Bir mucit olarak fanteziyi gerçeğe dönüştürmeye çalışıyorum. | TED | وكمخترع، أحاول أن أُحوّل الخيال إلى حقيقة. |
Senin işin, diğer insanların hayalini kurdukları fanteziyi yaşamak. | Open Subtitles | عملك هو الخيال تجعل أشخاص آخرين يحلمون به. |
fanteziyi anlamak ile ilgili söylediklerini bir kere daha düşündüm. | Open Subtitles | لكنّي أعيد التفكير ما قلته عن عدم فهم... الخيال و... |
Peki faturaların ödenmek zorunda olmadığı ve pahalı kaynakların sebil gibi fukaralara dağıtılabildiği bir fanteziyi yaşamak neye yarayacak? | Open Subtitles | و كيف العيش في الخيال حيث الفواتير ليست بحاجة للدفع و الموارد المكلفة تلقى للفقراء مثل العملات الفضية من رجل بعربة قطار |
Ama sonunda doğru fanteziyi buldum. | Open Subtitles | و أخيرا حصلت على الخيال المناسب |
Hem fanteziyi hem de gerçeği tattım. | Open Subtitles | لقد مارست كلًا من الخيال والواقع. |
Tabi sadece fanteziyi gerçeklik olarak tanımlarsan. | Open Subtitles | فقط إذا كنتِ تُعرّفين "الواقع" بـ "الخيال" |
Hem fanteziyi hem de gerçeği tattım. | Open Subtitles | لقد مارست كلًا من الخيال والواقع. |
fanteziyi görmeliyiz. | Open Subtitles | نحن نحتاج لرؤية الخيال |
Bu fanteziyi daha önce de kurmamış mıydın? | Open Subtitles | ألم يأتيك هذا الخيال من قبل؟ |
* Biz bu sihirli fanteziyi hissederken * | Open Subtitles | * بينما شعرنا بذلك الخيال الساحر * |
Zaferi de fanteziyi de tattım. | Open Subtitles | لقد مارست كل من الخيال والفعل |
- fanteziyi sürdürmelisin. | Open Subtitles | {\an3\pos(250,268)} -عليكِ الحفاظ على الخيال |
Bonnie'nin bu fanteziyi bozduğundan şüpheleniyorum. | Open Subtitles | أشك أن (بوني) كسرت الخيال |