| Hayır, bir tane. Ford profile Hitchens'dan daha çok uyuyor. | Open Subtitles | لا واحد فقط فورد يطابق الوصف بشكل أفضل من هيتشنز |
| O zaman bu adam Hitchens'ı öldürüp suçu üstüne attı. | Open Subtitles | اذن هذا الرجل قتل هيتشنز ثم قام بتلفيق التهمة له |
| - Merhaba Bayan Hitchens ben McKinley lisesinden Will Shuester. | Open Subtitles | السيد هيتشنز. انا ويل شوستر من ثانوية ماكنيلي |
| Pekâlâ çocuklar, öncelikle Bayan Hitchens ve Jane Addams Glee kulübüne hoş geldiniz demek istiyorum. | Open Subtitles | حسنا, رفاق . بالبدايه اريد ان ارحب بالسيده هيتشنز ونادي الغناء باكاديمية جين ادمز |
| Adım Alex Hitchens. | Open Subtitles | اسمي (اليكس هتشنيس) لنذهب لطلاء ذلك السقف |
| Hitchens da iki hafta sonra Chicago'da intihar etti. | Open Subtitles | و قام هيتشنز بتفجير دماغه بعد ذلك بأسبوعين في شيكاغو |
| Bunlar intihar sonrası Hitchens'ın evinde bulundu. | Open Subtitles | هذه الصور عثر عليها في شقة هيتشنز بعد الانتحار |
| Eğer onları Hitchens çektiyse Photoshop ile büyütmemiş. | Open Subtitles | اذن ان كان هيتشنز التقطهم لم يقم بالاقتراب ببرنامج الفوتوشوب انه يعتمد على أسلوب الكاميرات القديمة |
| Reid ve Prentiss, Hitchens'ın fotoğraf geçmişine bakın. | Open Subtitles | ريد و برينتيس,تفقدا خلفية هيتشنز التصويرية |
| Hitchens'ın kendini öldürdüğü silah bu satıcıdan gelmiş. | Open Subtitles | المسدس الذي استخدمه هيتشنز بقتل نفسه تم تعقبه لبائعه |
| O 44'lük Hitchens'ın sahip olduğu tek silah. | Open Subtitles | عيار 0.44 المسدس الوحيد الذي كان بحوزة هيتشنز |
| Ya da Hitchens'a satmadı. Onun üstünde kullandı. | Open Subtitles | ماذا لو لم يبعه على الاطلاق لـ هيتشنز بل استخدمه عليه |
| Eğer kuzenini takip eden Ford ise Hitchens'ı rakibi olarak görmüş olabilir, o yüzden soruşturmayı saptırmak için onu öldürüp fotoğrafları yerleştirmiştir. | Open Subtitles | ان كان فورد يتعقب ابنة عمتك كان سيرى هيتشنز على انه منافس لذا قام بقتله و دس الصور |
| Hitchens denen bu adamı tanımıyorum, ama elinizde bir şey olsa beni suçlardınız. | Open Subtitles | لا اعرف من هذا الشخص هيتشنز لكن لو كان لديكم اي شيء لكنتم اتهمتموني سلفا |
| Ve Bay Ford Hitchens'ın kendini öldürdüğü silahın çalındığını söyledi. | Open Subtitles | و السيد فورد شرح ان المسدس الذي استخدمه هيتشنز لقتل نفسه كان مسروقا |
| Çünkü Bayan Hitchens, paralar orada. | Open Subtitles | لان السيد هيتشنز, يحتفظ هناك بامواله |
| Hem Cindi'nin kaybolmasını hem Hitchens'ın intiharını. | Open Subtitles | كل من اختفاء سيندي و انتحار هيتشنز |
| Hala John Hitchens hakkında sorularımız var. | Open Subtitles | ما زال لدينا بضع أسئلة عن جون هيتشنز |
| (Kahkaha) En son, büyük Christopher Hitchens "Tanrı Büyük Değildir" adlı bir kitap yazdı, alt başlığı ise "Din Her Şeyi Zehirler" idi. | TED | (ضحك) الراحل العظيم "كريستوفر هيتشنز" مؤلف كتاب "الله ليس عظيما" وكان عنوانه الفرعي، "الدين يسمم كل شيء." |
| Bu Tina Hitchens. | Open Subtitles | هذه، تينا هيتشنز |
| "Adım Alex Hitchens ve ben bir danışmanım" derdi. | Open Subtitles | (سيقول ان اسمي (اليكس هتشنيس و أعمل مستشاراً |