| Hayvanat bahçesinin hastanesine gidecekler. Saat 16:30'da polis koruması sağla. | Open Subtitles | هم سيذهبون لمشفى حديقة الحيونات جهز مرافقة للشرطة ساعة 16: |
| Evet, biliyorum. Önümüzdeki hafta büyük şaşalı bir dansa gidecekler. | Open Subtitles | إنهم سيذهبون إلى درس رقص عالي المستوى في الأسبوع المقبل |
| Çok uzağa ya da uzun süreli gitmeyebilirler fakat gidecekler. | Open Subtitles | قد لا يكونوا اتبعدوا كثيراً أو لفترة طويلة لكنهم سيذهبون |
| - Etrafta polis falan yok. gidecekler birazdan. Hadi. | Open Subtitles | ما من شرطي في الجوار، إنهم سيرحلون, هيّا |
| Çocuklarınız okula, üniversiteye gidecekler, gidip çoluk çocuğa karışacaklar ve gelip size torunlarınızı getirecekler. Bu sürede siz hâlen, enerji tasarruflu aynı ampulü kullanıyor olacaksınız. | TED | أطفالك قد يذهبون إلى المدرسة، يذهبون إلى الكلية، وينتقلون بعيداً ويحظون بأطفال، ويعودون، جالبين الأحفاد، وأنت لا زلت تملك نفس المصابيح التي توفر عليك الطاقة. |
| bu tatlı. Um... Jc ve Kate gidecekler Bu gece karnavala. | Open Subtitles | إنه لطيف جس و كيت سيذهبوا إلى الكرنفال الليلة اتريد الذهاب؟ |
| Cumartesi günü bir tamircinin çocuğunun doğum gününe gidecekler. | Open Subtitles | يوم السبت سيذهبان إلى حفلة لصغير أحد عمال التصليحات |
| Otelimdeki odalarda sekiz kişi kalıyor. Nereye gidecekler? Dışarıya. | Open Subtitles | يوجد 8 أشخاص يعيشون هناك فى غرف فندقى , أين سيذهبون ؟ |
| Yarın gece, Roseville'deki ünlü Fransız restauranına gidecekler. | Open Subtitles | سيذهبون غدا في المساء الي المطعم الفرنسي في روزفيل |
| Sonra ABD'ye gidecekler, bir yardım planı sayesinde. | Open Subtitles | ثم سيذهبون إلى الولايات المتحدة ، من خلال خطة مساعدات اللاجئين. |
| Tüm futbolcular şu aptal golf yerlerine benzeyen yarasa kafeslerine gidecekler ve ardından da o gölde yüzecekler. | Open Subtitles | كل لاعبين كرة القدم سيذهبون إلى صالة كرة المضرب تلك مثل نوع مكان لعبت الغولف ألأيبدو ذلك مسلياً؟ |
| Glory'yle nasıI dövüşeceğimi, Dawn'u nasıI koruyacağımı söylemeden gidecekler. | Open Subtitles | سيذهبون بعيداً ولا يخبروني كيف سأقاتل جلوري وأنا لن أكون قادرة علي حماية داون |
| İkindi vakti 4'te başka nereye gidecekler ki? | Open Subtitles | أين سيذهبون في مكان آخر في الرابعة بعد الظهر؟ |
| Petra'yı kapağa koymazsak polise gidecekler. | Open Subtitles | اما ان نضع بتريا على الغلاف او سيذهبون الى الشرطة |
| Ailesi geldikten sonra birlikte gidecekler. | Open Subtitles | سيذهب , سيفعل ذلك عندما تصل عائلته سيرحلون معا |
| Bulamazlarsa, bana en yakın olanlara gidecekler. | Open Subtitles | و إذا لم يجدوني فسوف يذهبون .. إلى أقرب الناس لي |
| Aynanızı ve eşyalarınızı içeriye alıyoruz, ve nereye gidecekler? | Open Subtitles | سنجلب لكَ ملابسكِ ومرآتك. والي اين سيذهبوا ؟ |
| Annemle Jay de ebeveynlik kursuna gidecekler. | Open Subtitles | أمي و جاي سيذهبان لدروس التربية |
| Yakında koleje gidecekler. | Open Subtitles | سيدخلون الجامعة قريباً. |
| Nasıl olsa affedilip kutsanacak ve cennete gidecekler. | Open Subtitles | سيغفر لهم ويبارك بهم جميعاُ ويذهبون للجنه على أى حال |
| Emerald City'e gidecekler için, kurallarımız var, | Open Subtitles | اللذينَ سيذهبونَ مِنكُم إلى مدينَة الزُمُرُد، لدينا قوانين |
| Çok güzel bir müze gezisiymiş. Yine gidecekler mi? | Open Subtitles | كانت زيارة رائعة للمتحف هل سيخرجون مرة أخرى ؟ |
| Kutsal Majesteleri, gelecek ay, talipler kraliyet prensesiyle evlenmeye çalışmak için Bağdat'a gidecekler. | Open Subtitles | سمو جلالة الملك ، فى القمر القادم سوف يذهب الخطاب إلى بغداد لطلب الزواج من الأميرة الحاكمة |
| - Dubai'ye gidecekler mi? | Open Subtitles | هل هم ذاهبون إلى دبي؟ |
| Tabii, tüm şu ıvır zıvırları kenarı çekebilirsin. Garaja gidecekler. | Open Subtitles | أجل، يُمكنك دفع كلّ تلك الأغراض للجانب، فكلّها ذاهبة إلى المرآب. |
| Pazar gunu burada ol. Kampa gidecekler. | Open Subtitles | أرجعهم يوم الأحد, إنهم ذاهبون للمخيم |
| Babamın bir işi çıktı sabah 6 uçağıyla gidecekler. | Open Subtitles | طرأ عملٌ لوالدي، و سيسافران عند السادسة صباحاً. |
| Bırakacağım senden hemen sonra, teker teker kalasın ucuna gidecekler! | Open Subtitles | . سوف يذهبوا وراءك واحدا تلوا الاخر حتى نهاية اللوح |