| O gün görünmez olmak yerine farklı bir şeyler giyerek görünmeye karar verdim. | TED | وبدلًا من أن أكون غير مرئيًا، اخترت أن أكون شخصًا ينظر إليه، وذلك بارتداء ملابس مختلفة. |
| O an güvenli bölgemden çıkıp başörtüsü ve haşema giyerek güzellik yarışmasında yarışmaya karar verdim. | TED | كانت هذه اللحظة الحاسمة لأخرج من منطقة الراحة الخاصة بي وأتنافس في مسابقة ملكة جمال بارتداء الحجاب والبوركيني. |
| Bu gece herkesin bir kostüm giyerek istediği her şey olabildiği bir gece. | Open Subtitles | إنها الليلة التي يستطيع فيها كل شخص إرتداء لباس تنكر وأن يكونوا أي شخص يريدون |
| Yani bugün, yağmur altında dışarda yürürsem bu elbiseyi giyerek hemen inanılmaz çok miktarda suyu emmeye başlarım. | TED | إن كان علي المشي خارجا تحت المطر مرتدية هذه الملابس اليوم، سأبدأ مباشرة في امتصاص كميات هائلة من الماء. |
| Hayır, bikini giyerek silah ateşlemeyi. | Open Subtitles | كلا, إطلاق النار و هو يرتدون أثواب السباحة |
| Sen de hayatının geri kalanını kurşun geçirmez yelek giyerek geçirirsin. | Open Subtitles | . و انت ستمضي بقية حياتك , مرتدياً صدرية الرصاص هذه |
| Kas gücünü arttırmaya kıyafetlerini giyerek başla. | Open Subtitles | ما رأيك أن تقومي بتقوية عضلاتك أكثر بإرتداء ملابسك |
| Muhabirimiz kadınlar gününde sokakları gezdi... bir sütyen giyerek. | Open Subtitles | مراسلنا نزل الشارع مرتديا شيالة صدر |
| oğlanları tavlamak için kısa etek giyerek... geldiğiniz için sizi annenize şikayet edeceğim. | Open Subtitles | سوف اشكى لامك انتى تحاولين ان تثيرى الاولاد بارتداء هذه التنورات القصيره |
| Sen de düşük omuzlu kıyafetler giyerek göğüslerine dikkat çekmek istiyorsun. | Open Subtitles | و أنتِ تريدين لفت الانتباه لصدرك بارتداء قميص مفتوح |
| Action School'a bunu giyerek gideceğine emin misin? | Open Subtitles | هل تفكر حقا بارتداء هذا والذهاب لمعهد الفنون القتالية؟ |
| Hala güzel görünmeyi başarsam bile, liseye hamilelik kıyafetlerini giyerek gitmek istiyor muyum sanıyorsun? | Open Subtitles | اتظن اني اريد إرتداء ثياب الأمومة إلى المدرسة الثانوية رغم اني اجعلها تنجح و ما زلت ابدو لطيفة جداً؟ |
| Bu rozeti giyerek, hak ettiğiniz özel ilgiyi her daim göreceksiniz. | Open Subtitles | إرتداء هذه الشارة يعني أنك ستحصل دائما على المعاملة خاصة التي تستحقها |
| Bu rozeti giyerek, hak ettiğiniz özel ilgiyi her daim göreceksiniz. | Open Subtitles | إرتداء هذه الشارة يعني أنك ستحصل دائما على المعاملة خاصة التي تستحقها |
| İkincisi, suratına yumruk yemek istemiyorsan, ...Springsteen Show'a John Cougar Mellencamp tişörtü giyerek gelmezsin. | Open Subtitles | ثانيا , لاتحضرين عرض سبرينغستين وانتي مرتدية قميص جون كوغار الا اذا كنتي تريدين لكمة في وجهك |
| Umarım hazır dikim elbise giyerek sokaklarda dolaşmamı söylemiyorsunuzdur? | Open Subtitles | أتمنى بأنكِ لا تقترحي بأنني قد أُرى في الشارع وأنا مرتدية ملابس جاهزة ؟ |
| Bu dünyadan ayrılacağım bu dünyaya geldiğim şekilde, şapka giyerek. | Open Subtitles | سأرحلُ عن هذا العالم بنفسِ الطريقة الّتي أتيتُ بها إليه، مرتدية قبعة |
| Kahverengi gömlekleri giyerek aklına gelebilecek en korkunç şeyleri öğütlüyorlar. | Open Subtitles | وهم يرتدون القمصان البنية و ينتشرون ويبشرونبالأشياءالأكثرترويعاً. |
| Ülkeye değişimi kot pantolon ve ceket giyerek mi getireceksiniz? | Open Subtitles | يمكنك إحداث تغيير في .. البلد .. يرتدون في الجينز وسترة؟ |
| Babam tüm maçlarıma tişört giyerek gelir, ''Baba Gator'' diye en önden bağırırdı. | TED | وكان أبي يأتي إلى كل مبارياتي مرتدياً قميصاً مكتوب على مقدمته، "التمساح الأب". |
| Eğer bu işi kıvırırsak, marka kıyafetler ve pantolon askısı giyerek büyüyeceksin. N'apıyorsunuz Natesville mucitleri? | Open Subtitles | إذا مرًّ ذلك جيداً، ستقوم بإرتداء ملابس لها علامة تجارية وتحصل علي حمالات لها. كيف حالكم، يا مخترعي ناتسفيل؟ |
| Robin Pretnar, bugün kalbimin ve taşaklarımın rengi olan maviyi giyerek yanına geldim. | Open Subtitles | روبن بريتنر) جئت إليك) اليوم مرتديا الأزرق لون قلبي وخصيتي |
| Uykumuz olması gerektiği kadar iyileştirici değil fakat belki yakında bir zamanda, küçük bir alet giyerek uykumuzdan daha çok yararlanabileceğiz. | TED | نومنا ليس مُجدِّدا كما ينبغي أن يكون، ولكن ربما قريبًا يومًا ما، يمكننا ارتداء جهاز صغير والاستفادة أكثر من نومنا. |
| Kot pantolon giyerek oraya giden iki kızın biz olduğunu hayal edebiliyor musun? | Open Subtitles | هل يمكنك التخيل لو كنا الوحيدين حاضرين مرتدين الجينز؟ |
| Kulağa çılgınca gelecek ama... Bazen yeleğimi ve ceketimi yırtmak ve sadece bir tişört giyerek bir yerlerde krep falan yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أتعلم، أحيانا أعني، هذا يبدو جنوني وأرتدي قميص فقط |