|         Karın çok para harcadığını anlarsa nedenini söylemen için seni zorlayabilir.         | Open Subtitles |          لا، من فضلك أنا لن أخذها أنت تعرف، إذا زوجتك أكتشفت أنك قد أنفقت كل هذه الأموال فأنها ستسأل أين أنفقتها         | 
|         Bir sürü para harcadığını biliyorum, ama burası son derece ilkel.         | Open Subtitles |          أعلم أنك أنفقت أموالاً كثيرة عليها و لكنها بدائية للغاية         | 
|         Kimse paranı nereye harcadığını kontrol edemez.         | Open Subtitles |          لا أحد يمكنه التحكّم في الطريقة التي تنفق بها أموالك         | 
|         Barmen, senin hep onluk harcadığını söyledi.         | Open Subtitles |          وقد لاحظ الساقي بأنك تنفق عملات العشرة دولارات         | 
|         Hayır, tüm parayı çiftliğe mi harcadığını düşünüyorsun?         | Open Subtitles |          أتظنه أنفق كل المال على المزرعة؟         | 
|         Ama Vergi Dairesi'ne fahişelere yıllık altı haneli para harcadığını söyleyemezsin.         | Open Subtitles |          ولكنه لا يستطيع إخبار رئيسه بأنه يصرف ملايين الدولارات على فراش نومه ومعاشراته         | 
|         Bizimle vaktini boşa harcadığını söyledin bunun sorumlusunu zaten bildiğini farz ediyorum.         | Open Subtitles |          حسناً، قلت أنّك تهدر وقتك معنا، لذا إفترضتُ بالفعل أنّك تعرف المسؤول.         | 
|         Kazandığı paranın 10 katını harcadığını biliyoruz.         | Open Subtitles |          نعرف أنه كان ينفق عشرة أضعاف المبلغ الذي كان يجنيه         | 
|         $500'ı, iade almayan bir mağazadan, çoktan sahip olduğum bir kravat için harcadığını söyleme.         | Open Subtitles |          أنفقت 500 دولار لإبتياع ربطة عنق أملكها بالفعل، من محل لايقبلون فيه بإعادة المشتريات         | 
|         Hepsini harcadığını öğrendiklerinde ne düşünecekler acaba?         | Open Subtitles |          ما الذي يفكر فيه يكتشفون أن كنت قد أنفقت كل هذه الأموال؟         | 
|         Eşinizin geçen yıl giyimine 30,000 dolar harcadığını biliyoruz.         | Open Subtitles |          $ أنفقت زوجتك على الأقل 30,000 على الملابس خلال السنه الماضيه.         | 
|         Nerelerde para harcadığını bilseydik alanı daraltabilirdik.         | Open Subtitles |          يمكننا تقليل الاحتمالات اذا ما عرفنا أين كانت تنفق المال         | 
|         Ama size, McKinley Lisesi sanat bütçesinin iki katını Cheeris'u için bacak ısıtıcıları tarzı şeylere nasıl harcadığını ise hiç anlatmıyor.         | Open Subtitles |          والآن مالم تخبركم به هو أنها تنفق ضعف ميزانة ثانوية ميكنلي للفنون على أشياء مثل تدفئة الساقين لأعضاء التشجيع لديها         | 
|         Tüm parasını bir yüzüğe nasıl harcadığını falan...         | Open Subtitles |          كيف أنفق كلّ شيءٍ لديه على خاتم ألماسي.         | 
|         böylece Monty onu harcadığını düşünecekti.         | Open Subtitles |          لكي يعتقد (مونتي) أنه أنفق جميع الأموال         | 
|         Emily, Monicanın ailelerimizin bu düğüne ne kadar zaman harcadığını farkettiğini düşündün mü?         | Open Subtitles |          هل تعتقدين أن ( مونيكا ) تدرك كم أنفق والدانا علي هذا الزفاف ؟         | 
|         Babanın, çocukların eğitim parasını nerede harcadığını annenin öğrenmesini istediğinden şüpheliyim.         | Open Subtitles |          اشُك ان الاب يريد من الام ان تكتشف اين يصرف النقود الدراسية للاطفال         | 
|         Bana hesabını veremediği paraları harcadığını söyler miydin?         | Open Subtitles |          -إذن ستخبريني إذا كان يصرف نقداً لا يستطيع تفسيره، صحيح؟         | 
|         Ailen, vaktini boşa harcadığını düşünüyordu. Beyzbolu bıraktırıp, hayallerini yıktılar.         | Open Subtitles |          ظنّ والديكَ بأنكَ تهدر وقتك، لذا أرغماك على التوقف عن لعب كرة القاعدة، وسحقا حلمك         | 
|         En kötü ihtimal vaktini dolandırıcı ve potansiyel katil olan biriyle boşa harcadığını öğrenirsin.         | Open Subtitles |          أسوأ الاحتمالات: تكتشف أنك كنت تهدر وقتك مع محتالة محترفة وربما قاتلة.         | 
|         Kimlerle konuştuğunu, parasını neye harcadığını bilmek istiyorum.         | Open Subtitles |          أريد أن أعرف إلى من يتحدث على ماذا ينفق ماله         | 
|         Eğer zamanını böyle kullanmak istiyorsan devam et, ama boşa harcadığını görünce şaşıracaksın.         | Open Subtitles |          هكذا كيف تودين قضاء وقتك هيا، هيا، هيا لكنك ستتفاجئين من مدى إهداره         | 
|         Ve bana gemisinin inşası için hepsini harcadığını, ama yakın zamanda eline biraz nakit geçeceğini söyledi.         | Open Subtitles |          قال أنه أنفقه ببناء السفينة لكنه لكنه كان سيضع يديه على مزيد من المال بعد أسبوعين أتلقى إتصال         |