| ganimetin tam olarak nereye gömülü olduğunu söyleyeceksin. | Open Subtitles | أنت ستقول لي الآن بالضبط أين الغنيمة تكون مدفونة ؟ |
| Hepimiz ganimetin işi kotaracak kadar bile olmadığını biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعرف أن الغنيمة لن تصل إلى المطلوب |
| Bu, ganimetin benim olması için seçtiğim kısmı. | Open Subtitles | هذا جزء من الغنائم والتى أخترتها لتكون لى. |
| Madem ganimetin o kadar çok neden hâlâ şu eski enkazı kullanıyorsun? | Open Subtitles | اذا كان لديك الكثير من الغنائم اذا كيف لازلت تبحر بسفينتك المحطمه القديمه؟ |
| George müdefaasını değiştirirse, ganimetin nerde olduğunu ilk sana söyler değil mi? | Open Subtitles | اذا قرر جورج تغيير دفاعه سوف يقول لك اولا اين الغنيمه اليس كذلك؟ |
| Suçunu kabul et şimdi, onlara ganimetin yerini söyle, belki 8 yıl, beş buçuk yıl ceza alırsın. | Open Subtitles | اعلن انك مذنب الان وقل لهم اين الغنيمه ربما تحصل على 8سنوات وتخرج بعد 5سنوات ونصف |
| Maalesef bu adam ganimetin tayfasından kimsenin sağ çıkmasına yönelik bir yol bulmaya niyetli değildi. | Open Subtitles | لكن يبدو أن هذا الرجل كان غير قادراً على رؤية أي نتائج قادمة وأن يرى عضو من أعضاء غنيمة هذه السفينة ينجوا |
| ganimetin yerinin bilgisiyle birlikte tayfayı da tespit ettim. | Open Subtitles | تعرفت على أعضاء ذلك الطاقم مع المعلومة المحددة لمكان وجود تلك الغنيمة |
| - Castleman ganimetin birazını kesiyor. | Open Subtitles | شركة "كاستلمان" تحصل على نصيب من الغنيمة |
| Sana ganimetin yarısını versem ne Naft kalır ne Lawrence ne de başka bir şey. | Open Subtitles | أعطيكِ نصف الغنيمة وبعدها لا يوجد (نافت) أو (لورانس) أو المزيد من التنازلات. |
| ganimetin tayfasında yer alan herkesi. | Open Subtitles | كل رجل من طاقم هذه الغنيمة |
| Yanlarında götürdükleri ganimetin değeri kalleşliklerinin ve tamahkârlıklarının kanıtı olmak için yeterli. | Open Subtitles | الغنائم التي يحملونها معهم تعطي ادلة على طمعهم وغدرهم. |
| Savaş alanından çıkan ganimetin külliyetini kutsal kilisemize bağışlıyorum. | Open Subtitles | واتعهد كل الغنائم من ميدان المعركة هذا الى كنيستنا الأم المقدسة. |
| Babanın vahşice öldürülmesinin haberini alır almaz ganimetin peşine düşmüşsün. | Open Subtitles | كان والدك عادل بوحشية قتل، وهنا بعد ساعات ضئيلة كنت إخطار divvying الغنائم. |
| Babanın vahşice öldürülmesinin haberini alır almaz ganimetin peşine düşmüşsün. | Open Subtitles | كان مجرد قتلت والدك وحشي، وهنا ساعات ضئيلة بعد تم إخطار، divvying الغنائم. |
| Jamukha ganimetin büyük kısmını aldı. | Open Subtitles | لقد اخذ جاموها لنفسه اكبر نصيب من الغنيمه |
| ganimetin yerini bilen ve seni tutuklarlarsa. | Open Subtitles | انه يعرف اين توجد الغنيمه واذا قبض عليك |
| George ganimetin yerini değiştirdi? | Open Subtitles | نقله نقل جورج الغنيمه |
| Karşında Good Fortune'dan elde edilen ganimetin aslan payı duruyor. | Open Subtitles | هذه هي جوهرة التاج المأخوذة من غنيمة سفينة "الحظ السعيد" |
| ganimetin hası olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن تكون غنيمة قيمة |