| Çocuk arabanın içinde kendine barikat kurmuş. | Open Subtitles | لقد قام الفتى بإحتجاز نفسه داخل السيارة | 
| Bir fabricanın içinde kendine barikat kurmuştu. | Open Subtitles | لقد اغلق على نفسه داخل مصنع | 
| Bauer, Amerikan elçiliğinin iletişim odasının içinde kendine barikat kurdu. | Open Subtitles | قام (باور) بتحصين نفسه داخل غرفة إتصالات | 
| Eğer 24 saat içinde kendine gelemezse kurtulamayacak. | Open Subtitles | إذا لم يستعيد وعيه خلال 24 ساعة فلن ينجو أنا آسف | 
| Doktorlara göre, Thomas Mitchell'in durumu gittikçe iyiye gidiyormuş ve 12 ya da 24 saat içinde kendine geleceğini söylüyorlardı, değil mi? | Open Subtitles | قال الأطبّاء أن (توماس ميتشل) أخذَ منعطفاً للأفضل. من المتوقع ان يستعيد وعيه -من 12 إلى 24 ساعة، أليس كذلك؟ | 
| Bauer, Amerikan elçiliğinin iletişim odasının içinde kendine barikat kurdu. | Open Subtitles | حصّن (باور) نفسه داخل غرفة الإتصالات في السفارة الأمريكية. |