| Geri kalanlar seni hizmetçilerinden kurtarmak için Roma'da kalabilirler. | Open Subtitles | البقية يمكن أن يظلوا في روما ليحموك من وساوسك |
| - Çatıya 10 kişi çıkart. Geri kalanlar binmek için onar kişilik gruplar halinde beklesinler. | Open Subtitles | اجمع 10 أشخاص للصعود إلى السطح وعلى البقية الانتظار |
| Geri kalanlar, yukarı! Yukarı, yukarı, yukarı! | Open Subtitles | بقيتكم , إلى الأعلى , إلى الأعلى , إلى الأعلى |
| Tamam. Bu andan itibaren doktorum sensin. Geri kalanlar odayı terketsin. | Open Subtitles | حسناً، من الآن فصاعداً سيكون هو طبيبي، أما الباقون يمكنكم الخروج |
| Geri kalanlar için ise sosyal güvenlik numaraları bilgisayarca rasgele seçilenlere 10Ağustos akşamı haber verilecek. | Open Subtitles | والبقية فى ليلة 10 أغسطس هؤلاء من تم إختيارهم عشوائياً |
| Geri kalanlar, farklı bir şey duyana kadar dikkat çekmeyeceğiz. | Open Subtitles | حسناً، بقيتنا سنذهب خلسةً حتى سمع شيئاً اَخر |
| Geri kalanlar her halükarda aynı yere çıkar. | Open Subtitles | لكن بقيتهم غير محدد |
| İşini bitirmek için 2 dakikan var. Geri kalanlar dışarı! | Open Subtitles | لديك دقيقتان لتُنهي عملك، والباقي يخرجون |
| Eğer ekosistemdeki bir yaşam formunu başka biriyle değiştirirsen, ...Geri kalanlar mutlaka etkilenir, çoğalır veya azalırlar. | Open Subtitles | إذا تعدّل شكل حياة واحد في نظام بيئي، البقية تؤثّر على بالضرورة، أمّا بزيادة أو نقصان. |
| Ama Geri kalanlar, hiç olmadığı kadar zengin ve mutlu bir ülkeye geri döndü. | Open Subtitles | ولكن البقية عادت إلى بلاد أكثر ثراءً ورخاءً من ذي قبل |
| Arkanda Stan ve Ray, onların arkasında ben. Ve Geri kalanlar da benim arkamda olacak. | Open Subtitles | ثمّ ستان وراي أنا سَأَدْعمُهم بالاضافة الى البقية |
| Öyle olursa, bu toplardan birine saldırıldığı anda, Geri kalanlar saldıranın yerini otomatik olarak belirler ve yokeder. | Open Subtitles | إذا كان هذا قد حدث , فإذا هوجمت واحدة من هذه المدافع البقية ستحدّد ألياً مكان وموقع المهاجم و تحطمة |
| siz Geri kalanlar kütüphaneyi gezecek. | Open Subtitles | نستطيع التحدث هنا بينما بقيتكم ستكونون بالمكتب |
| Ve Geri kalanlar arkadaşlar koca Atlantik boyunca laflamak için bolca vaktimiz olacak. | Open Subtitles | وبخصوص بقيتكم لديكم الكثير من الوقت لتتحدثون بخصوص الأمر فيما نقطع المحيط الاطلنطي الواسع |
| Geri kalanlar New Jersey'deki yeni yerimize otobüsle benimle gelecekler. | Open Subtitles | بقيتكم سترحلون معي عبر الباص.. لمكاننا الجديد في "نيو جيرسي" |
| Eğer bir esire bir şey yaparsan Geri kalanlar seni haklar. Tüm esirlerin komuta merkezine canlı olarak varmasını istiyorum. | Open Subtitles | ان قتلت اسيرا سيهاجمك الباقون و انا اريد ان يصلوا احياء الي مركز القيادة |
| Birimiz onları başka yöne çeker onlar koşan kişiyi takip eder ve Geri kalanlar kamyonu alır. | Open Subtitles | يقودهم احدنا للاتجاة الخاطىء والبقية تَستولى على الشاحنةِ فى حالة عدوهم |
| Geri kalanlar da evine gidelim. | Open Subtitles | بقيتنا سنذهب الى المنزل هيا بنا |
| Geri kalanlar için fazla endişelenmiyorum. | Open Subtitles | لكن لا يقلقني بقيتهم |
| Aslında efendim, bunu zaten harekete geçirdim. Kabine üyelerinin çoğu hazırlar. Geri kalanlar çok yakında hazır olacaklar. | Open Subtitles | في الواقع سيدي، لقد قمت بهذا بالفعل، معظم السادة الوزراء في أتم استعداد، والباقي سيكونون كذلك قريباً |
| Beyler silahlarinizi atin, Geri kalanlar oturduklari yerde kalsin. | Open Subtitles | لو احدكم اخذ اى خطوة نحوى يا سادة , فقط انزلوا اسلحتكم بقية الناس , ابقوا جالسين |
| Bir kısmı aşağı katta uyuyor. Geri kalanlar burada. | Open Subtitles | البعض نائمون بالاسفل و البقيه هنا |
| Geri kalanlar da, günün sonunda bizim küçük birliğimizin en yeni üyesi için bir parti düzenlesin. | Open Subtitles | وبقيتكم أقيموا حفلاً عند نهاية اليوم للترحيب بعضوتنا الجديده في مجتمعنا الصغير |
| Şimdi Geri kalanlar ve Batı ne kadar zengin olduğunuzu neye göre kıyaslıyor. | TED | دعونا نرى الآن كيف يقارن الغرب والباقون بالنسبة لثراكم. |
| Siz, Geri kalanlar da bir yere kaybolmayın. | Open Subtitles | بالنسبة لبقيتكم , فقط كونوا متواجدين |