| Lobiye gelmek üzere olduğunu söyledi. | Open Subtitles | فوق في الصاله. ويقول انه في طريقه للنزول. |
| Tesisatçı gelmek üzere. Ona iki katı para ödeyeceğim yani bu akşam buraya gelir. | Open Subtitles | السمّكري في طريقه ، أنا أدفع له ضعف الأجرة حتى يأتي ليلاً |
| Ambulans gelmek üzere, durumunu dengede tutabilir misin? | Open Subtitles | المسعفون على وشك الوصول أيمكنك أن تبقيه مستقر؟ |
| Bluzunu ört, gözünü dört aç. Alıcı gelmek üzere. | Open Subtitles | لذا زرّري قميصك وافتحي عينيك، لأنّ المشتري في طريقه إلينا |
| Şimdi gelmen gerek. Arness buraya, gelmek üzere olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لابد أن تحضر حالا أرنس في طريقها إلى هنا |
| Spawn gelmek üzere. Oyuna hazır mısın? | Open Subtitles | سبون فى طريقة هل انت مستعد للعب ؟ |
| Hazırsınızdır umarım. Buraya gelmek üzere. | Open Subtitles | آمل أنكما مستعدين فقد وصل تقريبًا |
| Ve o muhteşem Anneler Günü neredeyse gelmek üzere... | Open Subtitles | و هذا يوم عظيم ...كل عام و أنتم بألف خير |
| Edward gelmek üzere. | Open Subtitles | أنا نوعاً ما في عجلة من أمري إدوارد في طريقه إلي هنا |
| Sophie, Hardison, şarap denetçisi gelmek üzere olmalı. | Open Subtitles | صوفي، هاريسون، من المفترض أن يكون مراقب النبيذ في طريقه الآن |
| Pekâlâ, bastırmaya devam et. Doktor gelmek üzere. | Open Subtitles | حسناً، استمرى بالضغط عليها الطبيبة على وشك الوصول |
| -O kadar özledim ki. -Lütfen çabuk ol, gelmek üzere. | Open Subtitles | أنت جميلة جداً - كاى, اسرعى من فضلك فهو على وشك الوصول - |
| OK herkes dinlesin, başkan gelmek üzere. | Open Subtitles | حسناً جميعاً الرئيس على وشك الوصول |
| Dur biraz. Kurtarma ekibi gelmek üzere. | Open Subtitles | انتظر انتظر فريق الإنقاذ فى طريقه إلينا |
| Taksin gelmek üzere. Nereye gitmek istiyorsan seni oraya götürecek. | Open Subtitles | هناكَ سيارة أجرة في طريقها إلى هنا ستأخذكِ إلى المكان الذي تريدينه |
| Savcı gelmek üzere... polis de yoldaymış.. | Open Subtitles | الحانوتى فى طريقة و البوليس ايضا |
| Hazırsınızdır umarım. Buraya gelmek üzere. | Open Subtitles | آمل أنكما مستعدين فقد وصل تقريبًا |
| Ve o muhteşem Anneler Günü neredeyse gelmek üzere... | Open Subtitles | و هذا يوم عظيم ...كل عام و أنتم بألف خير |
| Pekala arkadaşlar, Başkan gelmek üzere. | Open Subtitles | حسناً جميعاً , الرئيس على وشك القدوم |
| Bu topraklara gelmek üzere olan büyük değişim Avustralya'yı bugün bildiğimiz kıtaya dönüştürecekti. | Open Subtitles | تغير هائل كان يوشك أن يُصيب هذه الأرض حدث سيحول أستراليا للقارة التي نعهدها اليوم |
| Bomba timi neredeyse gelmek üzere Howard. | Open Subtitles | خبراء المفرقعات هنا تقريبا يا هوارد |
| Dayan ahbap. Yardım gelmek üzere. | Open Subtitles | كل شيء أنتهي المساعدة في طريقها اليك |
| Fazla uzağa gidemeyeceksin. Polis buraya gelmek üzere. | Open Subtitles | .لن سيكون هذا ملاذك .الشرطة في طريقهم إلى هنا |
| Hayır, senin geri dönmen gerek çünkü bir sürü davetsiz misafirimiz gelmek üzere. | Open Subtitles | كلّا، عُد أنت، فإننا على وشك استقبال عدد من الضيوف غير المدعوين. |
| Ama gelmek üzere. | Open Subtitles | انه تقريبآ عيد الميلاد |