| Anlatması gerçekten çok zor, ama yanımda bir şaman vardı, ve bu yolculuğumda bana rehberlik etti, ve yolculuğumda, her şeyi daha net gördüm. | Open Subtitles | من الصعب وصفه، لكن كان معي عراف وتم إرشادي خلال هذه الرحلة وفي رحلتي، رأيت كل شيء بوضوح |
| Birden gözlerim açıldı... artık her şeyi daha net görebiliyorum. | Open Subtitles | فُتحت عياناي فجأة... واصبحت ارى كل شيء بوضوح تام. |
| Hayır! Artık her şeyi daha net görebiliyorum. | Open Subtitles | لا ، رايت كل شيء بوضوح |
| Sonunda her şeyi daha net görüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ ترين بوضوح الآن |
| - Şimdi her şeyi daha net görebiliyorum. | Open Subtitles | - ماخطبك؟ - لقد رأيت الأمور بوضوح الآن |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 