| Merkezde çalıştığım zamanlardan devlet formlarını biliyorum. | Open Subtitles | اعرف كل نماذج الدولة منذ كنت اعمل فى وسط المدينة |
| Annesi izin formlarını imzaladı. | Open Subtitles | و أمّها قد وقّعَت على نماذج الموافقة على العمليّة |
| Hayır, zaten evimi terk ettim ben. Onay formlarını imzalayayım lütfen. | Open Subtitles | كلاّ، لقد تركتُ وطني بالفعل دعيني أوقع على إستمارات الموافقة |
| Henüz İK formlarını imzalamadık. | Open Subtitles | فنحن لم نوقع استمارة الموارد البشرية بعد |
| Bütün yaşam formlarını "saflık" denilen siyah bir maddeyle zehirliyorlar. | Open Subtitles | هم يصيبون كلّ أشكال الحياة الأخرى بالمادة السوداء دعت نقاوة. |
| Pardon. Sizlere müdür değerlendirme formlarını dağıtmam lazımdı. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أوزع عليكم استمارات تقييم المشرف |
| Gördüğünüz kişiler formlarını doldurdu, sizin de doldurmanız gerekiyor. Dışarıda doldurabilirsiniz. | Open Subtitles | كل هؤلاء الناس فعلوا هذا إجلسي هناك وأمليء الإستمارة |
| "Olmaz, evde kalıp sigorta formlarını dolduracağım." | Open Subtitles | كلا، سأبقَ في البيت وأملأ تلك الاستمارات |
| Nüfus Sayım Bürosu'nun doldurulmak üzere hepimize gönderdiği sayım formlarını bilirsiniz herhalde? | Open Subtitles | أتعرفون نماذج إحصاء ...السكان تلك التي أرسلها مكتب الأحصاء لنا جميعاً كي نملأها، صحيح؟ |
| Evet.Rıza formlarını gördüm, seninkini sakladım. | Open Subtitles | لقد رأيت نماذج الموافقة التي تخصكم |
| Serbest bırakılma formlarını verdim, tamam mı? | Open Subtitles | أعطيتك نماذج إطلاق سراحه، حسناً؟ |
| Galiba artık bu okul formlarını doldurmakla uğraşmama gerek yok değil mi? | Open Subtitles | أظن أنه ليس علي أن أملئ إستمارات المدرسة هذه صحيح ؟ |
| Zor zamanlar geçirdiğinizi biliyorum ama benimle gelirseniz ofisimde bağış formlarını doldurabilirsiniz. | Open Subtitles | أعلم إنه هذا وقت صعب بالنسبة لكم لكن إذا تبعتموني يمكننا إنهاء إستمارات التبرع في مكتبي |
| Kendimi garip hissediyorum. Dün gece polis olma formlarını doldurdum da... | Open Subtitles | وجدت هذا فقط غريباً , لقد أملأت إستمارات الإلتحاقبالشرطة... |
| Henüz İK formlarını imzalamadık. | Open Subtitles | فنحن لم نوقع استمارة الموارد البشرية بعد |
| Lanet olsun. Hastaların sigorta formlarını dolduramayacaksanız... | Open Subtitles | إذا كنتم عاجزين عن ملء استمارة تأمين مرضاكم فإذاً... |
| İşte bu yüzden Tanrı çok uzun "izin formlarını" icat etti. | Open Subtitles | لهذا اخترع الرب استمارة الموافقة |
| Ross Buzulu'ndan kopmuştu, oraya buz kenarı ekolojisini keşfetmek ve buzun altındaki yaşam formlarını aramak için gittik. | TED | انفصل قبالة الجرف الجليدي روس، وذهبنا الى هناك لاستكشاف بيئة حافة الجليد والبحث عن أشكال الحياة تحت الجليد. |
| Şu an, gezegenimizin bilinmeyen yaşam formlarını araştırmak için bugüne kadarki en heyecan veren an. | TED | هذه هي بصراحة الفترة الأكثر إثارة على الإطلاق لدراسة أشكال الحياة غير المعروفة على كوكبنا. |
| Hey, Barney, Bu talep formlarını doldurmayla ilgili sana birkaç sorum olacak. | Open Subtitles | و هو كان يكره كل لحظة فيها مرحباً بارني .. عندي بعض الاسئله عن ملئ استمارات التسجيل هذه |
| Travma formlarını doldur lütfen. | Open Subtitles | أكتبي الإستمارة أو قومي بأي شيء |
| Vergi formlarını doldurdum. | Open Subtitles | قمت بحساب ضرائبك، وملأت الاستمارات |
| Mülklerin onlara ait olduğundan bile emin değildi, ...cebri icra formlarını imzalıyorlarmış okumadan hem de. | Open Subtitles | أنهم يوقّعون إستمارة إعادة الممتلكات |
| En azından kendi formlarını doldurmuş. | Open Subtitles | على الجانب المشرق على الأقل كان يملأ استماراته بنفسه |