| Annem ve babam görünüşe göre kendilerini öldürmeyi düşünüyorlar. Bu gece evde ol. | Open Subtitles | أمي وأبي يبدو وكأنهما على وشك الانتحار لذا عليكِ البقاء في المنزل الليلة. |
| Efendim, ben sizin için her zaman buradaydım. Bu gece evde olacak. | Open Subtitles | سيدي, لقد كنتُ دائماً متواجد من أجلك سوفَ تكون في المنزل الليلة |
| Ama bu gece evde yalnız kalamazdım. | Open Subtitles | أنا فقط أشعر بعدم الراحة لبقائي وحدي بالمنزل الليلة |
| Dün gece evde olmadığını sen söyledin. | Open Subtitles | أنت بنفسك قلت أنها لم تكن بالمنزل ليلة البارحة |
| Yanlış anlamazsanız kocanız dün gece evde miydi? | Open Subtitles | إذا لم تمانعي بسؤالي هل كان زوجك في المنزل ليلة أمس ؟ |
| Hayır. Neyse ki dün gece evde değildi. | Open Subtitles | كلّا، لحسن الحظّ لمْ يكُن في البيت ليلة أمس. |
| Ama dün gece evde kalmalıydım. | Open Subtitles | لكن كان يجب أن أبقى في المنزل الليلة الماضية. |
| Çabuk olun! Çabuk olun da tekrar gidebileyim. Bu gece evde kalacağına söz ver. | Open Subtitles | ـ هيّا، أسرعي لكي أتمكن من العودة مجددًا ـ عدني أنّك ستبقى في المنزل الليلة |
| Belki bu gece evde kalmalıyız. | Open Subtitles | ربما يجب علينا البقاء في المنزل الليلة. |
| Dün gece evde yalnızdım. | Open Subtitles | كنت لوحدي في المنزل الليلة الماضية. |
| Bu gece evde kalamaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك البقاء في المنزل الليلة ؟ |
| Geçen gece evde geç saatte, Anne. | Open Subtitles | في المنزل الليلة الماضية يا أمي |
| Kampüse dönmek istemiyorsan bu gece evde kalabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك البقاء بالمنزل الليلة إن لم ترغب بالعودة إلى الجامعة |
| Bu gece evde kalmak istediğimi söylemiştim ama, gittiğimize memnunum. | Open Subtitles | ليس سيئا اعرف اني اعربت عن رغبتي بالبقاء بالمنزل الليلة لكني سعيد بذهابنا |
| Bu gece evde olmana gerçekten ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا حقاً أريدكِ أن تبقي بالمنزل الليلة. |
| Onun yaptığını düşünmüyorum ama dün gece evde olduğunu da düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أظنه الفاعل لكني لا أظنه كان بالمنزل ليلة أمس أيضاَ .. |
| Eşin pes edip dün gece evde olmadığını söyledi. | Open Subtitles | زوجتك فضحتك للتو أخبرتنا أنك لم تكن بالمنزل ليلة أمس |
| Belki de yarın gece evde kalsak daha iyi olur. | Open Subtitles | يمكنني ارتداء حذائي طويل الرقبة ربما من اللطيف أن نبقى بالمنزل ليلة غد |
| Dün gece evde olmasına imkân yok. | Open Subtitles | مستحيل أن يكون في المنزل ليلة أمس |
| Bay Tilman'ın öldüğü gece evde miydiniz? | Open Subtitles | أكنت في البيت ليلة وفاة السيد تيلمن؟ |
| - Hayır, bu gece evde kalacağım. | Open Subtitles | لا، أعتقد أني سأبقى في البيت الليلة |
| Bu gece evde olacağım, söz veriyorum. | Open Subtitles | سأعود للمنزل الليلة,أعدك أحضرت هذه لك |
| -Günaydın, bayan. Dün gece evde miydiniz? | Open Subtitles | صباح الخير آنستي هل كنت في المنزل يوم أمس ؟ |
| Bir gece evde tanışmıştın... | Open Subtitles | قابلتها تلك الليلة في المنزل. |