان هو أيضاً أفضل صديق للقرود |
Derken insanın en iyi dostu köpekler ortaya çıktı. | Open Subtitles | لذا, قام الكلاب, كونهم أفضل أصدقاء الأنسان بإنتفاضة |
Böylelikle gerdanlığı köpekleri insanların en iyi dostu, kedileride saraydan sürgün etmede kullandı. | Open Subtitles | لدرجة أنها استخدمت القلادة لتجعل الكلاب أفضل أصدقاء الإنسان وتم نفي القطط من القصر |
Max Keenan'ın en iyi dostu rahip olmuş. | Open Subtitles | أفضل أصدقاء ماكس كينان كبر ليصبح قسا |
Harika biriymişsin hayatı boyunca en iyi dostu sen olacakmışsın ve seni o dans pistine sürüklemem gerekmiş. | Open Subtitles | قال أنك رجل رائع، وأنك أعز صديق له طوال حياته، وأن عليّ جرّك لساحة الرقص |
İnsanın en iyi dostu üzerinde ceset kokusu aldı ve kaçmaya çalıştın. | Open Subtitles | حياة جيّدة؟ إشتم أعز صديق للإنسان رائحة جثة عليك، فبدأت بالهرب. |
En eski ve en iyi dostu. Birlikte yavrukurt olmuşlar. | Open Subtitles | إنها من أعز أصدقائه كانا بفريق الكشافة معاً |
Bu, onun en iyi dostu olman gerektiğini göstermez. | Open Subtitles | الذي لا يعني بأنّك عندك لكي يكون صديقها الأفضل. |
Peter'ın en iyi dostu olduğunu biliyorum ve bana ısınamadığını da biliyorum. | Open Subtitles | اعرف انك اعز اصدقاء بيتر واعرف انك بالتحديد لم تكن متحمسا تجاهي |
Ben bile, Lily ve Marshall'ın en iyi dostu olsam da onları neredeyse 20 senedir tanısam da bu konuda güçlük çekeceğim. | Open Subtitles | "حتى أنا أعز أصدقاء "ليلي " و "مارشال لما يقرب ال 20 سنة سيكون هذا وقتاً عصيباً علي |
Onun en iyi dostu olmaya da kalkma. Yeterince dostumuz var bizim, sagol. | Open Subtitles | ولا تكن صديقها المفضل فلدينا ما يكفي من الأصدقاء |