| Onu dışarıda bir yere koymak istiyoruz ve enerjisini güneşten almasını istiyoruz. | TED | ونريد أن نطلقها فى البيئة المحيطة، ونريدها أن تستمد الطاقة من الشمس. |
| Çünkü Güneş enerjisini oldukça öngörülemez yapan bir etken var: Bulut örtüsü. | TED | لأنه هناك عامل واحد يجعل الطاقة الشمسية صعبة التنبؤ بها: تغطية السحاب. |
| Sonuçta ortaya çıkan ince tabaka aktif tabakadır, güneş enerjisini emer. | TED | الطبقة الرقيقة الناتجة هي الطبقة الفعالة، التي تمتص الطاقة من الشمس. |
| Benim hakkımda hiç iyi şeyler söylemez, çünkü buradan ayrılırsam, işin başına geçecek ve tüm enerjisini burada harcayacak. | Open Subtitles | ولن يقول أى شيء عنى لأننى أذا غادرت ، فهو سيكون علية العمل ومن ثم سوف يفرغ طاقته كلها |
| Bir anda tüm enerjisini açığa çıkardı ve akıllara durgunluk verecek bir patlama yarattı. | TED | أطلقت كل طاقتها مرة واحدة، وحدث إنفجار الذى أذهل العقل. |
| Milyarlarca yıl parlamaya devam edecek ve ışıyarak ömrünün tüm enerjisini bitirecek. | Open Subtitles | فهو سيظل مضيئاً لمليارات السنين حيث سيظل يشع مخزون حياته من الطاقة |
| Chronon enerjisini merkeze geri sektirirler böylece, gideceğin hedefe karar verip kontrol ederiz. | Open Subtitles | إنها تعيد الطاقة الزمنية إلى المركز و التي نتحكم فيه و نحدد الوجهة |
| Karbonu ve depolanmış güneş enerjisini yanlarında götürürler ve oksijieni atmosfere geri bırakırlar. | Open Subtitles | يحدثُ شيئان تأخذ الكربون و تُخزِّن الطاقة الشمسية فيها و تترك الأكسجين خلفها |
| İcadım, Güneş'in bedava enerjisini yoğunlaştırarak onu mekanik harekete çevirir. | Open Subtitles | يُركزُّ إختراعي الطاقة المجانية للشمس و يحولها إلى حركةٍ ميكانيكية. |
| Acılarının enerjisini farklı bir göreve, farklı bir güzergaha yönlendirebilmişler. | TED | لقد أستخدموا وقود آلامهم للبدء في إعادة توجيه الطاقة بإتجاه مهمة أخرى وإحداثيات أخرى. |
| Öyleyse neden öfkenin enerjisini daha iyi, daha güzel, daha adil ve daha eşit bir dünya yaratmak için dönüştürüp kullanmayalım? | TED | لماذا لا يتم ترجمة الطاقة وتسخيرها لخلق عالم أفضل وجميل ، عالم أكثر عدلاً وإنصافاً؟ |
| Kimyasal katalizörler aktifleşme enerjisini düşürerek çalışır, başka bir deyişle tepkimeyi başlatmak için gerekli olan enerjiyi düşürerek. | TED | بصورة أخرى يمكننا القول أن المواد المحفزة وظيفتها تقليل مستوى الطاقة اللازمة لإتمام التفاعل |
| Bu yüzden bilişsel enerjisini mümkün olduğunca verimli kullanmaya çalışıyor, düzenlenmiş bir dünya imgesi yaratmak için görsel bilgiyle ilgili tahminler yapıyor. | TED | لذا أنفق الطاقة المعرفية بأكبر قدر ممكن، مستخدمًا افتراضات عن المعلومات البصرية ليشكل رؤية معدلة عن العالم. |
| O son saniyede olay ufku, sonunda evrene tüm enerjisini yayana kadar gitgide ufacık hale gelir. | TED | في تلك الثانية الأخيرة، سيتضاءل أفق حدثه بشكلٍ كبير، حتّى يطلق أخيرّا كامل طاقته للكون من جديد. |
| Son enerjisini de uyumak için kullanıyordu. | Open Subtitles | الشيء الوحيد المتبقي له من طاقته هو للنوم |
| Eskiler'e ait, enerjisini alt uzaydan çeken bir güç kaynağı. | Open Subtitles | انه مصدر طاقه للقدماء يستمد طاقته من فضاء الجزئي |
| Bir ışık dalgasının dalga boyunu veya frekansını biliyorsanız, onun enerjisini de tahmin edebilirsiniz. | TED | إن كنت تعلم طول الموجة أو التردد لموجة ضوء يمكنك أيضا حساب طاقتها. |
| Licinia, enerjisini olabileceği en iyi rahibe olmaya harcıyordu. | TED | توجه ليكينيا طاقتها لتكون أفضل كاهنة تستطيع كونها. |
| Atom enerjisini açığa çıkaracak olursak, insanlığa hayırdan ziyade bir felaketin kapılarını açabiliriz. | Open Subtitles | اذا كنا سنطلق طاقة الذره بدلا من المباركه لربما تجلب الكوارث علي الانسان |
| Evet,ama bu çocuklar onlara inandığı için oluyor. ve enerjisini hissedebiliyorlar. | Open Subtitles | نعم ، ولكن ربما ذلك بسبب أنه يصدق ذلك ولأنهم يستطيعون أن يحسوا بطاقته |
| Rakibinin enerjisini yönlendirdiğinde... onu değişime zorlarsın. | Open Subtitles | عندما تعيد توجيه طاقه منافسك ستجبره علي التغيير |
| Bir zerre antimadde, tüm şehrin bir aylık enerjisini karşılayabilir. | Open Subtitles | يمكنها تزويد مدينة كاملة بالطاقة لمدة شهر. |
| Ah! Güneş enerjisini elektriğe dönüştürmeye yarayan termoelektrik jeneratörleri. | Open Subtitles | مولّدات كهروحرارية لتَحويل الطاقةِ الشمسيةِ إلى الكهرباءِ. |
| Rogue dokunduğu kişilerin enerjisini ve hayat gücünü alıyor. | Open Subtitles | عندما تلمس روج اي شخص فانها تسلبهم طافتهم , طاقتهم للحياة |