| Bu sevimli genç hanıma hayat hikayemi anlatabilirim. | Open Subtitles | خائف من ماذا؟ خائف أود أن أقول للسيدة الشابة اللطيفة قصة حياتك |
| Pekâlâ, hanıma diyeceğiniz her ne olursa polise hizmet için, ileteceğim. | Open Subtitles | أي شئ تقوله للسيدة , سأمرره لها كخدمة للشرطة |
| Bu hayvanı dostumun bıçakladığı hanıma getirdim. | Open Subtitles | هذه المهر ... أحضرته للسيدة التي شوهها صديقي |
| Bu hanıma, mahallenin esrarkeşi olduğumu söylemiş. | Open Subtitles | إذ أخبرت هذه السيّدة إنّي المدمن الشرير بالحيّ. |
| Beyaz ayakkabılı hanıma içelim mi? Bul beni. | Open Subtitles | هلّا شربنا نُخب السيّدة ذات الحذاء الأبيض؟ اعثري عليّ. |
| Asil bir hanıma nedime, oda hizmetçisi olarak yetiştirilmiş. | Open Subtitles | تدربتا كمرافقتان مسليتان, خادمتان لسيدة رفيعة النسب |
| Sol taraftaki hanıma sattım. | Open Subtitles | المشتري هو السيدة التي على يساري |
| Bu hayvanı dostumun bıçakladığı hanıma getirdim. | Open Subtitles | هذه المهر ... أحضرته للسيدة التي شوهها صديقي |
| hanıma aldırma. Senin buradan ayrılmana üzülüyor. | Open Subtitles | لا تهتمي للسيدة إنها فقط حزينة لذهابك |
| Leon, bu hanıma özel ders verirken, bir süre burayla sen ilgilen. | Open Subtitles | ليون " تولى الإشراف عني " فيما أقدم للسيدة تعليمات خاصة |
| Chin, hanıma kuru pasta servisi yap. | Open Subtitles | ..شين ،بيع للسيدة البسكويت ...لكن القائمة توضح |
| Küçük hanıma ne hâle getirdiğine bir bak. | Open Subtitles | انظرِ مالذي تفعلينه للسيدة الصغيره |
| - Krem rengi elbiseli hoş hanıma satıldı. - Şıllık. | Open Subtitles | بيع للسيدة الجميلة التي في ثوب المُقشّد ساقطة - |
| Diğer hanıma sormayacak mısın önce? | Open Subtitles | ألن تسأل السيّدة الأخرى أولاً؟ |
| - Bu hanıma bir lolipop verin. | Open Subtitles | أعطي تلك السيّدة مصّاصة |
| Hadi küçük hanıma soralım. | Open Subtitles | لنطلب من السيّدة الصغيرة. |
| Çocuklarımın bir anneye ve bu evin bir hanıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | على أن أطفال يحتاجون لأم وهذه المزرعة تحتاج لسيدة |
| YaşIı bir hanıma sıcak su içinde t. şaklarımı servis etmişim. Tabii, Red Zinger'ından bahsediyorsun. | Open Subtitles | أحضرت لسيدة عجوز كأس حار من الماء وخصيتي بداخله. |
| Sen bu lafları hanıma sakla kovboy. | Open Subtitles | وفر كلامك لسيدة عجوز، يا راعي البقر |
| Solumdaki hanıma gitti. | Open Subtitles | المشتري هو السيدة التي على يساري |
| Mütevazı hanıma hoş geldiniz. | Open Subtitles | مرحبا بكم فى نزلنا المتواضع |
| Ama yanımdaki hanıma göre bu da yasa dışı bir eylemmiş. | Open Subtitles | ولكن وفقاً للآنسة "حسب القواعد" هنا! "فإنهذايعتبر"إحتجازغيرقانوني! |