Bak, iki bebek doğuruşunu izledim, tamam mı? | Open Subtitles | انظري , أنا رأيتكِ و أنتِ تنجبين طفلين , حسناً؟ |
iki bebek gelmek üzereyken bari almanin zamanlamasi çok iyi oldu, degil mi? | Open Subtitles | يالها من مصادفة رائعة أن تحصل على الحانة في الوقت الذي تحصل فيه على طفلين |
Bir keresinde uçaktaydım ve iki bebek vardı. | Open Subtitles | مرة من المرات كنت في طائرة وكان فيها طفلين |
Bize sabundan yapılmış iki bebek... bozuk bir köstekli saat... bir bıçak... ve hayatlarımızı vermişti. | Open Subtitles | أعطانا دميتين ساعة محطمة وسلسلة .... |
Bize sabundan yapılmış iki bebek... bozuk bir köstekli saat... bir bıçak... ve hayatlarımızı vermişti. | Open Subtitles | أعطانا دميتين ساعة محطمة وسلسلة .... |
Evet, oynayabileceğin iki bebek olacak. | Open Subtitles | أجل، تحظين بطفلين صغيرين لتلعبين بهما |
Her neyse uçaktaydım, iki bebek vardı ve uçuş boyunca ağlıyorlardı. | Open Subtitles | على كل حال, كنت في الطائرة وكان هنالك طفلين وكانا يبكيان طوال الوقت |
Sonra, anneler için iyileşme süresini azaltırsan, her biri bir bebek yerine yılda iki bebek üretebilir. | Open Subtitles | وأيضاً إذا قللت وقت تعافي الأُمهات كل واحدةٍ منهن ستُنجبُ طفلين بدل الواحد سنوياً |
İki bebek olsun, üç bebek olsun, umurumda değil. | Open Subtitles | لا يهمني إذا كانوا طفلين ! لا يهمني إذا كانوا ثلاثة أطفال |
İki bebek olsun, üç bebek olsun, umurumda değil. | Open Subtitles | لا أهتم إن كانوا طفلين لا أهتم إن كانوا ثلاثة... |
Çiçekler, kuşlar, salatalıklar için bir sera ve bir ya da iki bebek! | Open Subtitles | ورود و طيور وإطار للخِيار وطفل أو طفلين |
Uçağa biniyorsun ve sadece iki bebek var. | Open Subtitles | تذهب في طيارة ويكون فيها طفلين فقط |
İki bebek verdim. | Open Subtitles | تخلّيت عن طفلين رضيعين. |
Daha önce iki bebek kaybettik. | Open Subtitles | فقدنا طفلين من قبل |
İki bebek sahibi olmaksa haksızlıktır. | Open Subtitles | إنجاب طفلين.. هذا ليس عادلاً |
İki bebek için olur mu? | Open Subtitles | ليس فقط دميتين |
Çin'de sadece iki bebek. | Open Subtitles | مسموح بطفلين في الصين |