"görüyorlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

• يروا
• يرونني
• يرونه
• رأوا
• يرون
• ويرون
• يروني
• يرونك
• يشاهدون
• يرونا
• يروننا
• يروك
• يعتبرون
• هم يعتقدون
• يريان

Normal insanlar da kaybettiklerini her yerde görüyorlar.
الأشخاص الطبيعيين يروا من فقدوهم في كل مكان أيضاً

Bana alan açılması için birkaç oyun hazırla, Koç. - Geldiğimi görüyorlar. - Ne?
أعط بعض الخطط لأصبح فارغا إنهم يرونني قادما

Dünyayı algılama şekilleri hoşuma gidiyor çünkü dünyayı hayatlarında ilk kez görüyorlar.
احب الطريقة التي ينظر بها هؤلاء الاطفال الى العالم لانهم يرون العالم كما لو أنهم يرونه اول مرة

Ön bahçede eski bir ağaç kütüğü görüyorlar mı diye sor.
نطلب منهم إذا رأوا على جذع شجرة قديمة في الفناء الأمامي؟

Dünyaya bakış açılarını seviyorum, çünkü dünyayı hayatlarında ilk kez görüyorlar.
احب الطريقة التي يرون بها العالم لانهم يرون العالم أول مرة

İnsanlar bana baktıklarında bir canavar görüyorlar. Bazen, haklı olduklarını da düşünmüyor değilim.
ما إن ينظر إليّ الناس، إلّا ويرون وحشًا، أحيانًا أفكّر بأنّهم ربّما مُحقّون.

Lola ve Hannah beni liderleri olarak görüyorlar ve bir lider asla zayıflık göstermemeli.
يروني لولا وهانا على أني قائدتهم ولا يجب أن يظهر القائد أي نقاط ضعف

Sizi genç bir tanrı olarak görüyorlar:
إنهم يرونك على إنّك شخص عظيم. شجاع،جريئ..

Kısa süre sonra, bekledikleri şeyi görüyorlar.
بعد فترة قصيرة ، يشاهدون ما كانوا في انتظاره

Çoğalıcılar bizi organik makineler olarak görüyorlar.
الريبليكيتورز يرونا كآلات عضوية

Amerikan birliklerinin Rusya'nın güney sınırlarına bin milden daha yakın bir yerde stratejik konuşlanması olarak görüyorlar.
يروا إنها إستراتيجية لنشر القوات الأمريكية أقل من ألف ميل من حدودهم الجانبية

Ve bugün burada onları andığımızı görüyorlar.
ويمكن أن يروا ذلك في يوم مثل اليوم حيث نتذكرهم ونشيد بهم

Bana baktıklarında, bir sabıkalı görüyorlar ve sonra da bir eşit hayvanmışım gibi benim değersiz olduğuma karar veriyorlar.
عندما يرونني سيرون مداناً سابقاً، وبعد ذلك يعتبرونني كوحش غريب.

Ne yani beni bu öykünün kötü adamı olarak mı görüyorlar?
إذن تقول أنهم يرونني الشرير في هذه القصة؟

Evet. Yukarıda neler görüyorlar?
ماذا هناك، ما الذي يرونه في الاعلى هناك؟

Dağlarda benim için çalışan kaçakçılar var ve birçok şey görüyorlar.
لدي مهربين يعملون من اجلي في التل ولقد رأوا الكثير من الاشياء

Bak. Senin gibi tatlı çocukları herzaman görüyorlar.
انظر , لقد رأوا شباب اوسم منك طوال الوقت

Onlar gerçeği saklamak konusunda umutsuzlar, çünkü gerçeği kararlarına bir tehdit olarak görüyorlar.
إنهم مصممون على إخفاء الحقيقة، لأنهم يرون في الحقيقة خطراً على دخلهم المالي.

Ama orada insanlar var ve tamamıyla farklı şeyler görüyorlar.
لكن هناك آشخاص ينظرون إلى الأعلى ويرون شيئاً مختلفاً تماماً.

Maktülün abisiyim; ama beni daha çok baş belası olarak görüyorlar.
أنا الأخ,لضحية جريمة قتل ولكن على الاغلب أنهم يروني كألم كبير بالمؤخره

Seni görüyorlar, daha fazla istiyorlar.
المال آنسة ساره تباً، هم يرونك يريدون أكثر

Bağışlayın onları. Gençlerin çoğu hayatlarında ilk kez erkek görüyorlar.
يجب عليك مسامحتهم العديد من الصغار هذه أول مرة يشاهدون فيها رجالاً

Bizi, kendilerinin bir yansıması olarak görüyorlar.
لكنهم يرونا فقط إنعكاساً لأنفسهم

Bu standart bir test, "standart" demek, hepimizi aynı görüyorlar demek.
إنه إختبارا موحد موحد يعني أنهم يروننا مع ذلك

Çünkü seni sadece burada görüyorlar.
لأنهم أبداً لا يروك هنا

Ve yeniden canlandırılan soyu tükenmiş hayvanları da üzerine çalışabilecekleri bu tür bir güzel haber olarak görüyorlar.
فهم يعتبرون إحياءحيوانات منقرضة من جديد نوعا من الأخبار الجيدةالتي يمكن البناء عليها للمستقبل.

Bir canavarı idol haline getirmeyi havalı bir şey sanıyorlar ve senin sayende onlar beni aynen öyle görüyorlar.
هم يعتقدون انه من الرائع حقاً تمجيدالوحش، و الفضل يعود للك، هذا بالضبط كيف يراني هم الآن.

İlerde çamurlu yoldan geçemeyen çekici bir yolcu görüyorlar.
يريان أمامهما مسافرة جذابة غير قادرة على عبور الطريق الوحلة.