Zulüm gören siyah Güney Afrikalılar için sahte evraklar yaptı. | TED | وقام بصنع أوراق رسمية مزورة للمضطهدين السود في جنوب افريقيا |
Güney Afrikalılar müziği gerçekten özgürce yapıyorlar. | TED | اهالي جنوب افريقيا يؤلفون الموسيقا بحرية كاملة على الأطلاق |
Güney Afrikalılar bu sorunu çözemediler, | Open Subtitles | الجنوب أفريقيون ما زالوا يحاولون حل هذه المشكلة |
Avusturyalılara gerek kalmadan 1914 kışında, sadık Güney Afrikalılar Boer isyancılarını bastırdılar. | Open Subtitles | لم تكن هناك حاجة للأستراليين.. ففي شتاء عام 1914 , هزم الجنوب أفريقيون الموالون لبريطانيا , الثوار الهولنديين |
Mesela, ırkçılığın olduğu Güney Afrikada siyahi Güney Afrikalılar sürekli bomba altındalar. Onlara şu mesaj verilir, siyahilerin yönettiği her ülke başarısızlığa mahkumdur. | TED | مثلاً، في جنوب أفريقيا العنصرية ، كان يتم إفهام الأفارقة السود باستمرار بالرسالة التي تقول إن كل بلد يحكمه السود يكون مصيره الفشل. |
- Sizin elemanlar mı? - Güney Afrikalılar. | Open Subtitles | انهم اصدقائك جنوب افريقيين |
Ama o zamana kadar Güney Afrikalılar Cape Town'da Randveld Hapishanesinde Kamal'ıgözaltına alıyorlar. | Open Subtitles | لكن إلى ذلك الحين الحركيون الجنوب إفريقيين يجب أن يبقوا تحت سلطة رئيسهم |
Oldukça tatsızdı. Ama 17 yaşımda Afrika'ya gönüllü bir öğretmen olarak geri döndüm. Küçük bir ülke olan, Lesothoya, o zamanlar ırkçı Güney Afrikalılar tarafından çevriliydi. | TED | كانت تجربة مملة . و لكنني عدت لأفريقيا و في عمر السابعة عشر , كمعلم متطوع لتيلوسوتو , و هي بلد صغير محاط آنذاك بالفصل العنصري في جنوب افريقيا |
Güney Afrikalılar mesela. | Open Subtitles | على سبيل المثال جنوب افريقيا |
Güney Afrikalılar ekibi. | Open Subtitles | في جنوب افريقيا. |
Güney Afrikalılar yenildiler. | Open Subtitles | هُزم الجنوب أفريقيون.. |
Fakat Almanlar bir adım öndeydi Güney Afrikalılar bunu, Sandfontein'deki mola yerinde durduklarında öğrendiler. | Open Subtitles | لكن الألمان كانوا يسبقونهم بخطوة بالفعل.. وهذا ما اكتشفه الجنوب أفريقيون بأنفسهم عندما توقفوا عند نبع الماء في منطقة (ساندفونتن). |
Güney Afrikalılar ulus olarak geçmişlerindeki gerçeklerle yaşamayı biliyor ve tarihin ayrıntılarına kulak veriyorlar. | TED | كأمّة، سعت جنوب أفريقيا أن تتعايش مع حقيقة ماضيها، وتنصت إلى تفاصيل تاريخها. |
Güney Afrikalılar izleme cihazlarını uçakla getiriyorlar. | Open Subtitles | جنوب أفريقيا تتبع معدات النقل الجوي. |
Şimdi de Güney Afrikalılar Kamp 3'e gecikti. | Open Subtitles | الأشخاص من جنوب أفريقيا وصلوا إلى المعسكر - 3. |
- Sizin elemanlar mı? - Güney Afrikalılar. | Open Subtitles | انهم اصدقائك جنوب افريقيين |
Güney Afrikalılar artık dostlarımız | Open Subtitles | وإنما هم إخواننا الجنوب إفريقيين |