| Sadece al şu boktan gitarını radyonun yanındaki sandığa koy karate kıyafetlerinin ve sirk bisikletinin hemen yanına... ..sonra da gel içeri tv seyredelim. | Open Subtitles | ألقِ بذلك الغيتار في الخزانة، بجانب مذياع الموجات القصيرة، زي الكاراتيه، دراجتك الأحادية، |
| Bunu onunla da paylaşmak zorunda değilsin. Karşı komşu, meyveli küçük gitarını getirdiğini gördüm. Onu kılıfında tutalım. | Open Subtitles | الجار ، أراك قد أحضرت غيتار الفواكة الخاص بك ، دعنا نبقيه صامتاً |
| gitarını al. Bu gece sana bir konser ayarladım. | Open Subtitles | احضر جيتارك لقد أعددت لك حفل صاخب الليلة |
| Soyunma odasına gireceğim ve gitarını akord ederken onu izleyeceğim. | Open Subtitles | سأدخل إلى حُجرة اللبس تلك، وسأحدّق به بينما يضبط غيتاره. |
| Bak, biliyorum şarkı söylemek için falan gezip duracaksın ama ben oradan oraya gitarını taşıyabilecek bir adam değilim. | Open Subtitles | اسمعي، أعرف أنك ستحصدين الشهرة بواسطة غنائك و... أنا لست ذلك الرجل الذي سيحمل لك غيتارك |
| Onun sesini, gitarını ve fikirlerini sevdiler. | Open Subtitles | إنهن يحببن صوته و جيتاره و أفكاره |
| Bizi o verandada dururken bırakıp gittin gitarını da yanına aldın. | Open Subtitles | جعلتنا نبقى واقفين على تلك العتبة وكان أهم شـيء أخذته الجيتار |
| Bu demek oluyor ki başka biri Gideon'u öldürmek için Stephanie'nin gitarını kullanmış. | Open Subtitles | وهو ما يعني أن شخص آخر يستخدم الغيتار ستيفاني لقتل جدعون. |
| Madem o kadar endişeleniyorsun, neden gitarını ona vermiyorsun? | Open Subtitles | إذا كنتِ قلقةٌ عليه لما لاتعطيه الغيتار ؟ |
| Gelip sadece gitarını tıngırdattığında tamamen ayarsızdı. | Open Subtitles | عندما تأتي و أنت تعزف الغيتار , و كنت خارج تماما عن النوطة ,أنا أريد أن أخنقك |
| İğrenç bir aşk şarkısı söyleyen birinin gitarını parçalamak kusursuz üniversite deneyimi listemdeydi. | Open Subtitles | من تحطيم غيتار شخص ما يغني بفخر أغنية حب كانت على قائمة التجارب الجوهرية في الكلية. |
| Bu çocuk 1250 dolara, tütün rengi 1974 model Gibson SG gitarını satıyor. | Open Subtitles | غيتار نوع غيبسون إس جي من عام 1974 تقليدي مقابل 1250 دولار |
| gitarını eline alacak ve bize okulda yanlış anlaşılmak konusunda yazdığın şarkıyı mı çalacaksın? | Open Subtitles | ... هل ستخرج غيتار و تعزف لنا أغنيـة كتبتها في الجامعـة عن مدى عدم تقدير الناس لك ؟ |
| Ne gitarını isteyecek, ne de bize benzin satacak. Hadi geri dönelim. | Open Subtitles | لن يريد جيتارك انه لن يبيعنا بعض الغازِ |
| Kimse aptal gitarını dinlemek istemez. | Open Subtitles | لا أحد يريد سماع جيتارك السخيف |
| Evet, ama ben o gürültücü gitarını seviyorum. | Open Subtitles | تعرفين أنني أحب صوت جيتارك المزعج |
| Bu da onun çeyrek milyonluk gitarını satıp kaçabileceğini düşünme sebebin olmalı. | Open Subtitles | لهذا السبب اعتقدتِ أنكِ ستنجين بفعلة بيع غيتاره ذو الربع مليون دولار؟ كم؟ |
| Biricik ülkesini ne zaman hatırlasa gitarını alır ve şarkı söylemeye başlardı. | Open Subtitles | وعندما تذكر بلده العزيزة كان يأخذ غيتاره ويبدأ بالغناء |
| - gitarını bir saniyeliğine verir misin? | Open Subtitles | هل لك أن تعيرني غيتارك للحظة ؟ |
| Fark ettin mi, benim baslarım onun lead gitarını nasıl izledi. | Open Subtitles | هل لاحظت كيف تماشى عزفي مع جيتاره ؟ |
| # Sadece gitarını dinle onun, sonucu anlayacaksın # # Lütfen bay gardiyan # | Open Subtitles | فقط أستمع إلي عزفه علي الجيتار وستدرك ما يستحقه |
| Ray gitarını çalardı. | Open Subtitles | يعزف رايعل قيثارته. |
| Dün gece burada en çılgın partiyi düzenledim ve senin Frampton gitarını kırdık. | Open Subtitles | رَميتُ أكثر التَنقيش رهيبِ الحزب هنا ليلة أمس وحَسناً، كَسرنَا قيثارةَ Framptonكِ. |