| Küçük böceğin gübre topunda sürüklenişini dinleyerek saatler geçirirdim. Bunu yaparken de Çeşitli çevresel sesler duyardım. | TED | كنت أقضي ساعات وساعات استمع إلى الخنفساء الصغيرة تدحرج كرة عملاقة من الروث وأثناء ذلك سمعت أصواتًا بيئية مختلفة |
| Tek başıma kaldığımda bütün zamanımı orada geçirirdim. | Open Subtitles | عندما أمضيت في حال سبيلي، كنت أقضي كل وقتي هناك. |
| Küçükken onunla ve babasıyla çok zaman geçirirdim. | Open Subtitles | نعم، وكنت أقضي الكثير من الوقت معها ومع أبّيها قبل أن يرحل. |
| Yazlarımı büyükannem ve büyük teyzemle birlikte geçirirdim. | Open Subtitles | لقد إعتدت ان أقضى فصول الصيف مع جدتى و عمتى الكبرى |
| Küçük bir çocukken, yazları amcamın tarlasında geçirirdim. | Open Subtitles | عنما كنت طفلاً كنت أقضى الأجازات الصيفية بمزرعة عمى. |
| Eğer yerinizde olsaydım, bütün zamanımı yatakta geçirirdim. | Open Subtitles | اذا كنت مثلكم كنت سأقضي كل وقتي في السرير. |
| Geçmişe dönebilseydim her saniyemi onunla birlikte geçirirdim. | Open Subtitles | إذا إسترجعتُ كل شيء سأمضي كل تانية معها |
| Eskiden burada haftada 60 küsur saatimi geçirirdim. Bunun çoğu da insanları tanımaya çalışmakla geçerdi. | Open Subtitles | كنت أقضي ما يزيد عن 6 ساعة هنا و أغلبها في التعرف على الناس |
| İzin günümü daha güzel nasıl geçirirdim bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أفضل أن أقضي يوم إجازة إلّا بهذه الطريقة |
| Bütün günümü tenis topunu evin duvarında sektirerek ve bahçede yatıp bunu yaparak geçirirdim. | Open Subtitles | قد أقضي اليوم بأكلمه أضرب كرة التنس بالمنزل أستلقي على ظهري في الفناء أقوم بهذا.. |
| Eskiden günün çoğu zamanını sana nasıl her şeyi verebilirim diye düşünmekle geçirirdim. | Open Subtitles | لقد كنتٌ أقضي وقتاً من يومي وأنا أفكر كيف أستطيع أن أقدم لكِ كل شيئ |
| Sırf senin yakınında olmak için ağabeyinle vakit geçirirdim. | Open Subtitles | لقد كُنت أقضي وقتاً طويلاً حول أخيكِ فقط لأكون حولك |
| Ben gençken, ailemin çoğu hala Almanya'da yaşıyordu, ve yazları büyük halam Ada ile geçirirdim. | Open Subtitles | عندما كنت في مرحلة النضج المبكر غالبية عائلتي كانت ما زالت تعيش في ألمانيا وكنت أقضي العطلة الصيفية مع عمتي آدا |
| Biliyor musun ben de eskiden zamanımın çoğunu sahnede geçirirdim seyircilerin arasında babamın yüzünü arardım. | Open Subtitles | تعلم... لقد إعتدت أن أقضي معظم وقتى على المسرح أبحث عن وجه أبي بين الجمهور |
| Boş zamanlarımın çoğunu yatakta geçirirdim. | Open Subtitles | كنت أقضي أوقات فراغي في الفراش |
| Küçük bir çocukken, yazları amcamın tarlasında geçirirdim. | Open Subtitles | عنما كنت طفلاً كنت أقضى الأجازات الصيفية.بمزرعة عمى |
| Küçükken yazlarımı büyükbabamla birlikte Wyoming'te Dakota diye bir yerde geçirirdim. | Open Subtitles | لقد إعتدت أن أقضى عطلات الصيف مع جدى إنه يملك مزرعة بالقرب من كودى فى ويومنج |
| O adalardaki bahçelerde çok vakit geçirirdim böylece birliğim taze domates ve mısır yiyebildi. | Open Subtitles | فقد كنت أقضى وقت فراغى على تلك الجُزُر فى العناية بالنباتات مثل الطماطم و الذرة الخضراء و تلك النباتات اللتى يمكننا حملها |
| Aday olsam önümüzdeki birkaç ayı para toplayarak geçirirdim. | Open Subtitles | الآن، إذا ترشحت، سأقضي الأشهر القادمة في جمع التبرعات |
| Çocukken böyle günleri derede çırılçıplak oturarak geçirirdim. | Open Subtitles | عندما كُنت صبي، كُنت سأقضي يوم مثل هذا |
| Thomas arkadaşımız diyor ki, "Eğer seçme şansım olsaydı, tüm hayatımı kilisede geçirirdim. | Open Subtitles | ثوما هان يقول "سأمضي حياتي في الكنيسة لو منحت الخيار. "أنا متعلق بالأمور الروحانية. |
| Bütün vaktimi ağlıyarak geçirirdim, | Open Subtitles | سأمضي وقتي ابكي |