| Bana Gitarımı yoketmemi söylemişti, ama ben onu gizli bir yerde çalıyordum. | Open Subtitles | لقد امرني بان اترك غيتاري و لكني كنت اعزف عليه بالسر |
| Gitarımı ve silindir bıçaklarımı oraya koydun. | Open Subtitles | لقد وضعتي غيتاري هناك ولعبة الفريرة أيضاً |
| Senle beraber kayıt stüdyosuna geleceğim. David Gates'in Gitarımı imzalamasını istiyorum. | Open Subtitles | سآتي معك إلى جلسة التسجيل أريد ديفيد أن يوقع على جيتاري |
| Ben de Gitarımı aldım ve kafamda dolanan, sürünen ve emekleyen bir şarkıyı yazdım. | Open Subtitles | لذا أخذت جيتاري ودونت نغمة كانت تتلوي وتخيف وتزحف في رأسي |
| Biliyorsunuz, burada sadece Gitarımı tıngırdatıp duruyorum. | Open Subtitles | اتعرف , انا دائما اجلس هنا بينما تنشق قيتاري بشكل هادئ , اتعرف |
| Sanırım bu mümkün ama bir gerçeği biliyorum, o da kendi paramla aldığım Gitarımı aldığını ve çok yüksek sesle çaldığım için sokağa çıkıp parçaladığıdır. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا ممكن ولكن أنا أعرف حقيقة أنه اخذ الغيتار الذي اشتريته باموالي الخاصة وحطمه لأنني اعزف عليه بصوت عال جداً |
| Gitarımı unutmuşum, bu yüzden onu almak için hızlıca dönüş yaptım. | Open Subtitles | و نسيت الجيتار الخاص بي لذلك عدت حتى آخذه . |
| Gitarımı getirdim. Birlikte çalabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد أحضرت غيتاري الخاص اعتقدت ربما يمكننا العزف |
| Evet, şimdilik benim Gitarımı çalabilirsin. | Open Subtitles | أجل، يُمكنكِ العزف على غيتاري في الوقت الحالي |
| Gitarımı alıp sokak köşesinde çalabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن آخذ غيتاري و أعزف في الشارع |
| Gitarımı, elimi ve onu kaybetmiştim. | Open Subtitles | ... لقد فقدت غيتاري ... يدي... ، وهي... |
| Gitarımı değil. | Open Subtitles | هذا هو غيتاري فقط |
| Gitarımı -- uh, 8 gün, 11 saat, aşağı yukarı. | Open Subtitles | جيتاري... 8 أيام، و 11 ساعة، صدق أو لا تصدق. |
| Senin üzgün olman, benim Gitarımı, X-Box'ımı ya da yarın teslim etmem gereken, bitmiş tarih ödevimi geri getirmeyecek. | Open Subtitles | لا جيتاري ولا الأكس بوكس أو ورقة التاريخ التي يجب أن تقدم غداً التي كنت قد أنهيتها |
| Gitarımı getirdim. Artık şarkıyı yazabiliriz. | Open Subtitles | جلبت جيتاري ورأيت أن بإمكاننا كتابة تلك الأغنية سوياً |
| Ayaktaydım... Gitarımı çalıyordum, geldiğini görmedim. Döndüm ve ona çarptım. | Open Subtitles | كنت واقفة، أعزف على جيتاري واستدرت ولم أسمعها وهي تدخل فضربتها |
| Sizi oraya kadar yormak istemem ama gidip Gitarımı getirebilirim. | Open Subtitles | أجل، حسناً، أنا لا أُريد إعطاء الكثيراً لكن يمكنني أَن أجلب قيتاري |
| - Gitarımı getirdim. | Open Subtitles | لقد احضرت قيتاري |
| Gitarımı parçaladığın yılın karnesini buldum. | Open Subtitles | لقد وجدت بطاقة التقرير من السنة قمت بتحطيم بلدي الغيتار |
| Yani, gaza gelince, Gitarımı parçaladım. | Open Subtitles | ولقد تفاعلت انا ايضا في تلك اللحظه وحطمت الغيتار |
| Gitarımı seviyorum. | Open Subtitles | إننى أحب أمى الجيتار |
| Nasılsa buraya geri geleceğiz, Gitarımı geri alıp daha fazla para veririm ve biraz daha benzin alırız. | Open Subtitles | سوف نعود على أى حال يمكن أَن أَلتقطَ جيتارى و أعطه دولاران ونحصل على غازِأكثرِ |
| Tefeciye kamyonetimi, motosikletimi National Steel Gitarımı büyükbabamın bana bıraktığı pul koleksiyonunu sattım. | Open Subtitles | لقد رهنت شاحنتي ودرّاجتي وغيتاري الثمين ومجموعة طوابع بريدية تركها لي جدّي |
| Gitarımı ve amfimi çaldılar. | Open Subtitles | غيتارتي سُرِقت والأمبير خاصتي |