| O çizgiyi geçince, korkuya bulaşınca geri dönemezsiniz. Bunu gördüm. | Open Subtitles | بمجرد أن تعبر هذا الخط وتسلم نفسك للخوف فلا عودة لهذا , لقد رأيت ذلك |
| O geçince de, kesin bir şekilde annesiyle tanışınca biter diye düşünüyordum. | Open Subtitles | حسناً ، كنت سأخبرك لكن لم أعتقد أنكم ستتعدون الميعاد الأول وبعدها ، حين تعدت هذا ظننت أنه لن تعبر مقابلة إمه |
| Ekvatoru geçince, acemilerin Kral Neptün'ün geleneksel krallığına götürüldüğü yerde daha aydınlık bir yer var. | Open Subtitles | يعبر خط الأستواء هنالك جانب أكثر إضائة وتقدم كمبتدئ إلى العالم التقليدي للملك نبتون |
| Karşıya geçince dönecek ve sen koşarken seni koruyacak. | Open Subtitles | عندما يعبر الشارع سيستدير ويغطيك عندما تركض |
| İyi. Kapıyı geçince içecek otomatları var. | Open Subtitles | جيد، اعبري فقط الباب خلف ماكينات البيع |
| Eline geçince onu sağ bırakması için bir neden olmayacak! | Open Subtitles | عندما يتسلمه ، ليس هناك سبب لإبقائها على قيد الحياة |
| Köprüyü geçince, tepeye çıkın penceresinde fener olan bir ev olacak. | Open Subtitles | اسمعي، عندما تعبرين من عليه، اذهبي إلى قمة التلة وابحثي عن منزل يوجد مصباح على نافذته |
| Burayı da geçince, vardık sayılır. | Open Subtitles | عندما نجتاز ذلك المكان سوف نكون هناك تقريبا |
| Kahve makinesinin başına geçince, kendimizi iyice kaptırmışız. | Open Subtitles | ستة بمجرد أن نجحنا في تشغيل تلك الآلة انطلقنا في رحلة ممتعة |
| Ona koşuyorum, kapıdan geçince elimi tutuyor. | Open Subtitles | وكنت أركض إليه ليمسك بيدي حالما أجتاز السياج. |
| Bu seni vadinin karşısına götürür. Köyü geçince, | Open Subtitles | سيأخذك عبر الوادي بمجرد ما أن تعبر القرية |
| Etki altındaysan sınırı geçince ortadan kalkacaktır. | Open Subtitles | إن كنت مذهنًا، سيزول الإذهان حالما تعبر الحدود. |
| Etki altındaysan sınırı geçince ortadan kalkacaktır. | Open Subtitles | إن كنت مذهنًا، سيزول الإذهان حالما تعبر الحدود. |
| Ve bir kere geçince de ormanın içinde istediği gibi gizlenebilir. | Open Subtitles | و ما أن يعبر فلا يوجد غير الغابات لتخفي ايا كان ما يفعله |
| Omzundan gider, tırnaklarının içinden geçer dirseklerinden geçince, ona karıncalanan kemik deriz. | Open Subtitles | يمتدُ من الأكتاف، حتى سرير الظفر عندما يعبر خلال الرسغ... المعروف بالعظمة المُضحكة |
| Güvenlikten geçince haber verin. Teşekkürler. | Open Subtitles | اتصل بي عندما يعبر الأمن شكرا |
| İnsan kaynakları mı? Buradan doğru git, maymunları geçince sağda. | Open Subtitles | مكتب التوظيف هناك فقط اعبري القردة على اليمين . |
| Yedi Vadiyi geçince dar bir bayır göreceksin, ...ardında Narayama-sama'ya giden yol var. | Open Subtitles | "اعبري "الوديان السبعة" إلى "ظهر الحصان (من هناك ستجدين الطريق إلى (ناراياما |
| Hayır, olmaz. Eline geçince onu bırakmaması için... | Open Subtitles | كلا ، كلا ، عندما يتسلمه ليسهناكسبب... |