"gideceğine" - ترجمة من تركي إلى عربي

• ستسير
• سيذهب

Anlaştık, ama yalnızca asfalt yoldan... ...gideceğine söz ver.
أوافق, لكن أوعدني انك ستسير على طرق أسفلت

Bilirsiniz bazen işlerin kötü gideceğine dair garip bir hisse kapılırsınız.
هل تعرف في بعض الأحيان , تشعر بإحساس غريب أن الأمور ستسير بشكل خاطئ

Çantada keklikmiş gibi konuşuyorsun. Mickey, işin yolunda gideceğine garanti verdi.
تتحدث كأنك قد حصلت على المال مسبقاً - ميكي أكد لنا أن الأمور ستسير جيداً -

Onu tehlikeli bir ortamın kenarına koy tehlikenin tam göbeğine gideceğine emin olabilirsin.
ضعه في أي مكان بالقرب من وضعٍ خطير ويمكنك أن تكون متأكدا تماماً سيذهب مباشرة نحوه

Ayrıca bugün mezuniyet balosuna kiminle gideceğine ve, eğer evlenebilirse, kiminle evleneceğine yoksa çirkin ve sevilmemiş biri olarak yalnız mı öleceğine sen karar vereceksin.
واليوم ستقرر.. مع من سيذهب إلى حفل التخرج، ومن سيتزوج

Nasıl gideceğine, bakacağım.
حسنٌ , سأرى كيف ستسير الامور

Hatta içimde Matty'yle işlerin yolunda gideceğine dair bir his vardı.
‏ حتى أنني كنتُ أملك شعور أن الأمور ستسير على ما يرام لـ(ماتي). ‏

Bunların az kalsın çöpe gideceğine inanamıyorum.
لم أكن أصدق أن هذا كان سيذهب لمكب النفايات.

İşten sonra takip edin, ofisten çıkar çıkmaz kadına gideceğine eminim.
اتبعيه بعد العمل، أضمن أنه سيذهب لها مباشرة من المكتب

demiştir Pascal hem sevginin ve Tanrı'nın yardımının bizi tekrar birlik içine sokacağına, hem de kendi günah ve hatarının affedileceğine, ve öldüğünde cennet adı verilen yere gideceğine inanıyordu.
لم يقتصر إيمان باسكال على قدرة حب الله ورحمته على أن تعيد الوئام بيننا لكنه آمن أيضا أن ذنوبه وخطاياه يمكن أن تغفر وأنه عندما يموت سيذهب إلى مكان يدعى الجنة

En azından nereye gideceğine karar verebilirsiniz, sola mı yoksa --- oh, canlı yayıncılar. Kusura bakmayın, unuttum, unuttum. Tamam, kamera her neredeyse --
على الأقل يمكنك تقرير ما إذا كان سيذهب إلى اليسار أم -- أوه، بث متزامن. آسف! لقد نسيت. حسنًا، أينما تكون الكاميرا --

- Tuvalete gideceğine emin misin?
أأنت متأكد أنّه سيذهب لغرفة الرجال؟