| Biliyor musun, küçük bir çocukken senin gibi olmayı hayal ederdim. | Open Subtitles | أتعلـم، منذ أن كنت صبيا كنت دائما أحلم بك كما أنت |
| Eğer daha iyi hissedeceksen söyleyeyim, ben de eskiden senin öldüğünü hayal ederdim. | Open Subtitles | ..انظري، إن كان يخفف عنكِ أنا أيضاً كنتُ أحلم طوال الوقت أنكِ تموتين |
| Yani oraya gitmeyi hayal ederdim. Başka bir zamanda yaşasaydım. | Open Subtitles | أعني، حلمت أن ألتحق به، إذا عشت في فترة مختلفة |
| Zamanda yolculuk, uzaylılarla savaşmak... Küçükken hep bunları hayal ederdim. | Open Subtitles | إن السفر الزمني وقتال الفضائيين أمور حلمت بها في طفولتي. |
| Dünyayı dolaşmayı hayal ederdim. kar yağan bir yerde yaşamayı... ve anlatabileceğim bütün hikayeleri kafamda canlandırırdım. | TED | كنت أحلُم يومياً بالسفر حول العالم والعيش فى الأماكن حيث الثلوج وكنت أتخيل جميع القصص , التى سأحكيها بعد ذلك. |
| Oturma odasının kapısını kapatırdı ve ben o odada büyülü şeylerin gerçekleştiğini hayal ederdim. | TED | وكانت تغلق باب غرفة المعيشة خلفها وكنت أتخيل دائماً أن أموراً سحرية تحدث داخل تلك الغرفة |
| İşte bende hep Venedik'e gidip böyle yapmayı hayal ederdim. | Open Subtitles | تلك هي الطريقة التي حلمتُ "بالذهاب بها إلى "فينسيا |
| Birgün kendi çapımda bir Profesör olmayı hayal ederdim. | Open Subtitles | كنت أتخيّل أنّني سأكون أُستاذًا في حقّي، |
| Annemin elbiselerini yatağa vücudunun şeklinde serer orada olduğunu hayal ederdim. | Open Subtitles | أضع ثياب أمي على فراشها على هيئة جسدها وأتخيل أنها هناك. |
| İtiraf etmeliyim ki ben küçük bir kızken peri masalı düğünü hayal ederdim. | Open Subtitles | عليّ أنّ أعترف ، عندما كنتُ صغيرة كنتُ أحلم بزفاف مثل القصص الخيالية |
| Çocukken okyanus hayal ederdim. | TED | عندما كنت طفلا صغيرا، كنت أحلم دائما بالمحيط. |
| Rahmimin bu dünyaya bir mucize getireceğini hayal ederdim. | TED | اعتدتُ أن أحلم في مراقبة رحمي وهو يدفعُ المعجزة إلى هذا العالم. |
| Elimi uzatıp, ona dokunup orada olduğumu hayal ederdim. | Open Subtitles | ثم أصل تحته ألمسه فقط ثم .. أحلم أنني هناك |
| Ben her zaman bunu hayal ederdim. Bu fikrimi ilk beğenen kişi sensin. | Open Subtitles | لطالما حلمت بهذا أنت أول شخص يعجب بها على الإطلاق |
| Ben de klasik müzik bestecisi olmayı hayal ederdim. | Open Subtitles | طالما ما حلمت أن أكون هذا المٌلحن الكلاسيكي |
| Ama bir yandan da hep bana sürüne sürüne geri dönmesini hayal ederdim. | Open Subtitles | لكن في الجهة الأخرى لطالما حلمت أنه يأتيني زاحفاً |
| Lisedeyken bana kalbini verdiğini hayal ederdim. | Open Subtitles | تعلمين.. في الثانوية لطالما حلمت بأنك تسلميني قلبك |
| Anlatacak hikayem kalmadıkça, oduncunun evreninin başka bir oduncunun baltasındaki bir atom olduğunu hayal ederdim. | TED | وعندما كنت أستهلك هذه القصة، كنت أتخيل أن عالم الحطاب هو ذرة واحدة في فأس حطاب آخر. |
| Genelde birşeyler karalar ve kadın cemaati çıplak olarak hayal ederdim. | Open Subtitles | فأنا بالواقع أعبث بنفسي أو أتخيل أنني أخلع الملابس عن الفتيات الموجودات |
| Bazen babamın beni kurtarmaya geldiğini hayal ederdim. | Open Subtitles | أحياناً , أتخيل والدي باأنه يأتي لإنقاذي |
| Ben genç bir kızken, hep Broadway huzuruna çıkmayı hayal ederdim. | Open Subtitles | تعلمان، عندما كنتُ فتاة ، لطالما حلمتُ بأن أكون ضمن جمهور "برودواي" |
| Küçük bir çocukken, 2 çok farklı hayat hayal ederdim. | Open Subtitles | , حين كنتُ طفلاً حلمتُ بحياتين مختلفتين |
| Eskiden istediğim gibi bir profesör olmayı hayal ederdim. | Open Subtitles | كنت أتخيّل أنّني سأكون أُستاذًا في حقّي، |
| Hep ailemi bu programa çıkmış günlük şikayetlerini anlatırken hayal ederdim. | Open Subtitles | وأتخيل والديّ فيه دائماً.. يبثون للعالم مشاكلهم الاعتيادية |