| Aynı durum daha karmaşık olan makine... ve insan etkileşiminde de geçerlidir. | Open Subtitles | و نفس الشيء ينطبق على تفاعلات أكثر تعقيداً .بين الانسان و الآلة |
| Aynı fizik ve aynı iş mantığı büyük araçlar için de geçerlidir. | TED | المنطق الفيزيائي والتجاري نفسه ينطبق أيضاً على المركبات الكبيرة. |
| Ama aynısı yenilenebilir enerji için de geçerlidir. | TED | ولكن الشيء نفسه ينطبق على الطاقة المتجددة أيضاً |
| Bu sohbeti Amerika Birleşik Devletleri bağlamında ele alacağım ancak bu tartışma eşitsizliğin artmakta olduğu her ülke için geçerlidir. | TED | سوف أضع إطارًا لهذه المحادثة فى سياق الولايات المتحدة لكن هذه المناقشة تنطبق عمليا على أي بلد لمواجهة عدم المساواة |
| Bu buluş, günümüzde hala geçerlidir. | Open Subtitles | و هذا الإختراع لا يزال قائماً في عالمنا اليوم |
| Ama çalıştırdığınız zaman bilinen her kas sistemin bütününe güç katar ve bu beyin için de geçerlidir. | TED | ولكن إذا دربت أي من العضلات فهذا يضيف قوة إلى كامل الجسم وهذا ينطبق على عقلك أيضا |
| Şirketlerde yükselmek için, liderlik özelliklerinizle tanınıyor olmanız gerekir ve bu her biriniz için geçerlidir kadın veya erkek farketmez. | TED | من أجل التقدم في المنظمة، عليك أن تُعرف بمهاراتك القيادية، وهذا ينطبق على أي شخص، رجلا كان أو امرأة. |
| Bu, hafızamızın bize sunduğu hikayeler kadar kendi uydurduğumuz hikayaler için de geçerlidir. | TED | وذلك ينطبق على القصص التي ترسلها الذاكرة لنا، وهو كذلك صحيح على القصص التي نصنعنها. |
| Buna ihtiyacı olmak ne demek bilirim. Aynısı köpekler içinde geçerlidir Eh? | Open Subtitles | كنت أعلم شعور أن يحتاج المرء لأحدها والمنطق نفسه ينطبق على الكلاب، أترين؟ |
| Alman eşi olan safkan Yahudiler için aynı şey geçerlidir. | Open Subtitles | نفس ينطبق على اليهود كامل الدم مع زوجة أو زوج ألماني. |
| Ve bu haremdeki kadınlar ve harem ağası için de geçerlidir. | Open Subtitles | وهذا ينطبق على جميع من في المخدع من نساء ومخصيين |
| Ve maymunlar için geçerli olan, kesinlikle insanlar için de geçerlidir. | Open Subtitles | ،وما ينطبق على القردة فهو بالتأكيد ينطبق على البشر |
| Ve bence Hinduizm'e inansın inanmasın, herkes için geçerlidir. | Open Subtitles | و ينطبق على الجميع سواء من الهندوس أم لا |
| Ve bence Hinduizm'e inansın inanmasın, herkes için geçerlidir. | Open Subtitles | و ينطبق على الجميع سواء من الهندوس أم لا |
| Ama bu sadece ilgisiz detaylar için geçerlidir. | Open Subtitles | ولكن هذا لا ينطبق إلا على تفاصيل غير ذات صلة |
| Bunu bize de geçerlidir bilmiyorum. | Open Subtitles | لكني لا أرى أن هذا ينطبق علينا, ولكن هذا مثير جدا للاهتمام. |
| Kuantum mekaniğinin bu temel kuralları tüm küçük atomaltı parçacıklar için geçerlidir. | Open Subtitles | هذه القواعد الأساسية لميكانيكا الكم تنطبق على كل الجسيمات الدون ذرية الدقيقة |
| Bu kural sıradanlık için geçerlidir. | Open Subtitles | هذه القاعدة تنطبق على المستويات المتوسطة |
| Umuyorum, LuthorCorp'u birlikte yönetme teklifin, hâlâ geçerlidir. | Open Subtitles | كنت آمل بأن عرضك مازال قائماً لإدارة مؤسسة "لوثر كورب" معاً مجدداً |
| Bu ırk,renk veya inanç gözetmeksizin hepiniz için geçerlidir. | Open Subtitles | وإشادة ببطولتكم عندما ينتهى هذا الأمر .... هذا يسرى على كل واحد منكم |
| Siz kaybettiniz. En son puan durumu geçerlidir. | Open Subtitles | خسرتم، سيتم الإعتماد على النتيجة التي إنتهى الوقت عندها |
| Ama değişen bir şey olursa teklifim geçerlidir. | Open Subtitles | لكن إن تغير أي شيئ، فالعرض ساري المفعول |