ويكيبيديا

    "giymek zorunda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عليكِ أن ترتدي
        
    • علي أن أرتدي
        
    • ان يرتدوا
        
    • مضطرا لإرتداء
        
    • يجب عليك إرتداء
        
    • عليّ أن أرتدي
        
    • عليك أن تلبس
        
    • عليك ارتداء
        
    • عليه ارتداء
        
    Bu gece o elbiseyi giymek zorunda değilsin Open Subtitles ليس عليكِ أن ترتدي هذا الزي الليلة
    Şimdi çocuklar evdeyken iç çamaşırımı giymek zorunda kalacağım. Open Subtitles الآن علي أن أرتدي لباسي الداخلي بينما يكونون الأطفال في المنزل
    Bürodaki her kadın erkeksi ayakkabılar giymek zorunda mı? Open Subtitles هل على جميع النساء العاملين هنا ان يرتدوا تلك الاحذيه الرجاليه؟
    Smokin giymek zorunda değilsin. Open Subtitles لست مضطرا لإرتداء حلة رسمية
    Takım elbise ceketi giymek zorunda kaldım. Zehir resmen! Open Subtitles يجب عليك إرتداء بدلة سموم لعينه
    Bu rahatsız elbiseyi giymek zorunda mıyım? Open Subtitles لماذا عليّ أن أرتدي هذا الثوب الغير مريح؟
    Evet ama sanki bir ninjaymış gibi maske giymek zorunda kalacaksın. Open Subtitles بالطبع، لكن عليك أن تلبس قناعاً مثل النينجا
    Ki bu iyi bir şey çünkü normal gözükmek için o kocaman eldivenleri giymek zorunda değilsin. Open Subtitles لأنك ليس عليك ارتداء تلك القفازات الضخمة من أجل التعويض
    Kız kardeşinin görünüşünü sevmesine sevindim ama o kabarık gelinliği giymek zorunda olan benim burada. Open Subtitles حسنا، يسعدني أن أختك أعجبها المنظر، لكنني الشخص الذي سيكون عليه ارتداء الفستان الفضفاض.
    "giymek zorunda değilsin o giysiyi bu gece" Open Subtitles ليس عليكِ أن ترتدي هذا الزي الليلة
    Evde bunları giymek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليكِ أن ترتدي هذا بالبيت
    -"giymek zorunda değilsin o giysiyi bu gece" -"Hisler" Open Subtitles - ليس عليكِ أن ترتدي هذا الزي الليلة - ... بأني لا أستطيع المقاومة
    Bir yıl boyunca, benim ayak bileği bunlardan birini giymek zorunda kaldı. Open Subtitles كان علي أن أرتدي واحداً مثل هذا على كاحلي لمدة عام
    Kuzenimin ıvır zıvırını giymek zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي أن أرتدي ملابس فتيات أقاربي
    Bürodaki her kadın erkeksi ayakkabılar giymek zorunda mı? Open Subtitles هل على جميع النساء العاملين هنا ان يرتدوا تلك الاحذيه الرجاليه؟
    Smokin giymek zorunda değilsin. Open Subtitles لست مضطرا لإرتداء حلة رسمية
    Mike, bunu giymek zorunda değilsin. Open Subtitles مايك) لم يجب عليك إرتداء هذا)
    Bunları giymek zorunda olduğumu mu söylüyorsun? Open Subtitles أتقول أن عليّ أن أرتدي هذه؟
    Bakteriler yüzünden birtakım şeyler giymek zorunda kalıyorsunuz. Open Subtitles عليك أن تلبس بعض الأشياء بسبب الجراثيم
    Moira, hizmetçi üniformasını giymek zorunda değilsin. Open Subtitles لا يتوجب عليك ارتداء زي مدبرة المنزل
    Sadchester, Massachusetts'den ablasının elden düşme kadife pantolonlarını giymek zorunda kalan zavallı bir ana kuzusu. Open Subtitles ابن أمّه المسكين من (سادشستر)، (ماسشوسيت)، الذي تحتّم عليه ارتداء بنطالات أخته القطنية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد