ويكيبيديا

    "içeri girmeme" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بالدخول
        
    • تدخليني
        
    • للرجعة
        
    • أدخل
        
    Mahalli yetkililerle birlikte birini gönderip baktırırım... arama kararı olmaksızın içeri girmeme izin verirlerse. Open Subtitles سأرسل أحدهم برفقة السلطات المحلية إذا كان سيسمح لنا بالدخول لمنطقة ممتلكاته من دونما مذكرة
    Ben iyiyim. İçeri girmeme yardım et. Open Subtitles مافيه شيء ، الامور طيبة وحنا بخير فقط ساعديني بالدخول
    İçeri girmeme izin verecek misin, vermeyecek misin yakışıklı? Open Subtitles لذا، أنت سَتَسْمحُ لني بالدخول أَو لَيسَ، وسيم؟
    Bana borçlusun ve içeri girmeme izin vereceksin. Open Subtitles لقد فعلت ذلك لورين، وقد اخترتك. أنت مدينة لي، ويجب أن تدخليني.
    İçeri girmeme ihtimalim yok. Open Subtitles لا مجال للرجعة
    Her seferde bir adım. İçeri girmeme izin ver, yüz yüze konuşayım. Open Subtitles حسناً ، خطوة واحدة كل مرة ، دعوني أدخل هناك وأتحدث إليه وجهاً لوجه
    Beş dakikalığına içeri girmeme izin ver, seninle konuşmak istiyorum. Open Subtitles أتسمحين لي بالدخول لخمس دقائق لنستطيع التحدث ؟
    İçeri girmeme izin vermediler. Akraba olmadığımı söylediler. Open Subtitles ولم يسمحوا لي بالدخول قائلين أنني لستُ ذات قرابة
    Merhaba. İçeri girmeme izin vermediler. Adım listede yokmuş. Open Subtitles لم يسحموا لي بالدخول اسمي ليس على قائمة الضيوف
    Seninle konuşmalıyım. İçeri girmeme izin vermezsen bütün gün burada oturup beklerim. Open Subtitles سأبقى هنا طوال اليوم إذا لم تسمحي لي بالدخول
    Ona pasaportumun çalındığını ve Elçilik güvenliğinin içeri girmeme izin vermeleri gerektiğini söyle. Open Subtitles فقط أخبريه بأن جواز سفري قد سُرِق وأنني بحاجة إلى أن يقوم أمن السفارة بالسماح لي بالدخول
    Evine gittim ama yönetici içeri girmeme izin vermedi. Open Subtitles لقد ذهبت الى الشقه لكن مدير البنايه لم يسمح لي بالدخول
    Sana söyleyemem. İçeri girmeme izin yok. Open Subtitles لا أعرف ، غير مسموح لي بالدخول
    Ben düşündüm de eğer yeterince sabırlı olursam, içeri girmeme izin verir diye, ama... Open Subtitles اعتقدت بأنني لو كنت صبورة بشكل كافي فسوف يسمح لي بالدخول أخيراً... لكن
    Ben düşündüm de eğer yeterince sabırlı olursam, içeri girmeme izin verir diye, ama... Open Subtitles اعتقدت بأنني لو كنت صبورة بشكل كافي فسوف يسمح لي بالدخول أخيراً...
    Şey, Ben... odayı gördüm.İçeri girmeme izin vermedi, Böylelikle farz ettim ki bir şeyin... Open Subtitles ... في الحقيقه، أنا رأيت الغرفه، و لم تسمح لي بالدخول ... لذلك ظننت بأن هذا شيئ
    Lütfen, içeri girmeme izin verin. Open Subtitles من فضلك ، لماذا لا تسمح لي بالدخول ؟
    İyi şanslar. Benim içeri girmeme bile izin vermiyor. Open Subtitles حظاً موفقاً, حتى لم يسمح لي أنا بالدخول
    Ya içeri girmeme izin verirsin, ya da göçmen bürosunu ararım, comprende? Open Subtitles إما أن تدخليني او سأتصرف بشكل غير لائق؟
    Barikattan içeri girmeme izin vermeseydin ölebilirdim. Open Subtitles لكنت مت لو لم تدخليني الحصن
    İçeri girmeme ihtimalin yok. Open Subtitles لا مجال للرجعة
    Her seferde bir adım. İçeri girmeme izin ver, yüz yüze konuşayım. Open Subtitles حسناً ، خطوة واحدة كل مرة ، دعوني أدخل هناك وأتحدث إليه وجهاً لوجه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد