| Eğer bir garajım olsaydı, aynen bunun gibi olmasını isterdim. | Open Subtitles | لو كنت سأملك مرآب يوماً ما كنت لأريده أن يكون مثل هذا |
| Bir garajım, yeni aletlerim, kendi espresso makinem vardı. | Open Subtitles | كان لدي مرآب متكامل لتصليح السيارات وماكينة لصنع القهوة |
| Arabayla dolu bir garajım var. İstediğini seç. - Teşekkürler. | Open Subtitles | هناك مرآب مليء بالسيارات، اختاري ما شئت - شكرًا لك - |
| Mesela, garajım kutularla dolu, ve evin ailemin olduğunu bilmeden önce, evin Ed'in olduğunutahmin ediyordum, ama... belki orada babamla ilgili birşeyler vardır. | Open Subtitles | مرآبي مليء بالصناديق وقبل أن أعلم أن المنزل ملك لعائلتي لكن |
| Jules'a zaman ver yoksa garajım için uzun süreli bir kontrat yaparsın. | Open Subtitles | أمنح (جوليز) مساحتها وإلا سينتهي بنا المطف في توقيع عقد إيجار طويل الأمد في مرآبي |
| Evim, garajım, elektronik cihazlarım... büyük zarar gördü. | Open Subtitles | هناك مسألة الضررِ الهائلِ إلى بيتِي، مرآبي... - . . |
| Hiç garajım olmadı. | Open Subtitles | لم يكُن لدي مرآب. |
| Benim garajım, senin garajın. | Open Subtitles | مرآبي هو مرآبك... . |
| Benim garajım, senin garajın. | Open Subtitles | مرآبي هو مرآبك... . |