| Bunca yıldır sağ elimi kullanıyordum, çünkü herhangi bir şekilde sıradışı görünmek istemedim. | Open Subtitles | كنت أستخدم يدي اليمنى طوال هذه السنوات لأنني لا أريد أن أبدو غريبة بأي من الأشكال |
| Düşüneceğimi söyledim. Seçeneklerime bakacağım. Hevesli görünmek istemedim. | Open Subtitles | أخبرته أنني سأفكر وأنظر إلى خياراتي، لا أريد أن أبدو حريصاً |
| Özür dilerim, Dena. Önemsemiyormuş gibi görünmek istemedim. Hayır. | Open Subtitles | أنا أسفة (دينا) لا أريد أن أبدو كأني لا أهتم - لا، لا أندريا لنذهب - |
| Gelmeliydim. Ama kafayı yemiş gibi görünmek istemedim. | Open Subtitles | كان ينبغي عليَّ ذلك و لكنني لم أرد أن أبدو كالمجنونة |
| - Yani beyzbol izlemek istemezsen diye saçma görünmek istemedim. Harika olmuş ya. | Open Subtitles | في حال انكِ تريدين مشاهدة البيسبول لم أرد أن أبدو سخيفاً |
| Teklif etti, onu yargılıyor gibi görünmek istemedim. | Open Subtitles | قدمها ولم أرد أن أبدو انتقاديه |
| - İltifat almak için bekliyor gibi görünmek istemedim. | Open Subtitles | لكنك رحلت من هناك لم أكن أريد أن أبدو وكأني أتسكع بالأرجاء للمجاملات |
| - İltifat almak için bekliyor gibi görünmek istemedim. | Open Subtitles | حاولت أن أمسك بك بعد التصوير لكنك رحلت من هناك لم أكن أريد أن أبدو وكأني |
| - Hayır, umutsuz görünmek istemedim. | Open Subtitles | لا, لم أرد أن أبدو يائساً أمامها |
| Belki çaresiz görünmek istemedim. | Open Subtitles | لم أرد أن أبدو يائسة |
| Çok hevesli görünmek istemedim. | Open Subtitles | لكن لم أكن أريد أن أبدو متلهفاً كثيراً |