| Bay Harker ve benim üstlendiğimiz araştırma başarılı olursa... bu sadece size değil, bütün dünyaya faydalı olacak. | Open Subtitles | لو كان البحث الذى اشتراكنا فية انا و السيد هاركر قد نجح. فانت لست وحدك المستفيد بل العالم باكملة | 
| Birden ortaya çıkıp Jonathan Harker'ın öldüğünü söylüyorsunuz. | Open Subtitles | فجأة تظهر و تخبرنا بان جونسون هاركر قد مات | 
| Harker Klausenberg'e gitmeden önce son ayarlamaları gözden geçir. | Open Subtitles | تاكد من الاتفاق الاخير مع هاركر قبل مغادرتة لكلوسينبرج. | 
| Bu General Shaw hakkında bulabildiğin her şeyi bulmanı istiyorum Harker. | Open Subtitles | أريدك أن تجد كل شيء تستطيع أن تصل إليه عن الجنرال شاو يا هاركر | 
| Bu, adamı Harker'la yaptığı baskılar bir başlangıç ama daha ötesi yok. | Open Subtitles | هو يشق طريقه مع رجله هاركر هاركر هو بداية مع ذلك | 
| Şüphesiz ki, Mina Harker benim kadar gaddar biri. | Open Subtitles | لا تسيئي فهمي يا مينا هاركر أثبت لي أنني لا أرحم بالمناسبة علاوة على ذلك | 
| Ejder Tarikatı'na hoş geldiniz Bay Harker. | Open Subtitles | مرحباً يا سيد هاركر بك في منظمة فرسان التنين | 
| Adım Jonathan Harker. Yeni kütüphaneciyim. | Open Subtitles | أنا جوناثان هاركر أمين المكتبه الجديد | 
| Birkaç gün önce biri uğramış olmalı. Adı Bay Harker. | Open Subtitles | منذ ايام مضت كان هناك زائر السيد هاركر - على ما اعتقد- | 
| - Bana ona dokunmamı söyledi. - Harker! | Open Subtitles | ولكنها هى التى اخبرتنى ان امسكها هاركر | 
| Bir de Harker ,Tom Bishop ile ilgili bütün bilgileri ona götürmemi istedi. | Open Subtitles | و"هاركر" أمرنى بأحضار الملفات الخاصةبـ"توم بيشوب". | 
| Harker bu dosyayı buraya getirmemi söyledi. Beni içeri alır mısın? | Open Subtitles | "هاركر" طلب أن أحضر له هذه أيمكننى المرور؟ | 
| Harker raporlarında olmayan bölümler hakkında biri biraz aydınlatabileceğini söyledi. | Open Subtitles | هاركر" يقول أنك ربما تهتم بأطلاعنا على معلومات ليست موجودة بملف العملية؟ | 
| Bir de Harker, Tom Bishop ile ilgili bütün bilgileri ona götürmemi istedi. | Open Subtitles | و"هاركر" أمرنى بأحضار الملفات الخاصةبـ"توم بيشوب". | 
| Harker bu dosyayı buraya getirmemi söyledi. Beni içeri alır mısın? | Open Subtitles | "هاركر" طلب أن أحضر له هذه أيمكننى المرور؟ | 
| Harker, raporlarında olmayan bölümler hakkında bizi biraz aydınlatabileceğini söyledi. | Open Subtitles | هاركر" يقول أنك ربما تهتم بأطلاعنا على معلومات ليست موجودة بملف العملية؟ | 
| Harker'la karşılaştığınız. Gerçekten gönüllü olarak donanmayla işbirliği yapacağını düşünüyor musunuz? | Open Subtitles | تاعلمت مع "هاركر" هل تظنه سيتعاون مع البحرية؟ | 
| (Hemşire) Doktor Harker, telefonunuz var. Elizabeth Duvey? | Open Subtitles | دكتور "هاركر" مكالمة هاتفية لك من "إليزابيث دوفي" | 
| Erken saatlerde Uluslararası Yunus Araştırma Merkezi başkanı Doktor James Harker'la konuştuk. | Open Subtitles | "تحدثت مسبقاً إلى الدكتور "جيمس هاركر" مدير المركز الدولي لأبحاث الدلافين" | 
| (Thompson) Yunusu kurtarmak için ne tür planları olduğunu sorduk. Doktor Harker şöyle dedi: | Open Subtitles | "حين سئل عما ينوي فعله لإستعادة الدلفين "كانهذاتعليقالدكتور"هاركر" | 
| Bu gece, Jonathan Harker sen kahramansın. | Open Subtitles | (و الليلة يا (جوناثان هاركار ستكون أنت البطل |